Tek partili(ÇKP) ve Totaliter yapısıyla dünyada bir benzeri olmayan Çin Komünist Partisi (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi, 16 Ekim 2022 tarihinde Çin’in başkenti Pekin’de başladı. Çin Devlet Başkanı soykırımcı Şi,  kendisi için  hayati öneme sahip kongrenin  yaklaşık 2 saat süren açılış konuşmasında öncelikli  ana tema olarak  “Güvenlik,Doğu Türkistan ve Hang Kong ” vurgusu ön plandaydı. Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan Türkleri  başta olmak üzere Türk ve Müslüman halklara karşı  insanlık ve sistematik soykırım suçu işleyen Çin’in  ÇKP’lı Diktatörü Xi, konuşmasında   50 kez Güvenlik  vurgusu yaptı. ÇKP Lideri Xi ve diğer ÇKP’lı Komünist Liderlerin konuşma ve demeçleri  ÇKP İşgalindeki  Doğu Türkistan’daki  baskıların  daha da artacağı endişesi yarattı. artacağı endişelerini artırdı.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Çin’in başkenti Pekin’de Çin Komünist Partisi, 20. Ulusal Kongresi başladı. Kongrede, soykırımcı Şi Cinping, ülke genelindeki COVID-19 ile mücadele ve Hong Kong demokrasi savunucularının protestolarını bastırma konusunda kararlılık vurgusu yaptı. Tayvan’ın yeniden Çin topraklarına katılacağı yönündeki sözlerini kongreye katılan 2 bin 300 delegenin tamamı alkışladı. Kendisi için hayati önem taşıyan ÇKP’nin 20. Ulusal Kongresi’ni yoğun bir şekilde “güvenlik” odaklı ve yenilenen askeri güç mekanizmasının daha da güçlendirileceğine dair açıklamalarla başlatan Şi Cinping, iktidarını korumaya çalıştı.

2017’deki seçimlerde kazanır kazanmaz Komünist Parti tüzüğünde değişiklik yapan 69 yaşındaki Şi Cinping, bu sayede “üçüncü” kez seçilmek ve döbem sınırlaması olmadan iktidarını uzatmak istiyor. Şi Cinping, Mao Zedong’tan bu yana Çin’in en güçlü hükümdarı olması bekleniyor.

DOĞU TÜRKİSTAN’DA BASKI, ASİMİLASYON VE SOYKIRIM ARTACAK MI?

Konuşmasını 2017’deki son kongreye kıyasla yarı yarıya kısa tutarak iki saat konuşan Şi Cinping, 50’den fazla kez “güvenlik” vurgusu yaptı. Şi “Yurtiçinde ve yurtdışında; askeriyede, ekonomide ve tüm alanlarda güvenlik güçlendirilmelidirUluslararası Konjonktür de, özellikle dış tehlike, sınırlama, abluka ve baskının arttığı hızlı değişikliklerle karşı karşıya kaldık. Ulusal çıkarlarımızı ve iç politikamızı öncelik haline getirmeye devam ettik. Stratejik odaklanmayı sürdüreceğiz, mücadele ruhunu ileriye taşıyacağız. Çin ve ÇKP’nin onurunu ve temel çıkarlarını her şeyden üstün tutacağız” diyerek Çin’in kuruluşunun 100’üncü yılının kutlanacağı 2049’a kadar “kararlı mücadeleyi” sürdürmek olduğunu vurguladı.

Parti liderliğin her konuda desteklenmesi ve güçlendirmesi gerekiyor. Temel siyasi güvenliği, temel ekonomik güvenliği, askeri, teknolojik, kültürel ve sosyal güvenliği en üst safhada güvence altına almalıyız” diyen Çin lideri Şi Cinping, Çin’in küresel gelişmelerin merkezinde yer alması gerektiğini ifade etti. Çin’in askeri, ekonomik ve kültürel liderlik için uluslararası sistemdeki hızlı değişimler hazırlıklı olması ve “sert rüzgarlarla tehlikeli fırtınalara” dayanması gerektiğinin altını çizen Şi Cinping ayrıca, Çin Kurtuluş Ordusu’nun dünya standartlarında bir ordu olarak “stratejik caydırıcılığını” artırması gerektiğini sözlerine ekledi.

