logo

trugen jacn

ARAŞTIRMALAR ENSTİTÜSÜ : ÇİN UYGUR SOYKIRIMINA YENİ YOL VE YÖNTEMLER EKLİYOR

"Bilimsel Araştırma Enstitüsü" Aralık 2023, Ankara tarafından hazırlanan raporların kataloğu
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

 Ankara merkezli  Türkiye Bilimsel Araştırmalar Enstitüsü Türk Dünyası için yayınladığı İnsan Hakları Raporunda Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar ve diğer Türk halklarına yönelik etnik soykırım uygulamalarına ” Yeni Yol ve Yöntemler ”  eklediği açıkladı.  

Türk dünyasının genel durumu ile İnsan Hakları raporu Ayda bir kez yayınlanan aylık raporda Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gibi Türk cumhuriyetleri ile Doğu Türkistan( Uygur bölgesindeki) duruma ilişkin özel bir bölüm yer alıyor.  Doğu Türkistan ile ilgili bölüm şu başlıklar halinde yer alıyor :

  1. Çin’in Uygurlara yönelik insanlık suçu teşkil eden kitlesel zulmünün devam ettiği, Çin yönetiminin   Uygurlara yönelik  etnik  asimilasyon politikasını sürdürdüğü  
  2. Uygur çocuklarının Çin eğitimi ve öğretimi yoluyla Çinlileştirildiği, bununla ilgili videoların sosyal medyada yayınlandığı
  3. Çin’in Uygur katliamını hızlandırmak için Lopnur’daki yer altı nükleer silah test tesisini gizlice genişlettiğini
  4.  insan hakları örgütlerinin yayınladığı raporlar, sosyal medyada yayılan, Uygurların ve diğer Türk milletlerinin mutlu bir hayat yaşadığı yönündeki haberlerin yalan olduğunu kanıtladı.
  5. Raporda, Çin hükümetinin baskı yoluyla Uygurları asimilasyona zorladığı
  6.  Muhacerette yaşayan  Uygurların  Çin’in ülkelerindeki baskı, zulüm işkenceler ile etnik soykırım uygulamalarını  uluslararası topluma duyurulması noktasında büyük çabalar  harcamakta oldukları
  7. Diasporada yürütülen Doğu Türkistan milli hareketinin en üst şemsiye  kuruluşu olan  Dünya Uygur Kurultayının  her yılın 9 Aralık  gününü “Uygur Soykırımı” Günü ilan ettiği bu günde  küresel düzeyde  çeşitli etkinlikler düzenlendiği
  8. Çin yönetiminin 2014 yılında ömür boyu hapis cezasına çarptırdığı Uygurların Vicdanı  Dr.İlham Tohti’nın  2024 yılında da  Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi için çalışmaların devam ettirildiği belirtiliyor. 

Raporun  Doğu Türkistan ile İlgili Bölümü Şöyle ; 

