Son Dakika
Yazan : Emin Tarihçi, Araştırmacı ve Yazar Tursun (Merhum) Kaynak : www.Qimbulak .cn
Türk Milletinin en önemli boylarından biri ve ilk yerleşik hayata geçen Uygurlar ve onların ecdatları tarihi süreçte kendilerine özgü yeni bir kültür ve medeniyet ortaya koymuşlardır. Yerleştikleri coğrafyanın özelliklerine göre, bazen bu şartlara adapte olurken, bazen de bu şartların mümkün olanlarını değiştirerek ayrı mekan ve zamanlarda ortaya koydukları yeni buluşları insanlığa armağan olarak bırakmışlardır.
Bunlardan en önemli 5 buluş şunlardır ;
Ecdatlarımız kadim çağlardan itibaren,Turfan vadisi ile Tarım boylarında buğday,arpa,darı ve pirinç gibi taneli biktiler, şalgam,turp ve diğerleri gibi sebzeleri, kayısı,şeftalı,,elma,üzüm,Nar,Dut,kavun ve karpuz gibi meyvaları onların yetiştirildiği ağaçları terbiye edip dönüştürerek tarımını yapmışlar ve gıda olarak tüketmişlerdir.Bunun yanında Pamuk,Kendir ve Lendir gibi endüstriyel bitkileri de aynı şekilde terbiye edip dönüştürerek bez üretiminde de kullanmışlardır. Bazı insanlar pamuk’un Hindistan’dan veya Batı ülkelerinden ülkemize getirildiğini öne sürmekte ve yanlı kanatlar oluşturmaya çalışmaktadırlar. Pamuğun yeni kalite ve türlerinin getirildiği elbette mümkündür ve kabul edilebilir.Ancak,Tanrı dağlarının eteklerinde kadim tarihten beri yabanı pamuk bitkisinin yetiştiğini kesin olarak bilinmektedir.
Ülkemizde Pamuk bitkisi ile ilgili ilk yazılı kaynak ve bilgilere Çin’de yazılan Liyangname isimli kitapta rastlanmaktadır.Liyang Hanlığı ise M.502-557 yılları arasında kuzey-güney Çinde hüküm sürmüş bir birleşik bir devlettir. Liyangname adlı eser Tang sülalesi devrinde Yav Sil Yen adlı bir kişi tarafından kaleme alınmış bir tarih kitabıdır. Bu eserin Kuzey-batı Runglar Tezkiresi adlı kısmında şu ifadeler yer almaktadır ; “Kucu(günümüzde Kuçar şehri.Çinlilerce Gavçang olarak biliniyor) ülkesinde ağaçlar,otlar ve yeşillikler çok boldur.Meyvası ipek böceğinin kozasına benzeyen bir bitki vardır. Bunun kozasından ipek lifleri gibi çok ince tela çıkıyor ve buna Behtes diyorlar. Dokumacılan ondan bez imal ediyorlar. Dokunan bu bezin rengi çok beyaz olup,bu bezler pazarlarda satılır.” Buna benzer kayıtlar ve bilgiler Eski Tangname,Yeni Tangname,Heylu Zaşı ve Guang Yu Ci adlı kitaplarda de tekrar edilmektedir.
Bütün bunlar da gösteriyor ki, Pamuk, Çin ülkesine 6.yüzyıldan sonra ancak,girebilmiştir.
Fakat,pamuk,M.Ö.çağlardan itibaren Kucu(bugünkü Kuçar) ve Udun(bugünkü Hoten) başta olmak üzere Uygurların oturduğu şehirlerde çok önceden beri terbiye edilerek dönüştürülmüş ve ziraatı yapılmıştır.Üretilen pamuk’tan da çeşitli kalite ve renklerde bezler üretilmiş,ticari eşya olarak halkın gündelik hayatında kullanılmıştır.Niye(Hoten’in bir ilçesi)’de bulunan kadim kültür ve medeniyete ait izlerde de (Çin’in Doğu Hen Devri,M.25-220 yılları arası) buna rastlanmaktadır. Bu devire ait arkeoljik kazılarda bulunan ve birlikte gömüldüğü tesbit edilen Karı – Koca’ya ait bir mezardan çokça ipek ve yün dokumalar ile iki parça de Kemzek(mavi renkte basma bez parçası)bulunmuştur. Kuçar-Turfan bölgelerinden 3-6 yüzyıllara ait olduğu tahmin edilen pamuk dokumalar bulunmuştur.
Uygur Türkçesinde tarla’daki pamuk bitkisine Kivez veya Kepez, ondan elde edilen ürüne de pahta adı verilmektedir. Pamuktan mamul dokumalara boz= bez adı verilir. Boz=bezin daha ince ve kaliteli dokumasına Tolıma, kalın olanlarına Çekmen,bezin çeşitli renklerde ve çiçek deseni basılarak imal edilenlerine ise, Kemzek,Sergez ve şahtavar adını vermişlerdir.Bu bez türleri günümüzde de bu adla anılırlar.
Kaşgarlı Mahmut ünlü eseri Divan-ı Lugati Türk’te pamuk ile ilgili şu bilgilere rastlanmaktadır ; Kepezlik veya Kivezlik = Pamuk ekilen tarla
Kepezlik er ,Kipizi olan adam, Vs.
Uygur Türkçesinde yumuşaklık kavramı, pamuk veya ipek (İpek Kozası = Pile)isimleri ile tarif edilmektedir.
Fethali Han’ın 1690 yılında yazdığı Lugati_it Tarakiye adlı eserinde Pamuk Pahta veya Pihte, Mamuk yanı pamuğun tohumundan( çiğidinden) ayrılan türü pamuk olarak belirtilmektedir.
Lugati Çağatayı’da ise,Pamuk’a Pahte,Pamuk veya Mamuk denilmektedir.
Hintliler Pamuk’ı aslen Sanskritçe bir ad olan keryas olarak isimlendirir.
Araplar ise,Kutn,ham(çiğitli)pamuğu kutn –İ ham demektedir.Pamuğurn Arapça adı olan Kutn, Ağaç pamuğunu adı olan Kudun kelimesine yakındır.
Farslar ise kerbas veya kırbas adını vermişlerdir.
Uygur Türkçesinde kendir bitkisinin liflerinden mamul dokuma ile kendirin ham dokumasına Keten adı verilmektedir.
Etiketler: Kültür SanatBENZER HABERLER