Son Dakika
Ahmet Muhammet
26 Şubat 2015 tarihinde Afganistan’ın başkenti Kabil’de Türk Askeri aracına bombalı saldırı düzenlendi ve bu saldırıda bir uzman çavuş şehit olurken,bir uzman çavuş te yaralandı. Saldırıyı Taliban üstlenmiş olsa da, hedefinin Türkiye olmadığını vurguladı. NATO askeri Afganistan’a girdiği günden bugüne kadar Türk askeri Afganistan’da. Ancak Kabil’de Türk ordusuna yönelik saldırı düzenlemekten özellikle kaçınan Taliban, neden şimdi bu saldırını gerçekleştirdi ?
ABD. ordusu Afganistan’ dan 2014’te Çekildi. ama Türk ordusu Kabildeki varlığını sürdürmeye devam ediyor. ABD. ordusu bölgeden çekilir çekilmez Çin, Taliban heyetini 2015 Ocak ayında Pekin’e davet etti. Çin Dış işleri bakanlığı sözcüsü (洪磊) Hong Lei 7 Ocak’ta düzenlenen bir basın toplantısında gazetecilerin sorusunu cevaplarken, Taliban heyetinin Pekin ziyaretini doğruladı. Çinli sözcü sözlerine şunu eklemeyi de ihmal etmedi; “Biz Afganistan’ın Afganlılar tarafından yönetilmesini destekliyoruz.” dedi.
Taliban Heyeti Çin’den ayrılır ayrılmaz 15 Ocak’ta Çin’in resmi “Küresel Zaman (Global Times= Huançiu Şibao= 环球时报) gazetesi, “Şanghai havaalanında 10 Türk vatandaşının, Uygurlardan 9 kişiyi yasadışı yollarla gümrük’ten kaçırmaya çalışırlarken yakalandığını ve Çin adaletine teslim edildiğini bildirdi. Çin medyası, yakalanan Türk Vatandaşı kişilerin “ Terörist Uygurları ” uzak doğu ülkeleri üzerinden Türkiye’ye ve oradan Irak ve Suriye’de savaşmakta olan IŞID’e yollamakta olduğunu iddia eden çok sayıda haber ve yorum yayınladılar. 15-16 Ocak tarihlerinde Dünya Ekonomik Formu’na katılmak için Davos’a gelen Çin Başbakanı Li Keçiang (李克强) Davus’ta gazetecilere Şanghay’da göz altına alınan 10 Türk Vatandaşı şüphelinin yakalanması konusundaki sorularına kaçamak cevaplar vererek geçiştirmeye çalıştı. Şanghay hava alanında yakalandığı iddia edilen 10 Türk vatandaşının geçen yılın Kasım ayında gözaltına alınmasına rağmen, neden buna ait haberlerin 2 ay gecikmeli olarak basına servis edilmesi kafaları karıştırdı ve bu gecikmenin arkasında nelerin gizlendiği sorgulanmaya başlandı. Çin yönetimi, Göz altına alınan bu Türk vatandaşlarını uluslar arası terör örgütleri ile ilişkilendirmeye çalışırken, öte yandan Taliban heyetini Pekinde ağırlanmasının nedenini “Afgan yönetimi ile Taliban arasında arabuluculuk” olarak açıkladı. Ancak Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid, Afgan yönetimi ile kendileri arasında yürütülen barış görüşmelerinde Çin’in herhangi bir şekilde arabuluculuğunu istemediklerini belirtti ve böylece Çin’in bu konudaki iddialarını çürütmüş oldu. Çin’e giden Taliban heyetine başkanlık yapan, Katar’daki Taliban’ın Siyasi Bürosunda görevli üst düzey Müzakereci Kari Muhammed Hanifiddin de Çin yönetiminden ara buluculuk istediği konusunda herhangi bir açıklaması olmadığı belirtti.
Peki, O zaman Çin’in Taliban ile ilişkisinin sebepleri nelerdir?
Çin ile Taliban’ın ilişkisi çok eskilere dayanmaktadır. Pakistan, Sovyet Rusya işgalinden sonra kurulan Afgan Hükümetini yıkmak için Pakistan’da radikal cihatçi yetiştirmeye müsait ülke’de mevcut yaklaşık 36 bin Medresede dini eğitim almakta olan yüzbinlerce Öğrenci’ye(Taliban’a) ellerine silah vererek onları silahlandı ve Taliban Ordusunu teşekkül ettirerek Afganistana yolladı . Taliban Ordusuna Silahlar ve lojistik destek ise, Çin’ den geliyordu. Çin yönetimi için Pakistan, Çin’in her hangi bir eyaleti gibidir. İslami hassasiyette aşırı uçta bulunan Pakistan ile dini değerlerini reddeden ve karşı diğer bir aşırı uçta bulunan Çin’ in ilişkileri ise, düşündürücü ve çarpıcı çelişkilerle dolu bir muamma olarak esrarını korumaktadır. Çin silahları Pakistan özerinden Taliban’a ulaştırılıyordu. Bol miktarda ve denenmesi gereken bu silahlarla teçhiz edilen Taliban Ordusu,bu Çin yapımı silahları kullanarak kısa zamanda Afganistan’da yönetimi ele geçirdi. Böylece, Afganistan’daki İran,Rus ve ABD. etkisi ile nüfuzunu silip süpüren Pakistan güdümlü Afgan Taliban Yönetimi dolaylı olarak Çin’ in etki alanına de girmiş oldu.
