logo

trugen jacn
13 Temmuz 2015

DEV ÇİN Mİ, DELİRMİŞ ÇİN Mİ?

M.E.Hazret

Mehmet Emin HAZRET

Türkiye’de “Dev Çin” demeye alışan elitler çok. Doğrudur.Çin dünyanın 2. Ekonomisi olup, 3 milyonluk orduya, 450  adet atom bombasına  sahiptir. .Ancak cücelik, korkaklık  ve aşağılık kompleksinden ve psikolojisinden bir türlü hala kurtulabilmiş değildir.Çin polisi’nin 09 Temmuz-2015  gecesi Tayland’ın Bankong hava alanda 109 Uygur mülteci kardeşimizi  teslim aldıktan sonra,tv.ekranlarına yansıyan aşağılık muameleleri ve  onlara  yaptıkları insanlık dışı davranışlar, bunun en açık ve net delili olmaktadır.

Çin devletine bağlı ve onların birer propaganda araçları olan  televizyonlar,gazete ve internet medyası 3 gündür Çin polislerinin,elleri arkalarından kelepçeli,kafalarına siyah çuval geçirilerek numaralanmış mazlum Uygur Kardeşlerimize yaptıklarını birer  “Kahramanlık Destanı” olarak dünya’ya ve kendi kamuoyuna duyurmakta ve bu insanlık dışı  aşağılık davranışlarını   övüp bitirememektedir.Neymiş o kahramanlıklar? Tayland’dan 109 “Uygur terörist”i yakalayıp uçakla Çine getirmiş !

Teslim -6

Şu üstteki fotoğrafta başına çuval geçirilmiş olan Uygur ve onun başına siyah torba,ayağına zincir,eline kelepçe takma cesareti gösterebilen “ sözde Kahraman” Çin polislerinin  görüntüleridir. Resimlerde  Çin polisleri ağzına maske takmıştır.Neden?  Çünkü, “Uygur Terörist”lerden bulaşıcı hastalık bulaşmasın diye ve onlarda  iğrendiği için. Siz sorabilirsiniz; önce bu insanlar sağlık kontrolünden geçirilip, aralarında hasta varsa tıbbi müdahale edilmeli değil mi? Yıkanma özgürlüğü elinden alınan bu insanlar kokuyorsa,banyo yaptırıp uçağa alınırsa daha insani olmaz mıydı? Çin yönetimi, Uygurları insan olarak görmediği için insani muamele yapmak da aklına gelmiyor.

Teslim-3

Başına siyah torba geçirilmiş Uygurları uçaktan indiren Çin polislerinin kibirli pozlarından başka Uygur kadınlarının  başına siyah torba  geçirilmiş hali ile  Çinli kadın polislerce uçaktan indirilen görüntüleri özellikle servis edilmektedir.

83657a0b755b03166f1e_size40_w720_h576

Başına siyah torba geçirilmiş Uygur kadınlarını Çinli kadın polisler uçaktan indiriyorlar.

O masum köylü kadınlarını çocukları önünde tartaklanıp, yemek yapmak,çamaşır yıkamaktan başka bir işi bilmeyen ellerine kelepçe vurarak,başına siyah torba geçirerek,Çin kadın polislerince uçak merdivenlerinden indirdiği görüntüler ,Çinin caydırıcı güce sahip olduğunun mu kanıtıdır? Bumu kahramanlık?

Yaklaşık 2 yıldır,  Tayland  Hapishanelerinde tutulan  bu  mülteci Uygurların trajik durumunu bütün dünya  yakinen biliyor. Tayland yönetiminin uluslar arası hukuk,yasalar ve insani değerleri hiçe sayarak ve çiğneyerek Çin’e teslim ettiği 109 Uygur’un 80 ne yakını kadın,çocuktur. Aralarında Tayland  Hapishanelerinde  doğan  bebekler de bulunmaktadır.

Çin’e teslim edilen ve onların  karanlık cehennemine zorla  itilen bu mülteci Uygur Türkü Kardeşlerimiz, dünyada zulümsüz bir yer,korkusuzca Allah’a ibadet edebilecek bir mekan ve huzurlu bir yaşam arayıp hicret yoluna düşen insanlardır.Onlar,Çinli insan kaçakçıları,Çin polisi,Çin gümrük  Muhafızlarının koordineli ve yakın  iş birliği ile,  konteynerlere doldurularak Vietnam,Tayland,Malezya,Miyammar sahillerindeki ormanlara bırakılmış insanlardır. Doğu Asya ülkelerine dağılan mülteci Uygur ailelerinden son Türkiye’ye gelen 173 kişi ile toplam binden fazla sığınmacı Uygur Türkü, devletimizin şefkatine mazhar olarak Kayseri’ye boş Lojmanlara yerleştirilmiştir.

