Son Dakika
Bilgihan Murat MİNİÇ
Doğu Türkistanlı 4 yaşında bir kız çocuğu Necibe. Hayat macerası belki Doğu Türkistan’da başladı ama dünyaya Mısır’da gelmiş. Anne babasından 40 günlükken ayrılmış. Şu an anne ve babası ve kardeşleri yaşıyor mu bilen yok!
Doğu Türkistan 70 yıldır Komünist Çin’in işgali altında.
Son yıllarda artan baskılar ve din eğitiminin de kontrol altına alınıp birçok noktada yasaklanması üzerine, yaklaşık 5 yıl önce annesi ve babası İslami ilimler tahsili için, iki çocuklarını bırakıp, annesi Necibe’ye hamile olduğu halde Mısır’a gidiyorlar.
Çin Devleti’nin Mısır’a baskıları ve küresel terör bahanesi ile (malum Işid süreci) ülkedeki Doğu Türkistanlılar sınır dışı ediliyor. Birçoğu başta Türkiye olmak üzere değişik ülkelere giderken, Necibe şu an İstanbul’da yanında kaldığı anneannesine teslim edilmek üzere dayısı ile Türkiye’ye geliyor. Anne ve babasının niyeti Doğu Türkistan’daki çocuklarını da alıp, tekrar Türkiye’ye gelmek. O niyetle memlekete geri dönüyorlar ama havalimanında her ikisi de gözaltına alınıyor.
O günden itibaren, Necibe’nin annesini, babasını ve kardeşlerini gören, duyan yok.
Necibe’nin dayısı ve anneannesi en son 2 yıl önce bölgede kargo işi yapan birinin Necibe’nin annesini pazarda el işi satarken gördüğünü söylediğini, onun dışında diğerlerinden hiçbir haber alınamadığını ifade ediyorlar.
Geçtiğimiz hafta Doğu Türkistanlı yetimler için bayramlık dağıtırken tanıdığımız 4 yaşındaki Necibe’nin hikayesi işte böyle.
Ne yazık ki Necibe gibi yüzlerce Doğu Türkistanlı çocuk var benzer kaderleri yaşayan.
Ve yine ne yazık ki, ne dünyadan, ne Müslümanlardan, ne de Türklerden, birkaç cılız sesin dışında Doğu Türkistan için ses seda yok!
Berire
Berire’de Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlı küçük bir kız. Anneannesi, dedesi, teyzesi ve teyzesinin iki çocuğu aynı evde yaşıyor. Aile kirada, anneanne hasta, dede astım hastası olduğu için koronadan dolayı çalışamıyor, Teyzesi de iki çocuğu küçük olduğu için ancak evde yapılabilecek el işleri ile evlatlarının nafakasına katkıda bulunmaya çalışıyor. Berire’nin anne ve babası da sağ mı, ölü mü belli değil, uzun zamandır haber alınamıyor. Tıpkı iki yıl önce ailesini görmek için Doğu Türkistan’a giden teyzenin kocası gibi. O gün bugün haber yok. Bu insanların hiçbiri ölü mü, sağ mı, serbest mi, tutuklu mu, belli değil?
Doğu Türkistanlılar için bu anlattıklarım sıradan hikâyeler, hemen herkesin ailesinde bu anlattıklarımı yaşayan örnekler var maalesef.
Ve yine maalesef ki onların seslerini duyurabilecekleri hiçbir yer yok. Dünya üzerinde belki de en acı dramları yaşayan milletlerden birisi Doğu Türkistanlılar. Hiçbir örgüt bağlantısı olmadığı halde, suçları yalnızca Türk ve Müslüman olmak olan binlerce insanın hali ve akıbeti meçhul. İşgalin, zulmün, eziyetlerin, kanın ve gözyaşının ne kadar süreceği, ne zaman biteceği belli değil.
Biz ise bu zulme ancak kalpten buğz edebilmenin acziyetini yaşıyoruz.
Çin Devleti’nden ülkemize haber taşıyan Doğu Perinçek’in Müslümanlar (!) nezdinde bizden daha muteber olduğu bu günlerde, onlar için Allah’a dua etmekten başka bir şey de yapamıyoruz ne yazık ki…
KAYNAK : https://dostbeykoz.com/necibe?fbclid=
Etiketler: Çin » Dünya » Genel » Görüş Yorum » kÖŞE YAZARLARI » Makale Analiz » SoykırımBENZER HABERLER