Son Dakika
(I.BÖLÜM)
Doç.Dr.İlham TOHTI
Kaynak : uyghurnet Uygurca:
Aktaran ve düzenleyen : Hamit Göktürk(hgokturk50@gmail.com)
Pekin Merkezi Milletler Üniversitesi öğretim Üyesi,UYGURBİZ haber ve düşünce portalının yöneticisi,Uygur Demokrasi ve Hukuk Hareketi Lideri Doç.Dr. İlham Tohtı Pekin’de 09 Aralık 2013’de gözaltına alındı ve 15 Aralık’a kadar bir hafta süre ile tutuklu kaldı. Çin yönetimi tutuklanmasına sebep olarak Nobel barış ödülü sahibi Çinli muhalif yazar Liyu Şiyav Bo ile olan yakın dostluğu İLE 03 Aralık 2010’da Pekin’de verdiği “ Xinjiang’daki Milliyetler Politikasi ” konulu liksiye’yi ( Konferansı) ileri sürdü. Dr.Tohtı serbest kaldıktan sonra yaptığı açıklamada,kendisinin tutuklanmasına 03 Aralık’ta verdiği konferansın sebep olarak gösterildiğini ifade etti. Ayrıca, aylardan beri Pekin’deki Devlet Güvenliğini Korumakla görevli kişilerce sürekli olarak “Çay İçme ve sahbet etme davetine ” zorlandığını belirtti. “Devlet Güvenliğini Korumakla Görevli” memurların kendisine 3 Aralık’ta Pekin’de verdiği ,Çinli, Uygur ve diğer Çin’de yaşayan çeşitli milletlere mensup aydınların de ilgi ile takip ettiği konferansta “Uygur Özerk Bölgesi’nde yürütülen milliyetler politikası ve bölgede yaşayan Uygur ve Çinliler arasındaki gerçek ve fiili durum hakkındaki” sözlerinin Hassas(sezgür) tema ve amaçla söylendiğini ileri sürerek “Çay içmek- Sohbet etmek” bahanesi ile bir gece alıkonulduğunu de bildirdi. Dr.Tohtı kendisinin yıllardır, bu konular üzerinde araştırmalar yaptığını söyledi ve geçen yıl 10 Aralık insan hakları gününde Uygurların günümüzdeki gercek durumu hakkında açıklamalar yaparak bilgi verdiği için tehdit ve tecizlere maruz kaldığını de ifade etti.
“ Xinjiang’daki Milli Siyaset,Uygurlar ile Çinliler Hangi şartlarda Birlikte Yaşayabilirler ?”
Dr.Tohti bu konferansta Çin yönetiminin Uygurlara karşı yürüttüğü Milliyetler Politikasını eleştirmiştir.
Dr Tohtı konuşmasında 1955’te kurulan “XİNJİANG Uygur Otonom Bölgesi” yönetiminden beri “Milli Özerklik” politikasının yürütülmesinde ortaya çıkan Milli Meseleler ve de bölgenin gerçek sakinleri olan yerli Milletlerin itiraz ve karşıtlığına sebep olan nedenler hakkında özellikle durmuştur. Dr.Tohtı’nın bu konferans’ta şu önemli hususlara dikkatı çekmiştir ;
2010 yılı “ Uygur Özerk Bölge yönetiminin kuruluşunun 55.yıl dönümüdür.ÇKP. 1949’da Çin’de iktidarı ele aldıktan sonra , Xinjiang olarak adlandırılan bu topraklar Eyalet dereceli özel İdari bölge statüsüne yükseltildi. Çin hükümeti merkezi Çin’de yaşayan etnik Çinli halkı kitlesel şekilde bu bölgeye göç ettirdi ve göçmen olarak bu bölgede sürekli yerleşmelerini sağladı. Sonuçta tamamı etnik Çin milletinden oluşan göçmenlerin yerleştirilmesi ile bölgede yaşayanların etnik ve nüfus oranında yerli halkların aleyhine bir yeni demografik değişim meydana geldi.2009 yılı sonu itibariyle, bölgede yaşayan etnik Çinlilerin 1949’da % 4,5 olan oranı % 39’e çıktı.Uygurların oranı ise,%80’den %47’e düşürüldü. Bu ise Milli Sınırlara Sahip Yüksek Otonom haklara sahip olduğu ilan edilen bölgede Uygurlar ve Çinlilerden ibaret iki büyük ve esas milletin temelini şekillendirdi. Uygurlar ve Çinliler olarak,bu iki milletin tarihi,kültür ve medeniyeti,dili,dini,felsefi ve siyasi düşüncesi Vd.bütün etnik ve insanı özellikleri bir birinden tamamen