Son Dakika
Hamit GÖKTÜRK( hamitgokturk1950@gmail.com)
Sözcü yazarı Soner Yalçın’in Doğu Türkistan ile ilgili gerçekdışı İddialarına Cevaplar
Sözcü yazarı Soner Yalçın yazılarını okuduğum ve yakından takip etmeye çalıştığım bir yazar ve gazetecidir. Zaman zaman Doğu Türkistan ile ilgili kendince yazıları yazar ve yayınlar.
Ancak, son aylarda Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik baskı, zulüm uygulamaları ile Uygurların, Kazakların,Kırgizların ve diğer Türklerin bu binlerce yıllık ana vatanında yaşayan ve bu toprakların tarihi sahip ve sakinlerine yönelik ÇKP’nin etnik soykırım cinayetlerini görmezlikten gelen ve biz mazlumların yaralarına Çin kezzabı döken gerçek dışı ve yanlışlarla dolu yazıları yazdığını üzülerek izliyoruz.
Soner Yalçın’ın bu yazıları yazmasındaki esas amacının benim anladığım kadarı ile Çin’in soykırımlarının birer iddia olduğu tezini ileri sürerek, güya Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’daki Türklere yönelik baskı ve zulüm haberlerinin gerçek olmadığı tezini işleyerek kamu oyunu bu iddialarına inandırmak olduğunu düşünüyorum. Yoksa böyle gerçek dışı yazılar yazmazdı.
Soner Yalçın, bu yazılarındaki ileri sürdüğü iddiaları ve yorumları ile esas amacının Doğu Türkistan gerçekleri konusunda zihinleri karıştırmak ve Çin’in işlediği insanlık dışı cinayetleri hakkında şüphe uyandıran ustaca cümleler kullanarak ÇKP’nin Hitiler’den örnek ve ilham alarak işlediği soykırım cinayetlerinin haberlerini sönükleştirmektir. Bu yazılardaki iddiaları ise, gazetecilik etik kurallarına aykırıdır ve araştırmacı- gazeteci olduğunu ileri sürdüğü bu kurallara kendisi asla uymamakta ve dürüstlük, adalet, hak ve hukuk normlarından tamamen uzak bir tavır sergilemektedir.
Soner Yalçın daha önceki yıllarda da benzer yazılar kaleme almıştır. Şimdi onların üzerinde durmayacağım ve 2021 yılında yazdığı yazıları hakkında görüşlerimi açıklayacağım ve kendisine gerçekleri anlatmaya çalışacağım.
Soner Yalçın 29 Ocak 2021’de sözcü gazetesindeki köşesinde “Kürsüdeki Hanım” başlığı ile bir yazı yayınlamıştı. (https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/soner-yalcin/ kursudeki-hanim-623335 )
Kendisinin bu yazısına Türk Ocakları Onursal Genel Başkanı Sayın Nuri Gürgür Hocamız “ Doğu Türkistan’da uygulanan Soykırım bir insanlık Meselesidir.” başlığı ile kendisine cevap mahiyetinde bir yazı ile cevap vermişti. (https://www.turkocaklari.org.tr/yazar/nuri-gurgur/dogu-turkistan-da-uygulanan-soykirim-insanlik-meselesidir-10221) .
Soner Yalçın Sayın Nuri Gürgür Hocamızın cevabı yazısını her halde hiç okumamış veya okuduğu ise de Doğu Türkistan konusunu “ Araştırmacı-Gazeteci” olarak hiç araştırma gereği duymamuş olacak ki Çin’in işlemekte olduğu ve tarihin hiçbir döneminde benzerine asla rastlanmayan acımasız ve vahşi insanlık suçlarını yine görmezlikten gelmeye devam etmiş, Doğu Türkistan’da Çin mezaliminin olmadığı konusunda kafa karıştıran ve zihinleri bulandıran iddialarını sürdürmeye devam etmiştir.
