Çinli işgalcilerin Doğu Türkistan’da işledikleri İnsanlık suçları ile etnik soykırım cinayetlerine karşı uluslararası toplumda günden güne artan tepkilerini  gizlemek  ve  yurt dışında yürütülen Doğu Türkistan davasını boşa ve yoka çıkarmak için için  her hile/mekir ve sahtekarlık ve aşağılık tertiplere baş vurmaktan çekinmiyor. Çin işgal yönetimi bu  aşağılık uygulamalarından birini daha  uygulamaya  koymuş   bulunuyor.

Komünist Çin’in güdümlü medyasına  göre, 31 Ağustos- 03  Eylül 2023 tarihleri arasında  Pekin’de  “11. Gurbetçi Geri Dönüş Konferansı” düzenledi. Konferansın açılış törenine Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Çin’in üst düzey liderlerinin katıldığı ve konuşma yaptığı bildirildi. Toplantıya, Türkiye’den kendisini “Uygur Girişimciler Derneği” başkanı olarak adlandıran Sabir Boghda, ve  kendisini “Antalya Çinli Gurbetçiler /Muhacirler Birliği” başkanı olarak adlandıran Mahinur Abdullah ve  İzmir Çinli Muhacirler Derneği başkanı olduğunu öne süren  etnik Müslüman Çinli olduğu ileri sürülen  Wang Xinhua’nın da aralarında bulunduğu 3 kişi katıldı. Ayrıca, dünyanın   100’e yakın ülkesinden yaklaşık 600 gurbetçi katıldığı   bilgisi yer aldı.

Çin işgal yönetiminin son  sahtekarlığı ise Türkiye başta yurt dışında yaşayan Doğu Türkistanlılardan devşirdikleri  bazı işbirlikçi Uygurları  Pekin’de  Sözde “Çinli Göçmen/Muhacirler Buluşması” adı altında düzenledikleri toplantı olmuştur. Bu konferansa katılan   Uygurlara karşı yıllardır  aile ve evlerinden koparılan,  ziyaretleri engellenen ve telefonla görüşmeleri dahi yasaklanan, ailesi ve yakınları yıllardır   cezaevlerine ve kamplarda  tutulan  Türkiye ve diğer ülkelerdeki Uygurlar arasında büyük tepki ve eleştirilere  neden oldu. Türkiye’den de  2 kişinin  Sözde Şinjang Muhacirlerinin Temsilcisi olarak Pekin’deki bu “11. Geri Dönen Gurbetçiler” toplantısına katıldıkları belirtiliyor.

Özgür Asya Radyosu Ankara temsilcisi ÇKP’nin bu toplantısına katılan kişilere  bu Toplantıya  niçin katıldıklarını  amaçlarının nu olduklarını  Uygurların Çin hükümetinin karanlık ve zalim  yönetimi altında ölüm kalım mücadelesi verdiği günümüzde, Çin hükümetinin çağrısıyla düzenlenen böyle bir toplantıya bazı “göçmen Uygurların” katılması yurtdışındaki Uygur toplumundan ciddi eleştiriler yapıldığını bu eleştiri ve tepkileri ne  hakkında ne düşündüklerini sordu :

Mahinur Abdullah Sözde  “Antalya Çinli Gurbetçiler/Muhacirler Derneği başkanı :  Sizi benim telefonumu nereden aldınız ?  Evet o toplantıya katıldım. Yeni döndüm.  Şimdi misafirlerim var, sonra konuşabilir miyiz? ” sözleri ile telefonu kapattı. Sonra  arayacağını söylemesine rağmen aramadığı gibi mesajlarına da cevap vermediğini  bildirdi.

Doğu Türkistanlı Kamp Mağdurları  Konferansa atılan  Uygurlara Sert Tepki Gösterdi

Av. Cevlan Şirmehmet “Ailem nerede?”  Hareketin organizatörü : Benim Annem 6 yıldırn Çin toplama kamplarında Babam vefat etti haftalar sonra haber alabildim.  Çin’in  bu iki sözde  Uygur’u diaspora toplantısına davet etmesini  ben İşgalci Çin’in “bir tür siyasi taktiği” olduğunu düşünüyorum. Bunlara yapılan toplantı daveti değil,  Çin’in sahte ve yalan  propagandasının bir parçası olduğunu düşünüyorum.  Çin’in bu Sözde Muhacirler Toplantısı ile ilgili  Medyadaki haberleri okudum. Uzun yıllardır Çin’in Uygurlara karşı işlediği soykırımın ve insanlığa karşı işlediği suçların tüm dünyanın kamuoyuna açıklandığı, dünyanın tepki gösterdiği bir dönemde, yurt dışında eğitim gördükten sonra yurda dönen Uygur  tutuklanarak katlediliyor.  Bu sözde  Uygurların  Çin’in daveti üzerine  bu toplantıya gitmeleri tamamen  Çin’in  soykırım cinayetlerini gizlemek amacı ile yaptığı bu  yalan propaganda politikasına alet olmaktır.

Medine  Nazimi (6 Yıldır  Çin Nazi Kamplarında  tutuklu   Mevluda Hilal’in ablası ) .  Çinli işgalciler Türk Vatandayı kız kardışımı küçük yavrusundan ayırarak Kampa atalı 6 yıl oldu.Ben onun ve diğer Uygur Kardeşlerimin için mücadele ediyorum diğer Arkadaşlarımla. Bu  sözde iki Uygur’un Çin’in toplama kamplarında esir tuttuğu Uygur  kardeşlerinin sesi olmak yerine Çin’e gitmelerini ve Çin propagandasına alet olmalarını   şiddetle kınıyorum .

Çin’in Doğu Türkistan’da Türklere Karşı İşlediği İnsanlık Suçları 

1. Çin işgal yönetimi “Aşırılık ve Terörcülere Savaş ” bahanesi ile  2017’den bu yana 1-3  milyon arasında Uygur,Kazak ve diğer Türkleri Çin tipi toplama kamplarına ve Çin zindanlarına hapsetti
2. 2017’den beri 7 yıldır Do4ğu  Türkistan’ı dünyadan soyutlamış ve izole etmiş bulunuyor.
3. Karşılıklı ziyaret,telefonla iletişim dahi engelleniyor. Doğu Türkistan fani dünyanın Cehennemi durumuna  dönüştürülmüştür.
4. Uygur dilini, eğitimini ve kültürünü, ayrıca dini  eğitimi ve inanç özgürlüğünü yasakladı.
5. Genç Uygurları küresel Şirketlere mal üreten Çinli Şirketlerde Köle/İşçi olarak zorla çalıştırıyor.
6.  Çinli işgalciler  sadece Doğu Türkistan’da yaşayanlarla yetinmeyip yurt dışında yaşayan Uygurlara sınır ötesi baskı ve zulüm yapıyor
7. Yurt dışında yaşayan Uygurlara ülkelerindeki aileleri üzerinden Şantaj ve tehditle kendilerine casusluk kalmaya zorluyor.
8. Toplama Kamplarındaki Uygur Hanım kızlarına sistematik işkence, cinsel taciz ve  saldırılar yapıyor
9. Türk ırkının kesilmesi/zamanla yok edilmesi  için  genç kızlar zorla  kısırlaştırılıyor ve zorla kürtajla çocukları katlediliyor.
10. BM.İnsan Hakları Yüksek Konseyi ile Batılı  10 Ülke ülkeler ve uluslararası insan hakları örgütleri Çin’in Doğu Türkistan insan hakları ihlallerinin İnsanlık Suçu-Etnik Soykırım” olduğunu açıklamıştır.