farklı idi.Milli özellikleri de en açık şekilde tamamen bir birlerine zit idi. Bu gibi açık ve farklı zit görüşler “ UYGUR Özerk Bölge”sinde mevcut özel kültür ve medeniyet muhitinin şekillenmesini ortala çıkardı. Uygur bölgesi “Çin(Cunggu) imperatorluğuna dahil ettirildikten beri,bölgede yaşayan Milletlere karşı belirlenen ve icra edilen temel politika,merkezi Çin hükümeti ile “Bölgesel Mahalli Yönetim” arasında temel mesele olarak önemini koruyageldi. Çünkü,bölgede icra edilen her türlü politika,idari,siyasi,ekonomik ,eğitim öğretim ve bölgeden elde edilen kaynakların bölüşümü Ve diğer bütün yönetim ile ilgili hususlar her zaman milli siyaset ile ilgili olmuştur.Bu görüş ise, yıllardan beri Xinjiang Meselesinin Araştırılması ile uğraşanların ortak görüşü olarak ortaya çıkmış gerçek durumdur. Fakat,Çin hukuk’un Merkezileştirildiği bir devlet olması nedeniyle,milli meselelerde, demokrasi ve milli özellikleri hiçbir zaman dikkate almamışlardır. Devlet yönetimi içinde “ Ejderha’nın Evlatları(Ejderha Çin milletinin Milli totemi” ve “Yenhuang = imparator Ecdatlarımızın Namağlup ve kahraman evlatları” gibi teoriler güçlendirilmiştir. Çin diline,icraatta devlet dili olarak bakılmıştır. Ateizm ideolojisi teşvik edilerek, bölgede yaşayan diğer milletlerin geleneksel inançları ve görüşleri dışlanmıştır. Xinjiang’da temel mesele Uygurlar başta olmak üzere bölgenin etnik yerli halkı ile bölgede yaşayan Çinlilerin bir birlerinden tamamen farklı düşünce,felsefi inanç ve teorilere sahip olmalarıdır. Bölgede işbaşına gelmiş ve geçmiş bütün Özerk yönetimler 55 yıldan beri sürekli olarak “Milli Özerklik” düzenini pratikte gercekleştireceklerini ve “İyileştireceklerini” tekrarladılar. Bir çok Xinjiang Uzmanları de 50 kusur yıldan beri meselenin çözüme kavuşturulması için hazırladıkları çeşitli görüş ve önerilerini Özerk Eyalet yöneticilerine sundular.Fakat,bütün bunlara reğmen,bölgedeki Milli Meseleler bugüne kadar çözüme kavuşturulamamıştır.
XUÖB.’deki en üst karar verici merci(Hakimi Mutlak) ÇKP başta merkezi hükümete direkt bağlı devlet yöneticileridir. Bu yöneticilerin mutlak ekseriyeti etnik Çinlilerden oluşmaktadır.Bu durum ise,Xinjiang Hükümetinin değişmez demirbaş düzenidir.Hiç bir şahıs veya STK. Vb.kurum ve kuruluşların bu düzene aykırı davranmasına kesin olarak izin yoktur. Geçmişte de durum aynı idi. Şimdi de aynen sürdürülmektetir. Belki de yakın gelecekte de böyle devam etmesi mühtemeldir. Bölge Yönetiminde basın yayın bütün medya ve tüm haberleşme ve iletişim kaynakları ve bütün yönetim ve Sivil Toplum kurum ve kuruluşlarının en yüksek yetkilileri ve başkanları hemen hepsi etnik Çinlilerden oluşmaktadır. Bütün bu kurum,kuruluş ve yönetim organlarınının tamamı parti ve Hükümetin öncülüğü ve girişimi ile kurulmuş ve yine Parti ve hükümetin himayesinde varlığını sürdürmektedirler.60 yıldan beri “Milli Sınırılara Sahip Yüksek Otonom Bölge” yönetiminin iki başkanından başka diğer bütün başkanları Uygur olup, Merkezi Çin hükümetice tayin edilmiştir.Bu Özerk bölge başkanlarının tamamı uzun yıllar Pekin’de gözetim altında ve eğitimden geçirilerek“Sadakatleri”nin yüksek olduğuna hükmedilmiş kişilerdir. Etnik Çinlilerden Tayin edilen Özerk Bölge KP.genel Sekreteri bölgesel hükümetin gerçek hukuk ve selahiyetini tamamen eline geçirmiş durumdadır.
