UYGUR TÜRKLERİ ÇOK ÇARESİZ !

Çin’in Kuzey batısında en önemli büyük kentleri; SİNCAN-KAŞGAR-TURFAN VE URUMÇİ olan Türkiye’den de geniş topraklara yayılmış bir Türk vatanı var. İşgal altındaki bu vatanın adı, DOĞU TÜRKİSTAN. Halkının hepsi Türk ve KAZAK TÜRKÜ. Fakat buraya sürekli Çinli nüfus yerleştiriyorlar. Her seferde birkaç milyon Çinli göçürülerek; Türkler sürülüyor. Türk Çocukları ve özellikle Kızları, beyinlerini yıkayıp Çinli yapmak için zorla ana babalarından alınıyor. Türklerin kendi dil ve kültürünü yaşamalarına izin verilmiyor. Oradaki Türkler, neredeyse iki milyara yaklaşan Çinli nüfus içinde, azınlıkta ve asimile edilmeye çalışılan ve o yönde ağır baskılara uğrayan bir çaresizlik içindeler. UYGUR ANA adını hak eden sayın RABİA KADİR, yurtseverlik ve Uygur Türklerinin daha iyi şartlara kavuşabilmesi için çırpınıyor. Fakat biz bile ona destek olamıyoruz. Değil destek olmak; ülkemize bile sokmuyoruz o kahramanı! Girişini yasaklıyoruz. Yalnız Amerika’dan kabul görüyor. Oysa Doğu Türkistan’dan, Türkiye Cumhuriyetimizin sınırlarına kadar, birbirine hemhudut olan birçok Türk toplulukları ve onların vatanları var. Ne yazık ki bunlardan çoğu Sovyetler Birliği içinde kültürlerinden koparılıp milliyetlerini unutturulmaları için, ağır baskı altında kaldılar. Şimdi bile o kardeşlerimizin tüm aydınları ve halkının tümüne yakını Rusçayı bilmekteler ve etkisi altında kalmış durumdadırlar. Bazı arkadaşlarım, “Biz burada nasıl İngilizce öğreniyorsak; onlar da Rusçayla aynı durumdalar” diyor. Ne yazık hiç de öyle değil. O kardeşlerimiz uzun süre kendi dillerinden mahrum bırakıldılar. Özellikle yöneticileri ve önde gelen aydınları, Rusçayı birinci dil olarak kabullenmek zorunda kaldı.

Türkler ve Türk ülkeleri arasında sıkı bir ilişki ve işbirliği içinde olunabilseydi; durum daha iyi olurdu. Demem o ki, Uygur ülkesinden bize ve balkanlara kadar; bütün Türkler ve onların devletleri yakın ilişki ve birlik halinde olsak; her Türk ülkesinin ve her birinde yaşayanların morali, gücü, varlığı ve kaderi yükselecek… Dünya kültürüne ve ekonomisine katkımız ve oradan alabileceğimiz pay da, çoğalacak.

Kaynak  : http://www.ortadogugazetesi.net/makale.php?id=15671