Gazeteci yazar Yalçın, Milli Gazetenin gerçek Araştırmacı-Gazeteci Yazarlarından sayın Abdussamet Karataş’ın Milli gazeteden alıntılanarak yayınladığımız 31 Mart 2021’de (http://www.uyghurnet.org/milli-gazete-yazari-karatas-cin-islam-dunyasini-kusatiyor/) yazısına karşı hemen Milli Gazete başlıklı bir yazı yazarak karşılık vermeye ve Doğu Türkistan dramı hakkında bildik ve tanıdık iddialarını bir kez daha tekrarlamayı sürdürmüştür. https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/soner-yalcin/milli-gazete-6346190/
Soner Yalçın’in bu yazılarındaki gerçeklerden tamamen yoksun ve temelsiz iddialarının üzerinde duracağız :
Soner Yalçın bu yazısında Milli Gazetede son 3 ayda 37 Doğu Türkistan yazısı yayınlandığını(3 günde bir)Çin’in Uygurları ezdiği iddialarını öne sürdüğünü ve Soykırıma Sessiz kalmayın çağrısı yaptığını ileri sürmekte bunları sorgulanmasının şart olduğunu iddia etmektedir.
Sayın Milli Gazete yazarı Abdussamet Karataş’ın yazısı için “ Konunun ekonomik politikası-Çatışmalı rekabet Stratejisi ve Psıkolojik harp yöntemi ile hiç ilgisinin olmadığını” iddia etmekte ve ayrıca, “ Eğer gerçekten soykırım varsa hep birlikte karşı koyalım !” cümlesini de kullanarak güya Çin zulmü konusunda kendisinin de bu zulme tepki göstereceğini ima etmek istemektedir.
Soner Yalçın’ın Doğu Türkistan meselesi konusundaki geçmişi ve sabıkası hakkında bilgisi olmayan bir kişi kendisinin Doğu Türkistanlı mazlumlarla dayanışma içinde ve onlardan yana olduğu fikrine hemen kapılacaktır. Halbuki gerçek asla öyle değildir.
Çin İşgal Yönetimi Uygurları Terörcü Olarak Suçlamayı Yasal Hale getirmiştir.
Çin’in 72 yıldan beri işgal ettiği Doğu Türkisan’da baskı, zulüm ve soykırım uyguladığını ve 01 Nisan 2017’de sözde Uygur Bölgesi Parlamentosundan 17 bölüm ve 50 maddeden oluşan Aşırılıkla ve Terörle Savaş yasasını çıkarak Çin devlet terörünü yasal hale getirdiğini tüm dünya biliyor. Ne yazık ki Soner Yalçın bu konuda bilgisiz ve habersiz ! Araştırmacı gazeteci iddiasındaki bir gazeteci yazarın bu konuda bu kadar cahil ve habersiz kalabilir mi ?
Halbuki Çin’in Türkiye’deki kıdemli Temsilcisi Çin emperyalizmının baskı ve zulmünün ortağı, mazlum Uygur Türklerinin azılı düşmanı Perinçek’in Pekin’deki ÇKP Merkez Komitesi Propaganda Bürosunca hazırlanan yalanlarının Türkçeye çevrilmiş tekrarı yazılarını tersinden okumuş olsa idi, Doğu Türkistan konusunda doğru bilgilere kolayca ulaşabilecekti.
Ayrıca, Türkiye’de onlarca yıldan beri Gazetecilik yapan ve çeşitli konularda onlarca kitabı bulunan bir entelektüel gazeteci-yazarın Doğu Türkistan’daki gerçek durum hakkında doğru bilgilere sahip olmadığı düşünülemez.
Bana göre Soner Yalçın İşgalci Çin’in Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik uygulamaları hakkında yeterli ve ayrıntılı bilgilere her gazeteci yazar gibi sahiptir. Soner Yalçın Çin’in Doğu Türkistan’da ÇKP Faşizminin Hitler’den daha beter insanlık suçlarını üstüne örtmeye çalışan böylesi yazıları bilinçli olarak ve bilerek yazdığını düşünüyorum.
