logo

trugen jacn

UYGURLARIN VARLIKLARINI KORUMA MÜCADELESİNE KARŞI EN ETKİLİ DESTEK NE OLMALIDIR ?

Dr. Ferhat Kurban TANRIDAĞLI

Çin yönetimi 1949 yılında işgal ettiği Doğu Türkistan’da Müslüman Türklere yönelik 71 yıldan beri günden güne artan bir şiddette sinsi,topyekün ve planlı bir dini,kültürel ve etnik bir soykırım uygulamaları icra ettikleri kabul edilen bir gerçektir. Çin’in bütün bu insanlığa karşı ağır bir suç niteliği taşıyan bu cinayetlerine karşı Doğu Türkistan Türkleri kendi mevcudiyetlerini koruyabilmek için çok bilinçli ve akıllıce bir karşı koyma yöntmleri geliştirmişlerdir. Bu karşı koyma yöntemlerinin en önemlilerinden başında kültürel direniş gelmektedir.

Bu toprakların tarihten beri Türklerin yaşadığı topraklar ve Türk anayurdu olduğunu kanıtlamak için Kayda geçmek – çok önemli bir yöntem ve kültürdür. Hatta Milli bir erdemdir, diye tanımlayabiliriz.

Ülkemizin adının Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak konması Türk adının bengülük kaydına geçmesi için Orhun Anıtlarından sonra yapılan en önemli ve en kutlu bir anıt ve bengütaştır.

Çinlilerin eski tarihten beri biz Türklere kurduğu en büyük tuzak ise,kültürel olarak üstünlük kurmak/ kayda geçmek olmuştur.Biz Türkler kadim tarihimizi yanı Türk tarihini Çin kaynaklarından, Çince kayıtlardan öğrenmiyor muyuz?
(Hatta bazı tarihçiler için Çince kayıtlar koşulsuz kabul görülür.
Neyse ki batılılar gene de sorgulayıcı tutum izlerler ki; daha doğrusunu yaparlar)

Bu örnekleri ise “kayda geçmek” eyleminin önemini vurgulamak için veriyorum.

Bugün Çin Doğu Türkistan’da sürdürmekte olduğu fiziki ve kültürel Türk Soykırım sürecinde artık “İz silme” boyutunu başlatmıştır.
Türk medeniyetine ait ne varsa, Uygur motifli mimari yapılar, çeşitli amaçla yapılan yapılar, evler, mezarlıklar ve hatta cami- mesçitleri tek tek yıkarak , yer adlarını Çinceleştirerek Türk Milletinin ata yurdundaki Türk izlerini silmeye- yani tarihi “kayıtları yok etmeye” başlamıştır.

Böyle kiritik bir dönemde 15 Mayıs 2020 tarihinde ABD Senatosu Uygur Türkleri için sunulan Uygur İnsan Hakları yasası ve Siyaseti yasa tasarısını onaylamıştır.

Bu yasanon kabulü ile Uygurlar dünya’da ve tarihte ilk kez dünyanın en tartışmasız küresel gücü en üst düzeyde ABD.’de resmi olarak özel bir yasa ile “Kayda gemiştir”.

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve açık hava

Gerçi Türkiye’de bazı kesimler ABD’ nın Uygurlara verdiği desteklerini değişik şekilde yorumlarlar, Uygur davasını Çin’e karşı koz olarak kullanmakta olduğunu iddia ederler. Hatta daha ileri giderek Doğu Türkistan faciasını insansızca sanki Doğu Türkistan Çin’in soykırım uygulamaları olmamışçasına art niyetin bir ürünü olarak “CİA’nin Bir Komplosu olduğunu ” zırvalamaktan çekinmezler.

Onlara diyorum ki:
Bana ne sizin takıntılı ve kıt anlayış tarzınızdan ;
Sizlerin ürettiğiniz Saçma- sapan, densiz ve dayanaktan yoksun dipsiz komplo teorilerinizden bana ne?! Siz böylece hiç bir karşılığı olmayan iddialarınız ve komplo teorilerinizle Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan Türklerine karşı uyguladığı her biri birer insanlık suçu olan cinayetlerini savunarak ÇKP zalimlerinin zulmune ortak olmaya devam ediniz !

Sebebi ne olursa olsun, kabul edilen bu yasa ve ileride uygulanacak olan sonuçları benim için sonuç önemlidir !
Uygurların Tarih sahnesinden silinip gitmesini önlemeye yönelik her eylem ve girişim benim için çok önemli ve çok değerlidir.

Bu yüzden Teşekkürler ABD! diyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisine Doğu Türkistan’daki Çin’in etnik soykırım cinayetleri için her hangi bir yasa önerisi vermek için yasal yetkim yoktur.
Son seçimde TBMM.üyesi olarak bu konuları gündeme taşıyabilmek amacı ile İki defa Milletvekilliği için aday adayı oldum.Ancak, kesin aday listesine kabul edilmedim.
( Bu durumu bazı büyüklerim bana Partilerin Çin’i üzmemek ve ürkütmemek kaygısından dolayı Milletvekili yap ılmadığımı ifade ediyorlar. Elbette bu iddialar kanıtlanmaya muhtaçtır.) Geriye sadece bağımsız Milletvekilliği için aday olmam kalıyor !

Türk Milletinin Çin Kaygısı yoktur değil mi? )

Ama, vatandaş olarak sivil kuruluşlara, yerel belediyelere çağrı yapabilirim.
Şunları yapmak zor mu veya Suç mu?
“Kaşgarlı Mahmut Üniversitesi”
“Yusuf Has Hacip Enstitüsü”
“Kaşgar sokağı”, “Urumçi caddesi”,
“Kumul- Turfan Bulvarı”, “Uygur Parkı”, ” Doğu Türkistan Müzesi” vede benzeri isimler

Türk Milletinin Atayurdunun simge adlarının Türkiye’de yaşatılması da mümkün değil midir ?

DOĞU TÜRKİSTAN İÇİN TÜRKİYE’DE KAYDA GEÇMEK ; Çin’i kendi silahıyla vurmak demektir aslında.

ABD. Senatosunda kabul edilen Uygur İnsan Hakları ve Politikası ” yasası Çin’in Uygur Türklerine yönlek baskı,zulum ve etnik soykırım uygulamaları ile ABD’ başta olmak üzere diasporada yaşayan Uygu,Kazak ve diğer Türk boylarına mensup Doğu Türkistanlıları Çin’in baskı,şantaj ve dayatmalarından koruyor.Bu suçları işleyen ÇKP’li Sorumlular hakkında soruşturma açma ve yaptırım uygulanmasını öngörüyor ve caydırıcı ve karşı tedbirlerin uygulanmasını yasal zorunluluk haline getiriyor,

Kaynak : Sayın yazarın sosyal medya paylaşımı

Etiketler: » » » » » » » » » » » »
Share
592 Kez Görüntülendi.