Reuters Haber Ajansının servis ettiği haberlere göre, Çin’in BM, İnsan Hakları yüksek Konseyindeki karşı atağına şu anada destek veren 20 ülke arasında Mısır, Pakistan başta bazı islam ve Afrika ülkelerinden destek bulmuş durumda. Ancak fiili duruma göre BM Güvenlik Konseyi’ne üye 47 ülke arasında sözde ortak açıklamayı destekleyen ülke sayısı beklenenden az olabileceği ifade ediliyor. BM.İnsan Hakları Konseyinde Çin yanlısı ülkelerden sadece 7’sinin oy kullanma hakkı var. Çin’in bu konudaki hedeflerine ulaşabilmesi için daha fazla ülkenin, özellikle de güçlü ülkelerin desteğine ihtiyacı olacağı belirtildi.
Reuters’in haberinde BM.İnsan hakları Konseyine üye ABD. Kanada ve AB.ülkeleri Uygur insan hakları raporuna olumlu oy vererek desteklemiş ve 13 Eylül’deki toplantıda bu raporu tekrar gündeme getirdikleri ve Uygur sorununu bir kez daha dile getirdiği bilgisi de yer alıyor.
ABD, AB. Ülkeleri başta olmak üzere insan hakları ve demokrasi değerlerini önceleyen ülkeler önümüzdeki aylarda yapılacak BM Güvenlik Konseyi toplantısında “Çin’deki İnsan Haklarını Soruşturularak İncelenmesi için bir mekanizması” oluşturulması için bir önerge sunmayı düşündüklerini ve bunun değerlendirme aşamasında olduğu bilgisi de haberde yer alıyor.
“İslam Ülkeleri ” Mısır ve Pakistan’ın Uygurlara İhanetleri
Mısır Arap Cumhuriyeti
Asya ve Afrika kıt’alarının kesiştiği coğrafyada yer alan bu en kalabalık bu Arap islam ülkesi yıllardan beri uluslararası platformlarda Çin’in tüm uygulamalarını ve önerilerini güzü kapalı olarak destekliyor. Bu kez de Çin’in insanlık suçları ile soykırım cinayetlerini destek veren ülkeler arasında en başta yer almıştır. Çin’i desteklerken, hak, hukuk,Adalet başta Vicdani ve insanı kaygıları göz önünde asla bulundurmamıştır. Nitekim, 2017 yılında Din eğitimi için bu ülkeye gelen binlerce Doğu Türkistanlı Öğrencileri Mısır’a gelen Çin Polislerine teslim ederek onların onlarca yıllık hapis ve ölüm cezalarına çarptırılmasına sebep olmuştur.
T.C. Devletimiz Çin’in Mısır ile işbirliği sonucu tutuklamalarından kurtulabilenlere kucak açarak Ülkemize gelmelerini sağlamıştır. Ülkemize getirilen yüzlerce bu öğreneciler Bursa, Kastamonu, Samsun başta bir çok kentteki Üniveresitelere yerleştirerek tahsillerinin devamını sağlamıştır.
“İslam Cumhuriyeti”Pakistan
Doğu Türkistan tarihten beri yakın dostu ve din kardeşi olan bu ülke daima Çin’in BM.başta tüm uluslararası platfomlarda Çin’i kayıtsız şartsız destekleyegelmiştir. Bu ülkedeki Medreselerde öğrenim gören Uygur öğrenciler ile kendisine sığınan Uygurları yıllardan Çin’e teslim etmesi ile Uygurların tepkisini ve uluslararası toplumun eleştirilerine maruz kalmaktadır. Bu ülkenin düşürülmüş son Başbakanı Kriketçi İmran Han kendisine Doğu Türkistan’daki Çin baskı ve zulmünü sorunca ” Benim haberim yok. Biz Çin’in açıklamalarına inanırız.” şeklinde cevaplamış ve yalan ve ihanetini sürdürmüştür. Ateist ve İslam dini düşmanı ÇKP Yönetimini Hz. Peygamberimize benzetmiş ve Soykırımıcı Çin’in Peygamber efendimiz gibi milyonlarca açı doyurduğu sapkınlığı ile dini değerlerimizi aşağılamış ve hakaret etmiştir.
Pakistan Yönetiminin işlediği en büyük insanlık suçu ise, kendisine sığınan 13 Uygur sığınmacıyı Nisan 1997/de Yerel Yöneticilerin ve Pakistanlı Din Kardeşlerimizin tüm itirazlarına rağmen, Koncırap Sınır kapısından Çin’e teslim etmesi olmuştur. Pakistan Federal Gizli Servisinin(İSİS’in) teslim ettiği bu 13 Uygur’un 12’si sınırdan geçer geçmez kurşunlanarak idam edilmiştir. Bu olay Pakistan yönetimi adına en büyük insanlık suçu ve utancı olarak tarihe geçmiştir. Pakistan ayrıca bu ülkede yaşayan Uygurlara Çin’in talebi ile sürekli baskı yapmakta zaman zaman tutuklayarak onlara işkenceler yaptığı de bilinmektedir,