Mir Kamil KAŞGARLI

Daha önce Doğu Türkistan’da toplama kampların varlığını inkâr eden, ama koordinatları ve uydu görüntüleri ile birlikte en az 130 kampın yerleri dünyaya ifşa olduktan sonra varlığını kabul etmek zorunda kalan Çin komünist yönetimi, Uluslararası İnsan hakları kuruluşlarının temsilcileri başta olmak üzere 11 ülke diplomatlarının ve temsilcilerinin kampları ziyaret etme taleplerini açık bir şekilde ret etmişti.

Hatta BM nin de toplama kamplarını gözden geçirme talebi ‘‘Çin yasalarına uyması (yanı Çin’in önceden tertiplediği yerlerin dışına çıkmamak) şartı ile izin verileceği’’ açıklamasıyla bir nevi ret edilmişti. Çünkü serbest ziyarete izin verirlerse, BM delegesinin ellerindeki koordinatları baz alarak gezmesi ve böylece dünya kamuoyundan gizlemekte olduğu ve yerel halk tarafından 1. (拘留所 jūliú suǒ) ‘‘Tutuklama Merkezi’’, 2. (看守所 kānshǒusuǒ) ‘’Toplama merkezi’’ olarak da bilenen, en Çok insanlar tutuklu bulunan 2 çeşit işkence kamplarının ifşa olmasından korkmaktaydı.

Yayınlanan BM raporları, Uluslararası İnsan hakları kuruluşlarının bağımsız araştırma sonuçları, binlerce şahit ve milyonlarca mağdurların varlığı bir bir ortaya çıkmasıyla birlikte, dünya çapında artan tepkiler dolaysıyla ciddi telaşa düşen Çin, işkence kamplarından 500 binden Fazla Doğu Türkistanlıları 2 ay süren kısa zaman zarfında Çin’in iç bölgelerindeki benzer merkezlere taşıyarak kamuflaj etmeyi başardı. Şu an Çin’in iç bölgelerindeki benzer merkezlere taşınan ve dağıtılan Doğu Türkistanlıların yerleri bilinmemektedir.

Çin, kendini aklamak için başlattığı bu girişimlerinin ikinci süreci olarak Kampların 3. Çeşidi olan ve (教育转化培训中心 Jiàoyù zhuǎnhuà péixùn zhōngxīn) ‘‘Meslek edindirme Eğitim Kampı’’ adı verilen kamplarından bazılarını ise, dış basının ziyareti için makyajlama ve kurgulama hazırlıklarını tamamladıktan sonra, sadece Türk ve İslam dünyasındaki ‘‘bilgi sahibi olmadan karar sahibi olma’’ beyinsizliğine daha yatkın basın mensuplarından seçerek, Doğu Türkistan’daki önceden kurgulanmış Tiyatro sahnesini aratmayan kamp ve hatta evleri ziyaret etmeye davet etti. Bu kapsamda aralarında Türkiye, Mısır, Afganistan, Pakistan, Bangladeş ve Sri Lanka’dan muhabirlerin bulunduğu yabancı gazetecilere tiyatro kamplarını gezdirdi.

Çin devlet medyasının organize ettiği geziye katılan ve Çin’in kendini aklama propagandasına alet etmek için seçtiği yabancı gazeteciler de iyice kurgulanmış 3-5 kamp, ev ve hatta düğünleri gördükten sonra ‘‘Çin acaba bizi kendi zulümlerini göstermek için mi davet etti? Yoksa gizlemek ve propaganda yaptırmak için mi?’’ diye düşünemeyecek kadar beyinsizliğini kanıtlar mahiyetinde, ‘‘vay efendim, Ön yargılarımız yıkıldı ve ne kadar hata yaptıklarımızı gördük, Batı medyası bizi aldatmış’’ tarzında saçma açıklamalarını yayınlayarak hemen Çin’in şakşakçılığına kolayca soyundular.