Dr.İlham Tohtı 5 Temmuz 2009 olaylarından sonra oluşturulan yeni Bölgesel yönetim hakkındaki görüşlerini şu şekilde açıkladı ;
5 Temmuz 2009 Urumçı olaylarından sonra Merkezi hükümet Xinjiang’a çok kalabalık bir Araştırmacılar Ordusunu yolladı. Hükümete bağlı bütün kitle iletişim araçları radyolar,gazeteler,yazılı basın yayın organları bu konuda bir birleri ile yarışırcasına haberler –yorumlar yayınladılar.Bazı kişiler de bu ilgi ve alakaya bakarak Pekin’in Xinjiang politikasında bazı değişmeler ve iyileştirmeler yapabileceğine inanmaya başladılar.Ancak,ben bu görüşe katılmadım ve olaylara da bunların açısından bakmadım. Bana göre günümüzde Özerk bölgede olan değişimler “Vang Taraftaraları” ile “Reform Yanlıları” arasındaki güç gösterisinden başka Etnik Çinlilerin iktidar organlarında hiçbir iyileşme olmamıştır. Merkezi Hükümetin “Etnik Çinlilerin Gücü”nü kullanarak bölgeyi tek başına yönetmek ve bu yolla hükümran olmak ideolojisi hiç değişmemiştir. Pekin, kesintisiz bir şekilde Bingtuen’i(Xinjiang’daki eski ve emekli askerlerden kurulu Sözde Üretim ve İnşaat Ordusunu) takviye etmekte ve güçlendirmektedir. “ Bölerek,bir parçayı onlara vermek”usulünü kullanmakta,yerli halka yardım etmek ve bölgeyi kalkındırmak sloganlarını kullanarak yerli halkın topraklarını ve arazilerini Bingtuen’e “Taksim” ederek vermektedir. ”Çift Dilli eğitim “adı ile planlı ve sistemli bir şekilde bütün imkanlarını ve gücünü kullanarak Çin dili ile eğitimi yaygınlaştırmakta ve Çin dili eğitimini temel eğitim politikası haline getirmektedir. Merkezi Hükümet yüksek öğrenim mezunu olup, yıllardan beri işsiz olan Uygur gençlerini işe yerleştireceğini ilan etmiştir. Xinjiang’in Kalkınması ve refahına yardım adı altından bölge halkından alınan vergilerin bir kısmını bölgenin yerli halkının hayatının iyileştirilmesi için kullanacağını vaat etmiş olsa da ,bütün bu vaatler ve sözler,bu büyük planın içindeki sadece bir damla sudur. Çünkü bütün bu vaat ve sözlerin ve gelişmelerin tamamı bölgedeki etnik Çinliler ve ülkeye merkezi Çin’den kitlesel olarak göç ettirilip yerleştirilen Çin göçmenlerin manfaatı içindir. Bölge KP.genel sekreterleri ve değişik konumdaki yüksek idareciler bu “Bölgesel Kalkınma Plan”larının kurucuları ve uygulayıcılarıdır. Böyle olduğu için gelecekte bölgedeki ekonomik seviyeyi gösterecek rakamlar, yine özerk bölgede hükümran olan ve tek başına bölgeyi yöneten Çin milletinin çıkarlarını temel alacaktır.
Dr.Tohtı konferansında UYGUR Özerk Bölgesi olarak adlandırılan bu topraklarda yaşamakta olan iki temel millet olan Uygurlar ile göçmen etnik Çinlilerin bölgedeki siyasi, sosyal, kültür ve medeniyet,iktisat,eğitim vb.sahalarda aldığı roller ve bu iki millet arasında bu sahalarda ortaya çıkan problem ve sürtüşmeler hakkında ayrıntılı bilgiler verdi. Dr.Tohtı kendisinin yıllardır, bu temel meseleler üzerinde araştırmalar yaptığını belirtti. Geçen yıl 10 Aralık/ 2013 insan hakları gününde Uygurların günümüzdeki fiili durumu hakkında açıklamalar yaparak bilgi verdiği için tehdit ve tecizlere maruz kaldığını de ifade etti.
Etiketler: Genel » İlham TohtiBENZER HABERLER