İŞGALCİ ÇİN,GULCA KENTİ’NDEKİ TARİHİ BİR CAMİ’Yİ KONSER VE OYUN SALONU YAPTI

Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar ve açık hava

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

ÇKP yönetiminin işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Türklerin dini, kültürel ve etnik değerlerine yönelik soykırımları artarak sürüyor. İslam dininin temel hükükmlerinden olan Namaz,Oruç,Hac ibadetini yasaklayan Camileri ise ibadete kapatan Çin,Müslüman Türklerin kutsal ibadet mekanı olan Camileri bu kez konser ve oyun salonununa dönüştürüyor.

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi ve ayakta duran insanlar

Sosyal medya’da ” Özbekistan’da Doğmayan Özbekler = O‘zbekistonda tug‘ilmagan O‘zbeklar ” adlı bir gurubun paylaşımı ile yine Doğu Türkistan’in Gulca şehrinden bir başka ülke üzerinden iletilen bilgilere göre ÇKP İşgal yönetimi aşağılık bir Çin faşizmi temelli bir uygulama başlatmış bulunuyor.Geçtiğimiz hafta içerisinde Kazakistan sınırındaki Gulca kentinin Takaçılık( Nalcılar) semti yakınlarındaki Özbek Mescidi olarak anılar bir Cami’yi Oyun ve konser salonuna dönüştürdüğü burada Uygur öğrenci ve gençlerine ateist komünist kızıl şarkılar ezberlettikleri ve oyun öğrettikleri bildirildi. Çinli işgalcıların bu Doğu Türkistan’da yaşayan Müslümanlara yönelik bu aşağılık ve alçak uygulamayı Gulca kentinden başlatması manidar bulunuyor.Çünkü, Gulca şehri 12 Kasım 1944’de kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyetine başkent olmuş ve Doğu Türkistan siyasi tarihinde de önemli bir yere sahiptir. Ayrıca, 12 Kasım tarihi 1933’de Kaşgar Merkezli Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin ilanının 86. ve 1944’de Gulca’da kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyetinin 75.yıl dönümüdür.

Marhaba Tursun'un Profil Fotoğrafı, Görüntünün olası içeriği: 3 kişi, ayakta duran insanlar

Merhaba Tursun : Çin’in bu Aşağılık Hakareti Aynı Zamanda İslam Dünyasına Yapılmıştır.

Norveç’te yaşayan ve Kendisi de Gulcalı olan Doğu Türkistanlı Uygur Türkü aydın ve aktivist Merhaba Tursun Çinli işgalcıların bu son insanlık dışı cinayet uygulamasını şöyle değerlendirdi ; ” Ben bu Özbek Mescidi’nin(Cami’inin) yanındaki dedelerimizden bize intikal eden evimizde dünyaya geldim ve büyüdüm. Dedem bu Cami’nin banilerinden birisi idi. Caminin yapılış tarihi en az 100 yıl öncesine dayanır.Babam da namazını hep bu cami’de kılardı.Ben ilk ezanı bu Camide duydum. Çocukluğumun en güzel anıları ve manevi hayallarım bu Mahalle’de bu Cami’nin civarında geçmiştir. Çinli işgalcıların bu mübarek camimizi ateist Çince Kızıl Şarkıların söylendiği ve Çince oyunların öğretildiği bir mekana dönüştürmesinden son derece üzüntü duydum ve kahroldum. İşgalci Çin’in soykırımı artık Kutsal dinimizle alay ve yüce dinimize hakaret alçaklığına kadar dibe vurmuştur.

Çin İşgal yönetimi şimdiye kadar Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Türklerin kanı ve canına kast ederken, Türk İslam Alemi bu Cinayetlere maalesef kayıtsız kaldı. Şimdi ise,Müslümanların ortak paydamız İslama ve onun emirlerinin yerine getirildiği kutsal Cami ve Mescitlerini yıkarak yok etmekte, yıkmadıklarını ise böylesi yerlere dönüştürüyor. Allah’ın evi olan Cami ve Mescitlerimize sahip çıkmak tüm din Kardeşlerimiz için dini bir vecibedir.Ayrıca, bu hakaret sadece Doğu Türkistan Türklerine değil, tüm İslam Alemine ve tüm dünya Müslümanlara karşı yapılmıştır. Ateist ve Komünist Çin’in bu hakaret ve cinayetlerine dur denilmeli ve tepki gösterilmelidir. Müslümanlar olarak dinimize ve Doğu Türkistan’daki bu kutsal mekanlara sahip çıkmalıyız.Müslüman olmamızın gereğini yerine getirmeliyiz.”şeklinde konuştu.