logo

trugen jacn

UYGUR HAREKETİ 08 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜNDE İSTANBUL’DA TOPLANTI DÜZENLEDİ

Bir 6 kişi görseli olabilir

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Uluslararası düzeyde  faaliyet gösteren Uygur Hareketi 8  Mart Dünya Kadınlar günü  münasebetiyle   Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur  Kadınlarının durumunun  bir kez daha gündeme getirilmesi  amacı   İstanbul-Zeytinburnu’nda bir kahvealtılı toplantı düzenledi. Toplantıya  Kadın haklarını koruma Derneği Başkanı Av.Hilal Gültepe Öztürk, İnsan Hakları Savunucu ve aktivist Av.Gülden Sönmez, Beykent Ün.Öğretim üyesi Doç.Dr.Mağfiret Kemal Yunusoğlu Gazeteci yazar Fatma Arıkan,Doktorant   Duygu Şahinler, Doğu Türkistan davasının gönüllüsü Gülay Gökçe  ve Rdğu Türkistanlı şair-Yazar Nurala Göktürk Uygur Türkü Şair-Yazar Müyesser Hendan ‘ın de içinde bulunduğu yaklaşık 200 kadın katılarak destek verdi.

Toplantı Uygur Hareketinin kurucusu ve İcrü Direktörü Ruşen Abbas’in açılış konuşması ile başladı .Ruşan Abbas,  bizler özgür dünyada özgür yaşayan Doğu Türkistanlı  kadınlar olarak Çin’in  işgalindeki Doğu Türkistan ‘da  Uygur kadınlarına  insanlık suçları ve etnik aşağılamalarına karşı sesimizi daha yükselterek gündemde tutumamız gerektiğini belirterek  Çin’in Uygur kadıhlarına karşı işlediği  iğrenç  ve kabul edilemez cinayetlerini şöyle sıraladı :

  1.  Uygur kadınlarına yönelik  zorla kısırlaştırılıyor itiraz edenlerin Toplama Kamplarına  hapsediliyor
  2.  Hapishane ve  Toplama kamplarındaki tutuklu kadınlara cinsel istismar ve sistemli saldırılar yapılıyor
  3. Hamile Uygur kadınlarına zorla  kürtaj uygulanıyor
  4. Etnik Çinli erkeklerle  istekleri dışında zorlama, tehdit ve şantajla  evlenmeye zorlanıyor.
  5. Uygur kadınlarının  yasal ve insanı temel  hakları gasbediliyor.
  6. Evrensel İnsan hakları bildirgesinde  yer alan  nesillerinin devam ettirilmesi  hakkı zorla engelleniyor.Bir 4 kişi ve iç mekan görseli olabilir

Ruşen Abbas  konuşmasını şu sözlerle bitirdi : ” Ülkemizde Çin’in baskı ve zulmü altında yaşayan çaresiz  kadınlarımız gasbedilen hakları için  büyük  mücadeleler veriyor. Bizler hür dünyada yaşayan Uygur kadınları olarak Özgürlükleri onurları  ve namusları için mücadele eden Uygur  Kardeşlerimiz ile  dayanışma içinde olduğunuzu  ve onları asla unutmadığımızı göstermemiz lazım. Onlar özgür dünyada yaşayan  biz Uygur kadınlarının mücadelesinden   güç alarak ve direnecekler ve  ayakta kalacaklardır. Çin’in doğu Türkistan‘daki toplama kamplarında her zaman  ölümle burun buruna olan tutsak kadınları akılımızdan asla çıkarmamaz gerektiğini düşünüyorum. Katılımınız için tekrar teşekkür eder.saygılarımı sunuyorum.”şeklinde sözlerini tamamladı nızda. Çıkarmayın diye sözlerini  tamamladı.Bir 4 kişi, ayakta duran insanlar ve iç mekan görseli olabilir

Daha sonra saz verilen Avukat Gülden Sönmez,  Kadın Haklarını Koruma Derneği Başkanı Av. Hilal Öztürk  temel  haklar mücadelesinde  kadınların  bilinçlendirilmesi  ve Doğu Türkistan davasındaki   rolü  hakkında bilgiler verdiler.

a7

Türkiye’deki mevcut  hukuk sistemi ve yasalara göre  toplama kampındaki kadınlar için  yapılabilecekler ve atılması gereken adımlar ve gelecekteki  hedeflerin ne olması gerektiği hakkında bilgiler sundular.

Bir 4 kişi ve ayakta duran insanlar görseli olabilir

Beykent üniversitesinden Doç. Dr. Magfiret Kemal, kadınların sosyal yaşamdaki öneminden  Doğu Türkistanlı kadınlarımızın üzerine düşen sorumluluklardan ve toplumların kadınlara verdiği değere göre gelişmişlik seviyesinin değerlendirildiğini belirtti. Ayrıca, Uygur  kadın ve  kızlarında   eğitimi meslek seçimi,  kişisel gelişim hakkında hayat tecrübelerini anlattı. Bir 3 kişi, ayakta duran insanlar ve iç mekan görseli olabilir

Uygur  Şair-Yazar Müyesser Hendan konuşmasında Soykırım  tehdidi altında  yaşayan  Uygur  halkının aynı zamanda  dil ve kültür  soykırımı ile de karşı karşıya bulunduuğunu belirterek : ”  Uygur Türkçesine karşı  yapılan asimile politikasına karşı konulması ve ve Anadilin önemi üzerinde durdu. Uygur Türkçesinin genç nesillere öğretilmesi  ve önem  verilmesi  konusunda  Annelerin rölünü çok önemli olduğuna da dikkat çekti.

Ayrıca,  Doğu Türkistan’da aileleri parçalanan ve  ortada kalan yavruların Toplama kamplarında zorla dönüştürüldüğüne dikkat çeken Hendan, ” Doğu Türkistan’da  çocuklarından koparılan, zorunlu kürtaja maruz kalan, Çinli erkeklerle rızası olmadan   zorla evlendirilen Uygur türkü kadınlarımız başta olmak üzere tüm kahraman kadınlarımızı minnet ve şükranla anıyorum. Türkiye de  11 ilimizde meydana gelen deprem  felaketinde yaraların sarılması konusunda Türk kadınlarının  fedakarlıklarından da söz eden Şair Hendan :” Bir kez daha  açıkça gördük ki, Kadınların ailesi  ve toplumda ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gördük. Fedakar ve vefakar Kadın Kardeşlerimize buradan minnet ve saygılarımı sunuyorum. ”  şeklinde konuştu.

Son olarak konuşan Şaire ve Yazar Nurala Göktürk şunları söyledi : ”  Bu toplantıya katılmak için salona girdiğimde  Çin’in Toplama Kamplarındaki çaresiz kadınlarımızı, Çin’e köle işçi olarak  zorla götürülen  Uygur  kızlarımız, evlatları zorla sökülüp alınan genç annelerimiz gözlerimin önünde canlandı ve çok duygulandım. Mücadelemizi asla bırakmamalıyız. Allah  Kardeşlerimizin yar ve yardımcısı olsun.”  sözlerinden  sonra kendi yazdığı  “EY BENİM CENNET YURDUM” adlı şiiri okuyarak konuşmasına son verdi.  Bir 2 kişi, ayakta duran insanlar ve kitap görseli olabilir

a1

Bir 4 kişi ve ayakta duran insanlar görseli olabilir

a11

Share
3701 Kez Görüntülendi.