Bugün 05 Nisan 2022. Doğu Türkistan Bağımsızlık mücadelesinin 20.yüzyıldaki en önemli dönüm noktası olan Barın milli ayaklanmasının 32.yıldönümüdür. 32 yıl önce bugün gerçekleştirilen Barın Silahlı Mücadelesi Doğu Türkistan Türklerinin en kötü ve elverişsiz olduğu düşünülen şartlarda dahi Halkının Özgürlüğü ve ebedi ana yurtları Doğu Türkistan’ın bağımsızlığı için mücadelelerin yapılabileceğini biz sonraki nesillere açık ve net olarak kanıtlayan bir ilham ve ümit ışığı olmuştur.
32. yılında bu şanlı Milli Kurtuluş Hareketinin Muzaffer Komutanı, Doğu Türkistan Islahatçı İslam Partisinin Lideri Zeyiddin Yusuf Başta olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, aziz ruhlarına dualarımızı yolluyoruz.
YAŞASIN ÖZGÜR VE TAM BAĞIMSIZ DOĞU TÜRKİSTAN CUMHURİYETİMİZ !
Hamit Göktürk /UYHAM
DOĞU TÜRKİSTAN ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNDE BİR DÖNÜM NOKTASI : ŞANLI BARIN AYAKLANMASI
Barın İlçesi Kaşgar Merkeze 60 Km. Yenihisar İlçesine ise, 35 km.dır.Y enihisar İlçesi daha yakın olduğu için Barın halkı daha çok Yenihisar’ı tercih etmektedir. Ayrıca bu ilçemizde önemli sayıda Kırgiz Türkü Kardeşlerimiz de yaşamaktadır.
Aktu İlçesi ile ona bağlı Barın kenti Pamir dağları eteklerinde, Taşkurgan yolu üzerinde ve ona çok yakın stratejik ve askeri bakımdan çok önemli bir konumdadır. İlçenin zamanın şartlarına göre ulaşımın zor olması ve diğer etkenler nedeniyle İstilacıların fazla nüfuz edemediği, dini ve milli duyguların çok güçlü olarak iyi korunduğu bir yerleşim yeridir.
Tarihçi Tohti Muzat’ın Anlattıkları
Japonya’da yaşııyorken,1993 yılında İstanbul’a gelen ve 4 yıl önce gittiği ülkesinde Çini işgal yönetimince tutuklanarak ceza evine atılan ve daha sonra öldürülen Uygur Tarihçi ve bilim insanı Tohti Muzat bu satırların yazarına geldiği İstanbul’da şunları anlatmıştı ; ” Ben zamanın Kukla Sözde Eyalet Başkanı Timur Davamet’in özel Kalem Müdürü idim. Ayaklanma sonrasında Kukla Başkan Davamet’in maiyetinde Barın bölgesine gittim. Ayaklanmaya katılan Köyleri dolaşırken Kukla Başkan Devamet, ziyaret esnasında Çin İşgal Ordusunun sergilediği vahşetten çok etkilenerek gözyaşlarına boğulduğuna şahit oldum. Bu kişi ne de olsa bir Uygur Türkü idi. Kukla Başkan Timur Davamet bu vahşet karşısında yanındaki Çinli komutana dönerek “ Beşikte öldürülen bu bebeklerin ne günahı vardı de bunları de katlettiniz ? diye sordu. Bunun üzerine ÇKP Ordusu Komutanı buna cevap vermeden derhal yanımızdan uzaklaşarak kayboldu.” demiştir.
Uygurnet.org Sitesi yazarlarından Mehmet Emin Hazret (Azamat Bek) 1997’de yazdığı “Bağımsızlık Savaşı ” adlı eserinde Barın inkılabını şöyle değerlendirmektedir ;
Barın Ayaklanması Demir Perde(Duvar) içinde 40 yıldır, İşgalcılarce teslimiyet ve Kölelik eğitimi ile sindirilmeye çalışılan Barın başta tüm Doğu Türkistan halkının köle olmayı asla kabul etmediğinin açık ve net kanıtıdır.
Bu ayaklanma Müslüman Uygur Türklerinin kalbinin derinliklerindeki bağımsızlık ateşinin daha sönmediğinin ve bundan sonra da asla da sönmeyeceğinin kesin bir kanıtı olmuştur.
Barın Kenti Doğu Türkistan’da mevcut binlerce Müslüman Uygur kentinden biridir. Şanlı Barın Ayaklanması Çinlilerin tabiri ile “ Bir Damla Suda da Güneş Işığını Görmenin Mümkün Olduğu”nun bir delilidir.
Şanlı Barın İnkilabı Doğu Türkistan halkının “ Biz daha ölmedik. Ayaktayız ve bize hürriyet ve Bağımsızlık her zamankinden daha fazla gereklidir.”sedasını bütün dünyaya haykırdığı bir mübarek avazdır .
Barın İnkilabının Lideri Şehit Mücahit ve Önderimiz Zeyiddin Yusuf ve onun Kahraman Silah ve Mücadele Arkadaşları, mukaddes inançları ve mazlum milleti ve esaretteki ana yurtları Doğu Türkistan için kendilerinden milyonlarca kez güçlü ve üstün İşgalci Düşmana karşı kahramanca mücadele etmiş ve cihad farizasını yerine getirerek mücadelemize parlak bir ışık olmuş ve bizlere unutulmaz kutsal bir ülkü bırakmıştır.
Barın İnkilabı Doğu Türkistan halkını özgürlük ve bağımsızlık için bir kez daha düşünmeye sevk etmiştir.
Bu mücadele ile Barın Kahramanları bizlere uzun süredir unuttuğumuz bir yöntemi, İstilacı düşmana her türlü şart ve zamanda Başkaldırı Yapılabileceğini bizlere tekrar hatırlatmıştır.
Doğu Türkistan’ın İstiklalini, Müslüman Uygur Türklerinin onurunu tekrar elde etmenin ve korumanın yegane yolunun bu tür mücadelelerden geçtiği kanıtlamıştır.
Barın İnkilabı, Müslüman Uygurların özgürlük ve bağımsızlıklarının tekrar elde edilebilmesi için bu ve benzeri mücadeleden başka bir çıkış yolunun asla bulunmadığını bir kez daha kanıtlamıştır.