Çin,1990’lı yılların sonlarında Taliban’ın isteği özerine Çin yönetimi ZTE ve Huawei gibi Çin’in dev teknoloji Firmalarını Afganistan’a gönderdi. Bu Çin Firmaları bu ülkeye büyük yatırımlar yaparak Afganistan’ın Telekominikasyon ve iletişim alt yapısın kurdular. Diğer yandan ise, Çinli mühendisler Afganistan’a dağılarak maden kaynaklarını keşfe koyuldular. Taliban Ordusunu silahlandırılmasında Çin’in direk muhatabı Pakistan idi. Taliban Çin’in yardımı ve ricası karşısında,1996’dan beri Doğu Türkistan’daki baskı ve zulümden kaçarak Afganistan’a yanı Taliban’a sığınan 231Müslüman Uygur grupları kontrol altında tutmaya çalıştı. Taliban saflarında bulunan silahlı Uygur savaşçıların Çin’e yönelmesine,Doğu Türkistan sınırlarına yaklaşmasına ve Çin’in çıkarlarına zarar verecek eylem ve davranışlarına kesinlikle izin vermediler.
Sonradan ABD.medyasında açıklandığına göre, ABD. yönetimi Afganistan’daki Uygurların hareketleri ve konumları hakkında Çine istihbarat vermek istediği, bu istihbaratın karşılığında ise, Çin’in Taliban’a yapmakta olan silah yardımını durdurmasını şart koştuğu iddia edildi. Bunun için öncelikli ve bir iyi niyet göstergesi olarak ABD,Afganistan’ daki Uygurlar hakkında istihbarat dosyalarını Çine vermiş olsa da, Çin, bu istihbarat bilgilerini pek önemsemedi.Çünkü, Çin bu konuda Pakistan istihbaratından daha önce detaylı bilgi almış olabilirdi.Çin,buna rağmen, Taliban’a silah ve lojistik destek sağlamayı sürdürdü.
11 Eylül 2001’de New York’taki ikiz küle saldırısından sonra ABD.’nın başını çektiği NATO ordusu Afganistan’a girdiğinde Taliban kendi kontrolü altındaki Müslüman Uygur Savaşçıları Amerikan ordusu’na karşı savaşmaya zorladı. Ana vatanlarını işgal eden Çin ile savaşma imkanı verilmeyen Uygur mücahitlerin önemli bir bölümü Amerikan bombardımanı sonucunda can verdiler. Pakistan’daki Medreselerde islami eğitim almakta olan öğrenciler(Talipler) ile bu ülke’de ticaret amacı ile bulunan Müslüman Uygurlar, Pakistan istihbaratı’nca topluca tutuklandılar. Pakistan bu Uygurların “Afganistan’dan kaçarak gelen Uygur Talibanlar” olduğunu öne sürerek her bir Müslüman Uygur’u kişi başına 3 bin dolar karşılığında ABD.Kuvetlerine teslim ettiler yanı Müslüman Kardeşlerini Hıristiyan bir ülkenin Ordusuna satmış oldular. Pakistan’in Müslüman Uygurlara karşı bu işlemleri Çin yönetiminin talebi ve yönlendirmesi ile yaptığı biliniyor. Çin bu şekilde Müslüman Uygurları uluslar arası terörizme bulaştırarak onları mahkum ettirmeye ve bu suretle kendi düşmanından uluslar arası toplumun yardımı ile kolayca kurtulmayı amaçlıyordu. Bu ise,Çin’in kendince çok ustaca ve sinsice uygulamaya çalıştığı ve Global Terörle Mücadeleden azami kazanç sağlama olarak belirlenen stratejik planının bir parçası idi. Ancak Guantanamo’daki esir kamplarında yıllarca esir tutulan ve yapılan mahkemelerde suçsuzlukları kanıtlanan , terör ve terörizmle hiç bir şekilde ilgisi olmadıkları anlaşılan 23 Müslüman Uygur 2006 yılından başlayarak serbest bırakılmaya başlandı ve zamanla dünyanın bir çok değişik ülkesine yerleştirildiler.