Çin’in Mezalimini ve Soykırım Cinayetlerini Görmek İçin İnsanın Vicdan Gözünün Açık Olması Gerekir !
Ben de diyorum Soner Yalçın: doğru bilgilere ulaşarak doğruları ve gerçekleri görebilmesi için öncelikle bir insanın vicdan gözünün açık olması ve gerçekleri görme iradesi olması gerekir. İstanbul’da Çin’in zulmünden kaçarak ülkemize gelen on binlerce Uygur Türkü yaşamaktadır. Bu insanlar 5 yıldan beri haklarında hiçbir haber alamadıkları aile ve yakınlarından tek bir haber alabilmek için 4 aydır, Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu önünde aile Nöbeti adı ile oturma eylemi yapıyor. Her gün bu Uygur aktivistlerin bu barışçıl eylemi ile ilgi Türk medyasında haberler, raportajlar ve Videolar yayınlanıyor. Soner Yalçın bu haberleri, babasını göremediği ve sesini duyamadığı küçücük Uygur kızının arşa yükselen feryat figanını duymamış olabilir mi ?
Vicdan gözü açık onurlu gazeteciler ta Japonya’dan Avustralya’dan Kanada ve ABD’den İngiltere’den gelerek raportajlar yapıyorlar ve yayınlıyorlar. Dünya medyası İşgalci Çin’in Uygurlara yönelik, insanlığa karşı işlediği cinayet haberleri ile dolu. Sizin yazdığınız sözcü gazetesi de sağ olsunlar, zaman zaman Doğu Türkistan’daki Çin mezalimi ile ÇKP’nin etnik Türk soykırım cinayetlerine ait haberler yayınlıyor.
Soner Yalçın, siz kendisiniz yazı yazdığınız Gazetenin haberlerine de mi inanmıyorsunuz ? Sözcü gazetesi Doğu Türkistan’daki ÇKP Faşizminin mezalimi hakkında sizce yalanlar mi yazıyor ? Yazı yazdığınız Sözcü gazetesini okumuyor musunuz ?
Soner Yalçın
Her şeyden önce 71 yıllık ömrü Çin faşizminin baskı, zulüm ve insanlık dışı cinayetlerinde müstarip ve yüreğinde Çin’in çocukluğunda açtığı yaralarla birlikte yaşayan Allah’tan korkan ve onun yalan söylemeyiniz emrine harfiyen uymaya gayret eden ve asla yalan söylemeyen vicdanlı ve onurlu bir insanım. Bir insan Milliyetçi Turancı komünist,solcu,dindar veya dinsiz olabilir Fikirlerini başkasına zorla dayatmadığı sürece her kes fikrini serbestçe taşıyabilir ve açıklayabilir. Bu bir insanın temel insani hakkı. İnsanlığın ortak değeri doğruluk, dürüstlük. vicdan, adalet,hak hukuk ve merhamet noktasındaki ortaklığıdır. Gerçekten vicdanlı ve onurlu bir insanın ideolojik orjini ne düşüncesi ne olursa olsun, insandaşı ve Kardeşidir. Ancak,biz doğru ve gerçeklerden yana tavır alan vicdanlı ve onurlu insanlara bu gözle bakarız elbette. Mazlumlara düşmanlık taslayan zalimden yana olanlar asla bu katagoriye giremez. Hele hele ÇKP Nazizminin Türkiye’deki sözcüsü, zulmünün ortağı ve her fırsatta Pekin’in talimatı ile mazlum Doğu Türkistan Türklerine acımasızca saldıran Bebek katili Öcalan’a çiçek vererek onun katliamını kutlayan Uygur Türklerinin azılı düşmanı Perinçek Çetesi, Fikir ortakları ve benzerleri bu sınıflandırmanın dışındadır elbette.
