İngiliz YouTuber, camilerin kapalı ve oruç tutmanın yasak olduğu Uygur durumuna dikkat çekti
2025.03.19
Son zamanlarda, Afrika kökenli İngiliz Müslüman bir YouTuber’ın Çin’e yaptığı yolculuğu anlattığı “Blackman Da’nın Yolculuğu” başlıklı birkaç videonun YouTube kanalına yüklenmesi ilgi uyandırdı.
Son zamanlarda , Afrika kökenli İngiliz bir Müslüman YouTuber’ın Çin’e yaptığı yolculuğu anlatan birkaç video, ” Blackman Da’s Journey ” adlı YouTube kanalında yayınlanarak ilgi çekti. Özellikle “Çin’in En Tartışmalı Şehrini Ziyaret Ettim” başlıklı 1 saat 7 dakikalık röportaj metninde, Urumçi’ye yaptığı ziyaret sırasında sabah namazını kılmak için halka açık tek bir cami bile bulamaması ve Uygurların kendisine camilerin kapalı olduğunu ve bu tür soruları sormaması konusunda uyarılmaları yer alıyor. Videonun yayınlanmasından bu yana geçen birkaç gün içinde 580 binden fazla izlenme sayısına ulaşıldı.
9 Mart’ta Ramazan ayında İngiliz bir Müslüman YouTuber tarafından YouTube’a yüklenen bu video, yurt dışında Uygurların en çok ziyaret ettiği Facebook gibi sosyal paylaşım sitelerinde kısa video şeklinde de yaygın olarak paylaşılmış ve Uygur toplumu arasında büyük bir tartışmaya yol açmıştı.
Dünya genelindeki Müslümanlar için Ramazan ayı 1 Mart’ta başlamasına rağmen, Uygur bölgesindeki Uygurlar için oruç tutmak yasak olduğundan, Uygur erkek ve kadınlarının Ramazan ayında nehirlerde yüzmek, sera temizlemek gibi boş vakit faaliyetlerinde bulunduklarına dair videolar yayılmaya başladı.
Radyomuz tarafından doğrulanan bu videolar, Kaşgar’ın Peyzivat ilçesindeki Uygurların her gün öğle yemeği yerken çekilmiş görüntülerini topluluk komitesine sunmaya zorlandığını ortaya koyuyor.
Uygur dini faaliyetlerine yönelik artan kısıtlamalar, yıllardır yurtdışındaki Uygur örgütleri ve analistleri tarafından yoğun endişe ve güçlü kınama konusu olmuştur.
Dünya Uygur Kongresi Başkanı Sayın Turgunjan Alawudun, radyomuza yaptığı açıklamada, Çin hükümetinin Uygurlara yönelik soykırım politikası nedeniyle Uygurların İslami inançları gereği camilere gidip namaz kılmaları, oruç tutmaları gibi dini faaliyetlerinin yıllardır ciddi şekilde kısıtlandığını ve büyük bir baskı hedefi haline geldiğini söyledi.
Turgunjan Alawudun, Çin hükümetinin bu yıl Ramazan ayındaki kısıtlamalarının önceki yıllara göre daha sıkı olduğunu belirterek, Dünya Uygur Kongresi’nin bu konuda özel bir açıklama hazırladığını kaydetti.
Bu durumun dünya çapında acilen kaygı duyulması gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, özellikle Müslüman ülkelerdeki bazı hükümetlerin, Çin ile ticari ve ekonomik çıkarları ön planda tutarak, Müslüman dünyasının bir parçası olan ve Çin yönetiminin soykırımına maruz kalan Uygurlar gerçeğini görmezden geldiğini kaydetti.
Ancak New York merkezli Tonga analisti Ma Ju, özellikle Müslüman dünyasındaki bazı hükümetlerin Uygurlara yönelik soykırım ve dinsel zulüm konusunda sessiz kalmasının, Çin hükümetinin yıllardır uyguladığı dini inançlara yönelik baskı ve kısıtlamaların tüm Çin’e yayılmasına yol açtığını söyledi.
Ma konuşmasında, bu yıl 4-9 Mart tarihleri arasında Pekin’de düzenlenen “Çin Ulusal Halk Kongresi” ve “Siyasi Danışma Konferansı”na değindi. Aralarında Uygurlar, Türk halkları ve Tongalılardan seçilmiş din adamlarının da bulunduğu sözde azınlık temsilcilerinin bulunduğunu ancak önceki yıllarda dini ibadete açılması planlanan Pekin’deki “Niujie Camisi”nin bu yıl tadilat adı altında kapatıldığını, ÇHCPM toplantısına katılan delegelerin, Ramazan ayında Müslüman din adamlarına yönelik düzenlenen toplantılarda önceki yıllarda özel olarak hazırlanan Öğle ve İftar yemeklerinin bu yıl hazırlanmadığını ortaya koyduğunu söyledi.
Detayları yukarıdaki ses bağlantısından duyacaksınız.