ÇİN,UYGUR KADINLARINI SOYKIRIM CİNAYETLERİNİN SAVAŞ ALANINA DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR!
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
Uygur Hareketi(The Compaign For Uyghurs) Kurucusu ve İcra Direktörü Ruşen Abbas, Çin işgal yönetiminin Uygur kadınlarının bedenlerini Uygur soykırımının gerçekleştirildiği bir savaş alanına dönüştürmüştür.” açıklamasında bulundu.
Ruşen Abbas’ın bu sözleri davet üzerine gittiği Tayvan’da işgalci Çin’in Doğu Türkistan’daki baskı, zulüm ve etnik soykırım cinayetlerini anlatması için düzenlenen bir basın toplantısında dile getirdiği bildirildi.
Özgür Asya radyosu ile habernida.com’da konu ile ilgili verilen haberlere göre Uygur Türkü aktivist Ruşen Abbas başkent Taipei’de düzenlediği basın toplantısında, Uygur kadınlarının Han Çinlileriyle evlenmeye, Zorla kürtaja ve Çin Komünist Partisi(ÇKP) işgal rejiminin Uygurları yok etme(Genosid) çabalarının temel bir uygulaması ve soykırımın bir parçası olduğunu belirtti ve Çin’in soykırım suçlarını şöyle açıkladı :
Uygur kadınlarını Han Çinli erkeklerle evlenmeye zorlamak
Uygur Türklerinin kültürü ve din değerlerinin yasaklamalar ile bastırmak
Uygur nüfusunu kontrol ve zamana yayarak sayılarını azaltarak yok etmek
Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar, Kazaklar başta diğer tüm müslüman Türk azınlıkları fiziksel ve kültürel olarak asimile ederek yok etmek
Ve diğer etnik soykırıma yönelik politikaları
Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas basın toplantısında ÇKP’li 1, milyondan fazla etnik Çinli memurun Doğu Türkistan’da Uygur Kadınlarını kontrol için görevlendirildiğini ve doğum yaşındaki Uygur kadınların cinsel istismara, ve zorla kısırlaştırıldığını belirterek şöyle konuştu :
Uygur kadınlar tecavüze uğruyor veya kürtaj yaptırmaya zorlanıyor
ÇKP’nin Doğu Türkistan’daki Çinli erkeklere sosyal ve ekonomik ayrıcalıklar sağlayarak onları Uygur kadınlarıyla evlenmeye teşvik ediyor.
Çin işgal yönetiminin yönettiği kamplarda yaşayan birçok kadın tutuklunun Çinli Asker ve polisler tarafından cinsel istismara uğruyor.
Pekin’in “Nar Çiçeği Planı” ( Uygurlar ve Çinlilerin Nar meyvasının taneleri gibi iç içe ve yapışık olmak)Projesi ile milyonlarca Uygur çocuğu Çinli koruyucu ailelerine veriliyor.
Milyonlarca Uygur çocuğu Çocuk Toplama Kampları ya da yatılı okullara yerleştirilerek Uygur kültürünü inkar eden ve birer Çinli olduklarını itiraf eden kişilere dönüştürülüyor.
Uygur kadınlarının bedenleri, Çin işgal yönetiminin Uygur soykırımının gerçekleştirildiği savaş alanı haline getiriliyor.
Uygurlar Hareketi Kurucusu ve Başkanı 2022 Nobel Barış Ödülüne de aday gösterilen Ruşen Abbas konuşmasının sonunda uluslararası topluma şu sözlerle seslendi : BM. başta tüm dünya ülkeleri ÇKP Yönetiminin “ insan onuru, demokrasi, hak ve özgürlüklere açtığı topyekun savaşına karşı koymalı ve onun etnik Uygur soykırımını durdurmak için harekete geçmelidir. çağrısında da bulundu.
Tayvan,Tibet, Hong Kong Doğu Türkistan’dan İbret ve Ders Almalı
Toplantıda konuşan Washington merkezli Uygur Araştırmaları Merkezi direktörü Abdulhakim Idris, şöyle konuştu :
ÇKP işgal ettiği 1949’da Doğu Türkistan hükümetine özerkliğini koruyacağına dair söz vermiş ancak bu sözünü asla yerine getirmemiştir.
Diasporada yaşayan Uygurlar aileleriyle uzun yıllardır(2017’den beri) hiç bir şekilde iletişim kuramıyor
Yurt dışında yaşayan Uygurların aileleri toplama kamplarına hapsediliyor.
Tayvan, Tibet ve Hong Kong Doğu Türkistan’in mevcut durumundan ibret ve ders almalı ve Uygurların Çin ile mücadelesine yardım etmelidir.
ÇKP ile bir barış anlaşması imzalamanın bedeli Doğu Türkistan örneğinde açıkça görülmüştür.
Tayvanı Komünist Çin Yutarsa ” 2.Doğu Türkistan” Haline Getirecektir
Toplantı’da konuşan Tayvan Doğu Türkisan Derneği Başkanı Ho Chao-tung (何朝棟),Tayvan eğer ÇKP’ tarafından yutulursa (Çin’e ilhak edilirse) ikinci Doğu Türkistan haline gelebileceğini belirterek : ” Doğu Türkistan’da yaşayan altı Uygur’dan biri ÇKP’nin Toplama Kampları ve laboratuvarlarında Kobay olarak kullanılmaktadır.” ifadesini kullandı.
Genç Tayvanlılar Platformunun temsilen konuşan bir Tayvanlı Aktivist ise şöyöle konuştu : ” Demokrasi ve küresel insani değerler bir Ulus için cennetten yollanan bir hediye değildir. O ülke vatandaşlarının uğrunda çaba harcadığı ve çok mücadele ettiği ayni zamanda zor kazanılan bir nimettir. ” çarpıcı sözleri ile ÇKP tehdidine dikkati çekti.