Son Dakika
Bülent TANAY
Çin işgal Yönetimi tarafından Doğu Türkistan’da tutuklanan, mahkum edilen çok sayıda Doğu Türkistanlı aydın (Yazar, gazeteci, İnsan hakları savunucusu, İnanç Önderi birçok Uygur Aydını Çin zindanlarında bir çoğu ağır işkenceler sonucu hayatını kaybetti…. Türkiye’deki ve Dünyadaki insan hakları örgütleri Bu konuya gereken ilgiyi göstermediler. Aşağıdaki rakamlar Uluslararası Af örgütü ve Dünya Uygur kongresinin yayınladığı rakamlardır. Tutuklanan Uygur sayısı hakkında Çin işgal yönetiminin kısıtlamaları sonucu gerçek rakamlara ulaşamıyoruz, bu olay Çinin İnsanlık dışı uygulamalarını dışa vurması yönünden Olayın ne boyutlara ulaştığını bize gösteriyor. Hapisteki Uygur Yazar, Gazeteci ve Webmasterlar 1) Abdulghani Memetemin (hapiste 9 yıl) 2) Dilshat Perhat (cezaevinde 5 yıl) 3) Gheyret Niyaz (15 yıl hapis) 4) Gulmira Imin (ömür boyu hapis) ve diğer dört Uygur web moderatörler 5) Mehbube Ablesh (cezaevinde 3 yıl) 6) Memetjan Abdulla (ömür boyu hapis) 7) Memet Turghun Abdulla (Haber alınamıyor) 8) Nijat Azat (10 yıl hapis) 9 ) Nureli Obul (cezaevin’de 3 yıl ) 10) Nurmuhemmet Yasin (10 yıl hapis) 11) Tursuncan Hezim (7 yıl hapis) 12) Diğer Uygur web sitesi Personeli 5 Temmuz sonra 200 Tutuklu Konuşma ve İfade Özgürlüğüyle ilgili 1) Ababekri Ömer (cezaevi’nde 6 yıl) 2) Abduhelil Zunun (cezaevinde 20 yıl) 3) Abdulla Jamal (Haber alınamıyor) 4) Abdughani Imin ve Obulkasim Abliz (cezaevinde 13 ve 15 yaş) 5) Abdukerim Mettersun (haber alınamıyor) 6) Ablikim Abdureyim (hapiste 9 yıl) 7) Alim Abdureyim (7 yıl hapis) 8) Ekberjan Jamal (10 yıl hapis) 9) Halmurat Imin (haber alınamıyor) 10) İsa Husen (12 yıl hapis cezası) 11) Mamatali Ahat (cezaevinde 8 yıl) 12) Nurhahmat Yusup (cezaevinde 20 yıl) 13) Tursuncan Hesen (haber alınamıyor) Örgütlenme Dernek kurma Suçundan Mahkûmlar 1) Abdukadir Mahsum (15 yıl hapis) 2) Miradil Yasin ve Mutellip Teyip (haber alınamıyor) 3) Mudha Yushan (haber alınamıyor) 4) Ömer Akchi (ömür boyu hapis ) Patigul ve Mahmut Sabir (haber alınamıyor) Din ve İnanç Özgürlüğü Mahkumları 1) Adil Qarim (ömür boyu hapis) 2) Akemanjiang (haber alınamıyor) 3) Ali Ablat (10 yıl hapis) 4) Ghojaexmet Niyaz (cezaevinde 6 yıl) 5) İmam Süleyman (cezaevinde 2 yıl) 6) Memet Rehim ve Memet Sidiq (haber alınamıyor) 7) Merdan Seyitakhun , Qurbanjan Abdusemet ve başka bir 10 Uygur Erkekler (çeşitli) 8) Nurtay Memet (cezaevinde 5 yıl) 9) Perhatjan (bilinmiyor) 10) Qahar Mensur ve Muhemmed Tursun (cezaevinde 3 yıl) 11) yusufjan ve Memetjan (haber alınamıyor) Bilinmeyen Suçtan Yatanlar 1) Ehsan İsmail (ömür boyu hapis) Sendikal Örgütlenme 1) Sirajidin Eziz , Nurabla Nurmemet, Abla Ablikim, Eli Hapiz, Ahmet 2) Osman, Ablet Abdürrahim ve Ömer Salih (16-24 ay) Gözaltında ölüm 1) Noor - Ul – İslam Sherbaz (ömür boyu hapis,) kötü muamele ve işkence iddiaları aşağıdaki Kasım 2011 yılında öldü Çin İşgalindeki Doğu Türkistan’da Din Ve Vicdan özgürlüğü Özgür yok. Doğu Türkistanlılar düşünce, ifade ve din hürriyeti alanlarında tamamıyla kuşatılmış durumdadır. Barışçı örgüt kurma hakkı, toplanma hakkı, siyasi haklar, kanun önünde eşitlik hakkı, azınlık hakları, eğitim hakkı, çalışma hakkı, mülkiyet hakkı ve serbest seçimlere katılma hakkı ile adalet, haysiyet ve ünü koruma, göç ve iltica gibi haklar bu halk için söz konusu değildir. Bu bağlamda kendilerine özgürlük sunulmadığı için, Doğu Türkistanlıların gerek ferdi gerekse ailevi ve toplumsal mahremiyeti hiçe sayılmaktadır. Çünkü mahremiyet, insanın insanca muamele gördüğü yerde vardır. Doğu Türkistan’da devlet memurlarının, işçilerin ve öğrencilerin ibadet yerlerine gitmeleri ve ibadetle meşgul olmaları