logo

trugen jacn

DOĞU TÜRKİSTANLI UYGUR EĞİTİMCİLER ÇİN/NAZİ KAMPLARINDA ÖLÜMLERİNİ BEKLİYORLAR!..

Leigh HARTMAN

Çin’in işgalindeki Uygur bölgesinde yaşayan ve azınlık olarak tanımlanan Uygurlar, Kazaklar ve diğer Türk halkları  için, ana dillerini kullanmak onların  hapsedilmeleri, baskı, zulüm ve işkence ile katledilmeleri   veya idam cezasına çarptırılmaları  anlamına gelmektedir. Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) makamları, ana dili olan Uygurca ile ders kitapları hazırlayan ve  yayımlayan Müslüman Uygur eğitimcilerinin tamamını   2017’deki  kollektif gözaltına alma  ve Çin tipi toplama kamplarına hapsetme kampanyasında tutukladı. Bunları bir kismini ömür boyu başta çeşitli ağır hapis cezalarına  bazılarını ise idam cezasına çarptırarak cezalandırdı.  

Associated Press’in haberine göre, bir ÇHC mahkemesi,  Sözde Bölgesel  eğitim dairesi eski direktörü Uygur asıllı  Settar Savut’u,  Çin rejiminin iddiasına  göre Uygur dilinde “Etnik bölücülük” ve “Terörizm içeren” ders kitapları  yazdığı ve yayımladığı  için 6 Nisan 2019’da idam cezasına çarptırdı. Ancak, Mahkeme idam cezasının 2 yıl sonra  ingaz edileceğini bildirdi.

Mahkeme ayrıca  bu Uygur Eğitimcilerden 3’nü  ömür boyu hapis olmak üzere, beş Müslüman  Uygur  Eğitimci(Maarifçi) akademisyeni ve eğitimciyi daha  çeşitli cezalara çarptırdı.  ÇKP Mahkemesi bunlara verilen cezaları  yeni açıklanmış olsalar  da,  Çin  makamlar  bu eğitimci ve Akademisyenleri   yıllar önce  tutuklamıştı.

 Kemaltürk : ÇKP’nin  Babamı ve Eğitimcileri Cezaldırması Soykırımın Parçası
Çin’in tutuklayarak Cezaya çarptırılanlar arasında olan ünlü  Uygur Eğitimci ve yazar  Yalkun Rozi de bulunuyor.  Ruzi’nin ABD’de yaşayan oğlu Kemaltürk  Babasının  Çin rejimince tutuklanarak cezalandırmasını :  ”  Eğitimci  olan Babam Yalkun Ruzi’ı   Pekin yönetiminin tutuklayarak cezalandırması  ÇKP’nın  Uygur kültürünü yok etme çabalarının bir parçası olduğu açıktır.” çarpıcı sözlerle değerlendiriyor.
Kemaltürk, Babası Yalkun Rozi’nin, Ekim 2016’da ortadan  aniden kaybolmasından evvel, Uygur dili ve kültürü  üzerine 100’den fazla ders kitabı  ile Uygurlara ait  kitap yazdığını veya   derlediğini söylüyor. ÇHC makamları 2018’de, Rozi’yi  “devleti yıkmaya yönelik girişimleri kışkırtma” suçlamalarından hapse mahkûm ettiklerini açıklamıştı.

Kemaltürk Yalkun, medyaya  yaptığı başka bir açıklamada ise,  “ Babamın Meslekdaşları ile birlikte yazdığı  ders kitapları Uygur kültürünü tanıtmak ve  bu özgün kültürü  Uygur çocuklarına öğretmeyi amaçladığı  için  Çin’in hedefi olmuştur. ÇKP rejimi günümüzde Doğu Türkistan’da  Uygur dilinde eğitimi ve Uygur kültürünü topyekûn bertaraf ederek  sonuçta  tamamen yok etmek istiyor.”  şeklinde konuştu.