Bu Kardeşlerimiz Kayseri Büyükşehir belediyemizin   Peygamber Efendimizi bağırlarına basan Nurlu Medine-i Münevvere’nın Ensar ruhunu taşıyan Hamiyetperver Kayserili Kardeşlerimizin himmet ve  yardımları sayesinde  her türlü temel ve insanı ihtiyaçları karşılanmış olarak,  huzurlu, korkusuz,mütevazi  ve  mutlu bir hayata kavuşmuş durumdadırlar.

Çin,Tayland’dan teslim aldığı 109 Uyguru “Terörist ve Terör  suçlusu” ilan etti ve “onlar yakalanarak Çine götürülmeseydi,Türkiye üzerinden Suriye,Irak’a gidip İŞİD saflarına katılacaktı” iddiasını ısrarlı bir şekilde sürdürmekte ve Türkiye Cumhuriyeti devletimizi de onlara insanı yönden yaklaştığı için hayasızca suçlama  densizliğini göstermektedir.  Çin’e göre,teslim edilen bu kardeşlerimiz   “Terörist” ise, neden aynı kaderi,yolu paylaşan ve ayni durumda olan   ve  Tayland’dan gelip Kayseri’ye yerleşen  yüzlerce   Uygur  sığınmacçı arasından bir tek “TERÖRİST”  çıkmadı ?

Nisan –  2015  Tayland Hapishanesindeki Uygurlara ait  görüntüler

Çin’in,Uygurları Suriye ve Irak’taki uluslar arası terör örgütlerine bulaştırma,bu arada Türkiye’ye de leke sürme projesi 2012 yılında hazırlanmış ve aynı yıl de uygulanmaya  başlamıştır. Hoten,Kaşgar,Gulca  ve Aksu Vilayetlerine bağlı bazı ÇKP.Siyası  Danışma Konseyi(Siyasi Kengeş)’e bağlı Camilerde başında sark ,elinde tesbih,sakallı  Çin istihbaratı (EnÇüen Ting’a ) bağlı Çin ajanı komünist imamlar “Esat’a karşı Suriye’de cihat yapmak farzdır.” Tebliği yapmaya başladı. Bu “tebliğ” e paralel olarak,zulüm ve  baskıdan bunalan Uygurları sınırdan güvenlik içinde çıkaracağını iddia eden “bilgili ve yardımsever ” Uygurlar ortaya çıkmaya başladı.Türk vatandaşı Uygurlar arasından Urumçi’ye giderek bu işin içinde yer alan “Tüccarlar” da  bu pravaakasyona şebekesine dahil oldu.  Doğu Türkistan’dan Çin deniz sahil şehirlerine trenlerle, oradan konteynerler ile güney doğu Asya ormanlarına ulaşan Uygurlar memleketlerine “başarılı bir şekilde Hicreti gerçekeleştirdikleri”  müjdesini yakınlarına telefonla anlattılar. Böylece “ Hicret peygamberimizin sünnetidir” Hedis-i Şerifi’ne riayet eden bir  anlayış ile aileler tarlalarını, ev,barklarını ve sahip olrdukları her şeylerini  çok ucuza ve tez elden satarak , eşlerini ve çoluk çocuklarını  de yanlarına alıp kafileler halinde önce Çin’e   oradan da bu paralarını Çinli İnsan Kaçakçı Şebekelerine  vererek Çin’den Güney doğu Asya ülkelerine akın etmeye başladılar.Kimsenin ve uçar kuşların dahi geçmesine izin verilmeyen   Çin sınırından nasıl biz geçirildik? 45 yaşa dolmayan insanlar camiye giriş yasak olan yurdumuzda neden cihat tebliği yapan imamlara kimse bir şey demiyor? diye  de düşünmediler bile. Kalabalıklardan oluşan  kafileler cihat etmek  için değil,  dinlerini ve inançlarını korumak ve daha iyi  yaşayabilmek için  için yeni vatan arayıp çıkıyorlardı.Cihad etmeye  kadınlar ve  çoluk-çocukla gidilmeyeceğini her kes biliyordu. Ancak,kimse bu Çin yönetiminin de dahil olduğu kaçakçılık  organizasyonu ağından kurtulamıyordu.Çin istihbaratı,Çin’in içindeki “Uygur Hicret kafilesi” organizasyonunu bile yabancıların eline teslim etti.Güney doğu Asya ülkelerinde bavul-bavul doların dolaştığı, para  bölüşümünde kanlı  kavgalar olduğu haberleri geliyordu.Görünmeyen ve fark edilmeyen karanlık  eller,bir kısım Uygurları Suriye’deki çeşitli cihatçı gruplara dağıtmayı başardılar.2013’de  güneydoğu  Asya,Türkiye ve Suriye arasındaki trafik hızlanmaya başlamışken,Kendinin nereye,niçin götürüldüğünden haberi olmayan Uygur kardeşlerimizi  bu işten caydırmak için çok çaba gösterildi İstanbul’da. Ancak,göze görünmez eller bu kardeşlerimiz ile Türkiye’de yaşayan Uygurların bir biri ile karşılaşmasını önleyecek tüm engelleri koydular.Suriye’ye gidenler Türk gazetecilere röportaj  vermeye başladıktan sonra ortada gizlilik diye bir şeyde kalmadı zaten.