yasaklanmıştır. İbadet yaptığı tespit edilen kişiler işten ve okuldan atılmaktadır. Bu kişiler keyfi olarak gözetim altına alınmakta ya da para cezalarına çarptırılmaktadır. Dinî eğitim almak isteyenlerin herhangi bir şekilde gidebileceği bir eğitim kurumu bulunmamaktadır. Camilerde ise dinî değerler değil, devlet yasaları tebliğ edilmektedir. Evlerinde dinî kitap bulunanların kitaplarına el konulmakta; hatta evinde dinî kitap bulundurma, bir suç unsuru olarak kabul edilmektedir. Bu tür kişilere para cezasından hapis cezasına varan birtakım cezalar verilmektedir. Doğu Türkistan’da ibadet olarak vasıflandırılabilecek çoğu şey yasaklanmış durumdadır. Hükumet, bölgedeki Müslüman nüfusun dinî haklarına getirdiği kısıtlamaları artırarak Ramazan ayında devlet kademelerinde ve bütün eğitim kurumlarında oruç tutmayı yasaklamaktadır. Camiler bir bir kapatılmakta, Müslüman din adamları yoğun resmî denetimlerden geçirilmektedir. “Yurtsever olmayan” ya da “yıkıcı” olarak görülen dinî liderler gözaltına alınmakta ve tutuklanmaktadır. Dahası, halka önder olabilecek kapasitedeki bazı aydınlar zehirlenerek öldürülmektedir. DOĞU TÜRKİSTANLI İŞÇİLERİN SENDİKAL ÖRGÜTLENME HAKKI YOK Doğu Türkistanlı Uygur işçiler Çinli patronlar tarafından, aşağılanmakta, ucuz işçi olarak kullanılmakta ve sömürülmektedir. Doğu Türkistanlı gençler, kendi milli kültür ve geleneklerinden uzaklaştırılırken bir taraftan da Çin milliyetçiliği ve yerel halkın baskıları ile karşı karşıya kalmaktadır. Doğu Türkistanlı kuruluşların raporlarına göre günümüzde Çin’in içeri eyaletlerinde mecburi olarak çalıştırılmakta olan Uygur kız ve erkeklerinin sayıları tahmini olarak 500 binin üzerindedir. Uygurlar, kalitesiz atölye ve fabrikalarda, iş güvenliği ve sağlık sigortası yapılmaksızın fiziki güç gerektiren işlerde çalıştırılmaktadır. Atölyelere zorunlu olarak getirilen ve çoğunluğunu bayanların oluşturduğu Uygur gençlerinin hareketleri bile kısıtlanmakta ve fabrika kompleksinden ayrılmalarına izin verilmemektedir. Genç kızların maaşları eksik verilmekte, hatta kimi zaman kendilerine verilmemekte, geldikleri köy veya nahiyelerin idarecilerine gönderilmektedir. Fabrikalarda çalışan genç kızlar itilip kakılmakta, adeta sıkıyönetim altında idare edilmektedirler. Uygurların çalıştırıldığı fabrikalar toplama kamplarını andırmaktadır. Uygur işçilerin sendikal örgütlenme hakkı yoktur.. Sendikal örgütlenmeye gidenler, tutuklanıp ağır işkencelere uğramaktadır. Seyahat Özgürlüğü yoktur Doğu Türkistan’da seyahat önünde de ciddi engeller bulunmaktadır. Bazen bir köyden diğerine giderken dahi yerel güvenlik kurumlarından belge almak gerekmektedir. Reşit bir insanın bile yurt dışına çıkmak için pasaport alabilmesi neredeyse imkânsızdır. Son günlerde yaşanan bir gelişmeyle ise seyahat özgürlüğünün kısıtlanmasında yeni bir uygulamaya geçilmiştir. Zira daha önce kendilerine pasaport verilen kişilerin pasaportlarına devlet tarafından el konmaya başlanmıştır. Pasaport müracaatında bulunan Doğu Türkistanlılar, devlet memuru da olsalar, ancak çok büyük ücretler ödeyerek pasaportlarını alabilmektedirler. Oysaki bir Çinli pasaport müracaatında bulunduğunda talebi en geç 15 gün içerisinde yerine getirilmektedir. Çinin Doğu Türkistan’da uyguladığı bu insanlık dışı İnsan hakları ihlalarına son vermek için Türkiye’deki İnsan hakları örgütleriyle, Uluslararası İnsan hakları örgütlerinin acilen harekete geçmesi gerekmektedir, yeni insanlık dramlarının yaşanmaması için.
KAYNAK : http://www.oncevatan.com.tr/uygur%E2%80%88siyasi%E2%80%88tutsaklarinin%E2%80%88cigligini%E2%80%88duyun-makale,31121.html
Etiketler: Dünya » kÖŞE YAZARLARIBENZER HABERLER