Gazetecilik gizlenen gerçekleri ortaya çıkarmak ve hakkın sesi olmak gibi vizyonları ile kutsal bir maslektir. Ama maalesef kendilerini Çin’in pisliğini temizleyen kagıt mendil gibi nasıl 4 kuruşa kullandırdıklarının bile farkında olmayan bu beyin özürlüsü, işinin ehli olmayan sözde gazetecilerden masrafları Çin tarafından karşılandığı o 5 yıldızlık otellerin dışına çıkarak, arka sokakları gezmesini, şerifine verelen ve bilmem hangi böcek, domuz, köpek, kedi ve fareler kaynatılan kazanlarda hazırlanmış şatafatlı sofralardan gizlice kalkıp, izin verilmeyen köy ve başka kampları gezerek gerçekleri ortaya çıkarma vizyonunu ve cesaretini bekleyemezdik elbette.

Çünkü Uygurlarda bir ata sözü vardır; ”Yolculuğun kargalar ile olursa, yiyeceğin de bok olur”.

Maalesef Türkiye’ye dönen na-ehil gazetecilerin yoldaşları olan Çin’in, helva göstererek, yedirdiği boku nasıl kakaladığına ve Türkiye’de tam Çinin istediği gibi bilgi kirliliği yaratarak, ortamımızı nasıl kokutmaya başladığına şahit olduk.

Çin’in daveti ile giderek, koyun gibi nereye götürürlerse, orada atladıktan sonra ön yargıları yıkılan beyinsizlerden ‘’siz acaba hangi beklenti içinde gitmiştiniz? Tarihte hangi ülke yabancı basın mensuplarını davet ederek, üstelik bütün masraflarını karşılayarak kendi insanlık suçunu, asimilasyonlarını ve işkence kamplarını göstermek istemiş? var mı böyle bir örnek? ya da bu beklenti sizin cahilliğiniz ve mantık yoksunluğunuzun neticesi mi? Diye sormak isterim açıkçası.

Çünkü daha önce Çin’in daveti ile ve yahut bireysel izin ile giden batılı gavur gazeteciler Doğu Türkistan’da Çin’in izin vermediği yerleri ziyaret etme ve Çin’in görüntülemekten korkuttuğu yerleri görüntüleme cesaretini çokça göstermiştir. Onlardan bazıları sınır dışı edilmiş ise, bazıları Çin sevil polislerinin linç girişimine maruz kalmıştır. (Alttaki linkten ilgili videoları izleyebilirsiniz) ama sizler Müslüman ve Türk gazeteci olduğunuzu iddia ettiğiniz halde neden mesleğinizin hakkını vererek, gerçekleri ortaya çıkarmaktan bu kadar korkuyor? neden bu kadar ürküyorsunuz?

Gündemde kalmak için mazlum Doğu Türkistanlıların feryatlarını Çin’den getirdiğiniz iğrenç kokularla iftiraya boğarak ortamımızı kokutmayı mı kolay buldunuz?

Eğer sizler de Müslüman gazeteci olmanın şerefine yakışır bir şekilde gruptan ayrı izin verilmeyen yerleri görüntülemeye cesaret etmiş olsanız ne olurdu?

En fazla 2-3 yumruk yer ya da sınır dışı edilirdiniz. Şerefsizce Çin yalakası olarak gündeme gelmektense, ‘’Çin’de istenmeyen gazeteci’’ olarak gündeme gelmek daha onurlu, daha mesleki bir duruş olmaz mıydı?

Türkiye’de 40 senedir Komünist Çin’i gayri meşru İdeolojik baba edinmiş Aydınlık gazetesi başta olmak üzere Çini aklamaya görevli Çin uluslararası Radyosu CRİ, Oda Tv, gibi bütün Çin uşaklarının, Maocu Komünist, ulusalcı ve Doğu Perinçek taifesinin hangi kargıları yoldaş edindiklerini iyi biliriz. O yüzden onların üretmekte olduğu fitne, iftira ve yalan haberlerini kale bile almıyoruz.

Ama sağ cenahtan olan, alnı secdeli, Müslüman gazetecilerimizin koyun gibi Çin’in kuyruğuna takılıp otlaması ve papağan gibi ezberletilmiş Çin propagandasına alet olması gerçekten bizi kahır ediyor.

Yazıklar olsun be … sizi gazeteci olarak görenlere de yazıklar olsun!
Kaynak : http://habernida.com/cin-tiyatrosundan-donen-gazetecileri…/…