Kısası,Çin,Uluslar arası iğrenç,aşağılık bir organizasyon ile Uygurları,”uluslar arası terör örgütünün bir parçası” olduğunu kanıtlayacak bir bataklığa sürükledi.Çin istediği sonuca ulaşamadı.Tayland’da 2 sene kadar kalan mağdur Uygurlar,Çin’in  gerçek yüzünü, sinsi tertipleri ile Müslüman Uygur Türklerini uluslar arası topluma mahkum ettirme gibi emellerini deşifre olmasını sağladı ve Komünist Çin’ tüm dünya’ya rezil ve rüsva olmasını temini ettiler.

      Çin, Uygur Türklerine kurduğu tuzağı gerçekleştirmeye muvaffak olamadı. Kendi başarısızlıklarının intikamını,Tayland’dan götürdüğü masum Uygurlardan almaya ve uluslar arası arenada Türkiye’yi karalamaya çalışmaktadır.

Uygur Türkleri  cömert,kahraman,saf karaktere sahip bir  halktır.Şefkat gösterenin karşısında hemen duygulanır,içini döker.Kendi içinde ajan çok olduğundan,yabancıları daha güvenli olarak görürler.Bu yüzden gittiği her yerde kolay harcanırlar.

Uygurlar öncelikle ve ivedilikle  siyasi olgunluğa erişmek zorundadırlar.Vatanını  ve Milletini  sevmek,vatanın ve Milletin çıkarlarını gözetmek ve bu çıkarlara  yararlı olmaktan geçer.Başımızı,iyi insanda,kötü insanda okşayabilir.Türkçe ,Arapça,İngilizce… konuşan,elimize para tutuşturan her kesi Doğu Türkistan’ın hamisi olarak görmemeliyiz.Gerçek dostluk koşulsuzdur.gerçek yardım emir içermez.

Müslüman Uygur Türkleri için  bu dünya’da Allah’tan sonra  gerçek hami ve koruyucu Türkiye Cumhuriyeti devletimiz ile yüreği geniş,şefkati ve merhameti bol  Türk halkıdır.Türk Halkı Uygur Türkü mazlum Kardeşlerini karşılıksız ve Allah rızası için sever ve sevmektedir de.

Türkiye’de Çin korkusu ile yaşayan bazı Doğu Türkistanlı kardeşlerimin durumuna bakarak çok üzülüyorum. İstanbul’da yaşayan Uygurlar arasında bırakın Doğu Türkistan bayrağı asılı bir toplantı yada yemeğe gitmeyi,camide namaz kılarsam ajanlar fotoğrafımı çekerek Çine gönderecekler,oradaki ailem işkence görecek,diye  camiye bile gidemeyenler vardır.Tüm insanlık özgür yaşayabilmek için her şeyi feda ederken,Özgür bir ülkede özgürlükten kaçıp yaşamaktan daha acı verici bir durum var mı insanoğluna? Bazı kardeşlerim,bu korkaklardan nefret ediyorlar.Ben hep söyledim ve söylüyorum; biz kendi gölgesinden bile ürküp yaşayan o kardeşlerimizden değil,Allah özgür ve onurlu yaradan insan oğlunu bu durumlara düşüren rejim ve o rejimi yaradan zalimlere nefret etmemiz lazım.

Uygurlar arasına sokulan Çin ajanları, İsveç, ve Almanya’da fakat o ülke vatandaşları olan Uygurları takip ettiği için, bu ülkelerin istihbarat örgütlerince   çökertildi ve yargıya teslim edildi.En çok Uygur toplumu yaşayan Türkiye’de cirit atan Çin ajanları da bir gün Türk Savcılarının dikkatini çekeceğini ve adalet önünde hesap vereceğine yürekten inanıyoruz.

Cebimizde para varsa,her zaman harcayabileceğimiz gibi,mevcut gücümüzü israf etmeden koruyabilirsek lazım olduğunda yerinde kullanabiliriz.Aziz halkımızın acılarının bitmesine çok  az zaman kaldı. Dev  gibi görünen  delirmiş Çin’in akıl almaz  zulmü en kısa zamanda ebediyen  sona erecektir.

 

 

 

Etiketler: » » » » » » » » » » » »
Share
2278 Kez Görüntülendi.