Çin’in değişmeyen diplomatik prensipler olarak sürekli dillendirdiği bir söylem de “Hiçbir ülkenin iç işlerine karışmamak”tır. Çin komünist Partisi iktidarı ele geçirdiği 1949’dan bugüne kadar olan 65 yıl içinde tek bir ülkenin içerisinde bulunan muhalif ve değişik gruplarla meşru yönetim arasında barış yapılması konusunda arabuluculuk yaptığına şahit olan var mı? Çin yönetiminin bu konuda barışa yardımcı olduğunu gösterilebilecek tek böyle bir örnek yoktur. Çin, petrol ve doğal gaz ihtiyacı nedeni ile Sudan ile yıllardan beri çok sıkı ilişkiler içerisinde buluna gelmiştir. Böyle olmasına rağmen, Sudan bölünmeden önce Güney Sudan’da uzunluğu Bin Km. olan bir petrol boru nakil hattı yapım anlaşması yapılmasına bir beis görmemiştir. Her iki Sudan Yönetimleri ile Petrol ve doğal gaz anlaşmaları yapmış ve bu doğal kaynaklar karşılığında her iki ülkeye silah vermeyi sürdürmüştür Sudan’daki iç savaşta kan gövdeyi götürürken, Çin Sudan’da mevcut her iki tarafın iplerini ellerinde tutmaya çalışmıştır. Pekin, her ikisi ile çok yakın ve iyi ilişkiler içerisinde bulunduğu bu iki taraf arasında kan dökülmemesi için neden ara buluculuk yapmadı de şimdi Afganistan’da ara buluculuğa soyunmaya kalkışıyor ?
Taliban Sözcüsü Çin’in ara buluculuğunu istemediklerini söylediği halde,Pakistan’a ziyarete gelen Çin dış ileri bakanı Vang yi(王毅) 12 Şubat’ta bulunduğu Pakistan’ın başkenti İslamabat’ta yaptığı açıklamada “Afganistan’da Afgan Talibanı dahil bütün gruplarla uzlaşmaya destek veriyoruz.” ifadelerini kullandı .
Çin,Afganistan da, ABD.’nin boşluğunu doldurmak istemektedir. Bu anlaşılabilir bir durum olarak kabul edilebilir. Türk ordusu onlarca yıl sonra şimdi neden Taliban’ın hedefi haline geldi? Afganistan’daki Türk varlığından kimler rahatsız olabilir?
Pekin ve Duha’da, Çin’le Taliban arasında nasıl pazarlıklar yapılmış olabilir ?
Doğu Türkistanlı Uygurların ileri görüşlü aydınları ve Doğu Türkistan’ın Çin’den kurtarılarak Özgürlüğüne kavuşturulması yolunda mücadele etmekte olan Mücahit guruplar arasında son zamanlarda şöyle bir ortak görüş ağırlık kazanmış bulunmaktadır ; Doğu Türkistan’da çatışmalar şiddetlenerek Uygurlar toptan soy kırıma maruz kalma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı taktirde, en son ve tek çare olarak NATO Güçlerinin Bosna Hersek, Kosova ve Irak Kürt bölgesinde olduğu gibi,Doğu Türkistan’a de bir şekilde müdahale ederek bir insanlık suçu olan Uygurların soykırımını önlemesini istemesidir. Doğu Türkistan’da ve bölge’de istikrar ve güvenliği sağlayarak Uygurları ve bölgede yaşayan diğer Çin esiri toplumları koruma altına alması ve bunu sağlaması için bir genel çağrı yapılması kaçınılmaz olacaktır. Bu strateji’ye Ruslar da ikna edilip dahil edilirse bu güvence altına alma uygulaması daha mükemmeliyet kazanacaktır. Uygurların din ve kan kardeşi olan Türkiye NATO üyesidir. Gelecekte Doğu Türkistan’da mühtemel konuşlanacak yabancı silahlı güçlerin Uygurlara zarar vermeyeceğinin tek garantisi Türkiye olacaktır. Doğu Türkistan sınırlarına çok yakın bölgelerde hala ABD.başta birkaç NATO üyesi ülkenin askeri üssü ve tesisleri bulunmaktadır. Türk Ordusunun Afganıstan’da kalması Doğu Türkistan dahil tüm Orta Asya ve Türkistan Cumhuriyetleri halkı için bir güvence oluşturacak ve bu halkların geleceğine ve yararına hizmet edecektir.
O halde, Doğu Türkistan sınırından Türk ordusunu uzaklaştırmak Çin’den başka hangi ülkenin veya gücün işine yarayacaktır ?
Türk askerinin Afganistan’da devamlı kalmasından kimler rahatsız olabilir?
Kabil’de konuşlu Türk Ordusunu hedef alan saldırıda yukarıda anlatmaya çalıştığımız sebepler nedeniyle Çin ‘in parmağı olabileceğini düşünüyorum.
Ya sizler bu görüşe ne dersiniz?
Kaynak : 塔利班访华 中国或助阿富汗开拓和平新路
10名土耳其人涉帮助维族人偷渡至叙利亚 外交部回应
中国巴基斯坦“友谊永固”
Etiketler: Çin » Din » Dünya » etnik Çatışma » Gündem » kÖŞE YAZARLARI » Makale Analiz » Ordular ve Silahlar » Siyaset BENZER HABERLER