Doğu Türkistan - Kırım Haber Ajansı - QHA

DOĞU TÜRKİSTAN’DA BASKI, ASİMİLASYON VE SOYKIRIMIN ŞİDDETİ ARTACAK MI?

Uygur Türkleri başta olmak üzere Türk ve Müslüman azınlığa karşı sistematik soykırım suçu işleyen Çin’in totaliter liderinin demeçleri, Doğu Türkistan’daki baskıların artacağı endişelerini artırdı.

Çin Halk Cumhuriyeti hükumetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da topyekûn bir halk, asimilasyon ve soykırıma uğradı, uğruyor. Milli, dini, siyasi ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler bu baskının kurbanı olmaktadır. Doğu Türkistan’da soykırıma varan ağır insan hakları ihlalleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Çin Komünist Partisi idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında milyonlarca insanı yasa dışı bir şekilde alıkoyuyor. Çin hükumeti, toplama kamplarında ve ceza kamplarında insanlık dışı şartlarda tutulan Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri dünya kamuoyundan gizliyor.

ÇİN’İN  DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ CEZA KAMPLARINDA NELER YAŞANIYOR?

Doğu Türkistan’da Uygur ve diğer Türk halklarından milyonlarca kişi suçsuz yere toplama kamplarına alınmaktadır. Halen bu baskı tüm şiddetiyle devam etmektedir. Tanıkların ifadelerine göre tutuklulara işkence ediliyor. Sağlıksız şartlarda ellerinde kelepçe, ayaklarında zincirle yaşıyor. Kampta tutulanlara ne olduğu belirsiz ilaçlar ve iğneler veriliyor. Tırnak çekme, kamçı, elektrik gibi işkencelere maruz kalıyor. Kadınlar toplu tecavüze uğruyorlar.

Milyonlarca genç Doğu Türkistan’daki çalışma kamplarında veya Çin’deki fabrikalarda zorunlu köle işçi olarak çalıştırılıyor. Birçoğu toplama ve çalışma kamplarına gönderildikten sonra geride kalanlar da siyasi propaganda ezberlemeye, kamu hizmeti adıyla ücretsiz çalışmaya zorlanıyorlar. Kadınlar kısırlaştırılıyor, hamilelere zorla kürtaj yaptırılıyor. Genç kadınlar Çinlilerle evliliğe mecbur ediliyor. Ailelerinden koparılan 1 milyona yakın çocuk, çocuk toplama kamplarında asimile ediliyor. Çince konuşmaya Çince yaşamaya, Çinliler gibi beslenmeye zorlanıyor.

Milli ve dini kültür mirasları yok ediliyor. Uygur tarihi ve kültürüyle ilgili kitaplar yakılıyor. Türk- İslam mimarileri ve tarihi şahsiyetlerin türbeleri, heykelleri yok ediliyor. İnanç özgürlüğü hiçe sayılıyor. Camiler yıkılıyor. Kur’anlar yakılıyor. Namaz kılmak, oruç tutmak kampa alınma nedeni olarak gösteriliyor. Türkiye başta olmak üzere yurtdışı ülkelerinde okumuş, seyahat etmiş olmak ya da sadece bunları yapan birinin akrabası olmak bile toplama kampına alınma veya hapse atılma nedeni olabiliyor.

“Kardeş aile” projesi adı altında her aileyle ilgilenecek Çinli memur atandı. Bu “kardeşler” aile mahremiyetini çiğneyerek Uygurların evlerinde konaklıyor, aile üyelerinin rejime bağlığını denetliyorlar.