Kemaltürk    AP Ajansına şunları de ifade ediyor ;  Babamın veya arkadaşları ile birlikte yazdığı ve yayımladığ ders kitapları  ÇKP’ın Uygurlar başta   diğer  kendi ana vatanında azınlık olarak tanımladığı azınlıkların kültürlerine yaptığı engelleme ve  baskıyı  resmi politika olarak uygulamaya başlayana kadar  babamın ve diğer Eğitimcilerin ders kitaplarının  yazılması, basılması, okutulması  ve kullanılmasına yıllarca izin  bizzat kendileri izin vermiştir.   Günümüzde ÇKP.  Uygurların  ana dilini, kültürünü  yasaklayarak  silmek suretiyle ve  dili ve in, tarihi silmeye ve yeni bir hikâye yazmaya çalışıyor” dedi.” şeklinde konuşuyor.

Çin, Uygurları Sürekli Baskı ile Sindirme Sonrasında İse Yok Etme  Politikası  Uyguluyor

ABD’nın başını çektiği batılı  uluslararası ortaklarının hedefi ;  Çin’in Uygur bölgesinde yaşayan ve Çinli olmayan ve azınlık olarak tanımladığı Uygur Müslümanlarına ve  diğer etnik ve dini azınlık gruplarına mensup kişilere yaptığı insan hakları ihlallerinden ve istismarlarından Pekin’i caydırmayı   amaçlıyor.

ÇKP.’ın Uygurlara Yönelik Baskı Politikası  İnsanlık ve Soykırım Suçudur

İnsan hakları grupları, ÇHC’nin baskı politikasının kapsamında şunların yer aldığını söylüyor:

  • Toplu tutuklamalar.
  • Zorla çalıştırma.
  • Kısırlaştırma.
  • İşkence.

Amerika Birleşik Devletleri; Kanada, Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği ile birlikte, ÇHC’nin bu istismarlarla bağlantılı  ÇKP’lı yetkililerine yaptırımlar uygulamaya başlamıştır.

Çin’in bir baskı aracı olarak  Çinli olmayan etnik gurupların ana dil kullanımını kısıtlamak   Pekin’in kullandığı tek yöntem değildir.  Çin yönetimi Uygurca ders kitapları  yazanları de cezalandırıyor. Ama bu azınlık guruplar içerisinde  bu baskı ve cezalandırmalardan   en çok etkilenen gurup ise   ÇHC işgal rejimi, 2017 yılında  bazı okullarda Uygur dilini yasakladı. Ve Eylül 2020’de Pekin; Çin’in Moğolistan sınırındaki kuzey bölgesi İç Moğolistan’daki okullarında dil, siyaset ve tarih derslerinin, bölgenin ana dili olan Moğolca yerine Çince verilmesi talimatını verdi.

Akademik özgürlük, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 19. Maddesi’nde belirtilen ifade özgürlüğü hakkıyla koruma altına alınmış olup, “müdahale olmaksızın görüş sahibi olma ve bilgi ve fikirleri araştırma, edinme ve bunları beyan etme özgürlüğününü ”  içermektedir.

ABD Dışişleri Bakanlığı, 2020 İnsan Hakları Raporu’nda, ders kitaplarının Çin’de “Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) düzenlemesine ve kontrolüne tabii” olduğunu  açıkladı.  Bu konu ile ilgili yayınlanan  Rapor ise, ÇKP’nin Uygur Müslümanlarına karşı yapılan baskı  ve zulüm politikasını “soykırım ve insanlık suçu” olarak tanımlamaktadır.

Eğitimci Yalkun Ruzi’nin Yazdığı Kitaplar

Kitapların isimleri (Üst sıra-soldan sağa):

1- Mehmet Ali Tevfik efendi 2- Teklemakan’daki Altın Şelale 3- Şans(Baht) kendi elinizde

Alt sıradaki Kitaplar(Sağdan Sola :

1- Toprak Kalenin Sırrı 2- Uyanmakta Olan Ecdad ruhu 3- Ben Niçin Obroz( Eleştiri- Yorum) yazıyorum ?

Kaynak :  https://tr.usembassy.gov/tr/uygur-egitimciler-cinde-hapis-ve-olumle-karsi-karsiya-geliyor/

Share
1415 Kez Görüntülendi.