Soner Yalçın
Günümüzde ÇKP Faşizminin Doğu Türkistan’da işlediği insanlık dışı cinayetlerini vicdanlı ve onurlu Çinli aydınlar bile kınamaktadır. ÇKP’nin toptan soykırımla yok etmek istediği Uygur Türkleri için onlar dahi onurlu ve vicdanlı bir Çinli/İnsan olarak istirap duymakta ve ÇKP denen insanlık düşmanı karanlık rejime ateş püskürmekte ve en güçlü şekilde lanetlemektedir. Siz biz Uygurlara inanmaz iseniz, bu Vicdanlı ve onurlu Çinli gerçek aydınlara inanınız. Bu Çinliler de genellikle solcu ve Marksist düşüncedeki insanlardır. Onlar Han Çinlisi olmalarına rağmen, sizin gibi Faşist Çin’e değil, mazlum Uygur Türklerine inanmaktadır. Biz insanların ortak noktaları doğruluk, hak hukuk adalet ve merhamet gibi evrensel değerler değil midir ?
Ama, Yaradanımızın kendisine verdiği aklını,ferasetini,vicdan ve onurunu İnsanlığın ortak düşmanı ÇKP Faşizminin merkezi Pekin’e teslim edenler bunu göremezler aynı Perinçek ve Çetesi gibi
Saner Yalçın
Siz eğer Araştırmacı Gazeteci iseniz, gelin İstanbul’da yaşayan ÇKP Faşistlerinin esiri ve kölesi Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur ana babaların işgalci Çin, nasılsa eninde sonunda yok edecektir. Barı şu küçük yavrularımız çocuklarımız bizim gibi yok olmaktan kurutulsunlar amacı ile ÇKP yönetiminin ticaret ortağı Çinli alçak insan kaçakçılarına bütün varını yoğunun vererek Vietnam, Myanmar ve diğer güneydoğu Asya ülkeleri üzerinden Türkiye’ye kaçırttığı yüzlerce anasız babasız yetim ve öksüz Uygur Çocuklarını İstanbul ve diğer şehirlerde yaşadığının biliyor musunuz ? Eğeğr gerçekten Araştırmacı- gazetecilik yapmak isterseniz onları ziyaret ediniz ve onları dinleyiniz. Çocuklar yalan söylemezler çünkü onlar masumdurlar. Masa başında oturarak Doğu Türkistan’daki ÇKP zulmü ile insanlık dışı soykırım cinayetleri olmadığı yolunda gerçeklerden yoksun iddialarınız ile ahkam kesmeyiniz. Kamu oyunu ÇKP’nın cinayetleri konusunda yanıltmayınız. Benim ve herkesin bildiği araştırmacı-gazetecilik kuralı budur. Aksine yazılıp çizilenler boştadır ve insanları yanıltmaktır.
Siz eğer Doğu Türkistan’da sömürgeci, gaspçi, soykırımcı ve işgalci bir yabancı güç olan ÇKP işgal yönetiminin cinayetlerinden canını kurtarmak için Ülkemize gelen Uygurları görmek, tanışmak ve gerçek durumu öğrenip ondan sonda doğru bilgilerle yazmak niyeti taşıyorsanız, ben bu konuda her türlü yardıma hazırım. Bana Uyghurnet.org haber Sitesindeki iletişim bilgilerinden kolayca ulaşabilirsiniz.
Soner Yalçın, Araştırmacı gazeteci olduğunuzu iddia ederek yazdığınız her yazı bu ve diğer Doğu Türkistan yazıları gibi ise, sizi okuyan ve inanan insanlara çok çok yazık ediyorsunuz !..
NOT : Soner Yalçın, Sizin Doğu Türkistan konusunda yazdığınız bu gerçek dışı yazılarınız ile İşgalci Çin’in dünyaya geldiğimde yüreğimde açtığı ve hala taşıdığım bu kalp yarama Çin zehiri döktüğünüz, çok acıttığınız ve beni çok çok üzdüğünüz için size Sayın diye hitap etmek ve bu hürmet göstermek içimden gelmedi. Bunun için size sayın diye yazmadım.
Ne yapayım ? İnsan doğu ve inandığı gibi yazmalı ve tavır almalı değil mi ?
BENZER HABERLER