DOĞU TÜRKİSTAN

  • Japonya Uygur Derneği : Japonya’da yaşayan Uygur Türkleri tarafından kurulan Japonya Uygur Derneği öncülüğünde Çin’in Doğu Türkistan’da uyguladığı Uygur Soykırımı, ülkenin Şimane eyaletinde pankart ve broşürler ile anlatıldı. Japonya Uygur Derneği Başkan Yardımcısı Hal Murat Ruzi konu ile ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, eyaletteki birçok istasyona giderek etkinlik düzenlediklerini belirtti. “Şimane eyaletindeki Yonago, Matsue, Izumo Şehir İstasyonu ve Izumo Taişa Tapınağı’nda sokak etkinlikleri ve Ota Şehrinde Uygur Türklerinin mevcut durumu hakkında bir konferans gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
  • Aksu  İlinde Çin asimilasyonu bir kere daha kanıtlandı.  Çin’in Doğu Türkistan’daki asimilasyon politikası dur durak bilmiyor. Aksu ilinin Kelpin ilçesindeki Uygur Türkü çocuklara yönelik Çinlileştirme politikasına ait görüntülerin sosyal medya aracılığı ile gün yüzüne çıktığı, Çin merkezli sosyal medya platformlarında; Uygur Türkü çocukları, birer Çinli olarak yetiştirmeyi amaçlayan çocuk toplama kamplarının görüntüleri ortaya çıktı. Doğu Türkistan’ın Aksu iline bağlı Kelpin ilçesindeki Kelpin Hucov Tongşin (Huzhou Tongxin) Çocuk Eğitim Merkezinde (Çocuk Toplama Kampı) Uygur Türkü çocukların, Çinlilerin eğitim ile beyin yıkama programı olarak adlandırdığı Konfüçyus eğitimi ile nasıl asimile edildikleri görüldü. Görüntüler, kültür soykırımının boyutlarını gözler önüne serdi.Uygur Türk kültürüne tamamen aykırı olan elbise ve şapkaların giydirildiği Uygur Türkü çocuklar, bir taraftan Çince propaganda metinlerini ezberlerken; diğer taraftan Konfüçyus’ün portresi önünde zorla eğiliyor. Görüntüler, asimilasyon ve kültür soykırımının boyutlarını gözler önüne serdi.
  • “9 Aralık Uygur Soykırımı Günü” Ankara’da bir panelle anıldı. Türkiye’nin başkenti Ankara’da “9 Aralık Uygur Soykırımı Günü” dolayısıyla, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen), Dünya Uygur Kurultayı Vakfı, Doğu Türkistan Araştırmaları Vakfı ve Uygur Akademisi ortaklığında 9 Aralık 2023 tarihinde, Doğu Türkistan’daki son durum ve Doğu Türkistan meselesinin hukuki temellerinin ele alındığı panel gerçekleştirildi. Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezinde saat 14.00’de başlayan panele, Dünya Uygur Kurultayı Başkanı Abdureşit Abdulhamit, Doğu Türkistan Araştırmaları Vakfı Başkanı Vekili Prof. Dr. Erkin Emet, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkin Ekrem, Ankara 2 nolu Barosu Türk Dünyası Komisyon Başkanı Av. Faruk Keleştimur, Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Ahmet Demirci ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından temsilciler katıldı.  Panelin son konuşmacısı Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Ahmet Demirci’in  “Uygur Soykırımına Türk Dünyasının Bakışı” başlığıyla ele aldı.
  • Uygurların Vicdanı  Dr. İlham Tohti’nin  2024 yılında da  Nobel Barış Ödülüne Aday Gösterilmesi :  Hapisteki Uygur akademisyen İlham Tohti’nin 2024 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi için uluslararası düzeyde destek toplamak amacıyla Belçika’da bir komite oluşturuldu. 200’den fazla üst düzey siyasi ve akademisyen destekledi.Komitede İlham Tohti İnisiyatifi’nin kurucu başkanı Enver Can, İlham Tohti’nin insan hakları aktivisti kızı Cevher ilham, Brüksel Özgür Üniversitesi profesörü Vanessa Frangville ve Belçika milletvekili Samuel Cogolati yer alıyor. Komitenin dört  üyesi 11 Aralık 2023 tarihinde, Belçika’da basın açıklaması düzenlendi ve aynı gün, Çin baskısı altında “Uygur halkının özgürlük mücadelesinin gerçek sembolü” olarak oynadığı rolü gerekçesiyle, İlham Tohti’nin 2024 Nebel Barış Ödülü’ne adaylığı Belçika parlamentosuna sundu.
  • Çin, Lop Nor’daki Nükleer Denemelere Yeniden Başlıyor :  Çin, Doğu Türkistan’da nükleer denemeler için Lopnur üssünü sessizce geliştirerek yeniden inşa ediyor. Raporlar, Çin’in nükleer denemelere yeniden başlama ihtimalini gösteriyor. Bölgesel güvenlik üzerinde yüksek etkiye sahip olabilecek bir gelişme olarak Çin, Doğu Türkistan’da nükleer testler için Lopnur üssünü sessizce geliştirerek yeniden inşa ediyor. İlk olarak New York Times tarafından yayınlanan uydu görüntüleri, Çin’in tam teşekküllü nükleersilah testleri veya kritik altı nükleer patlamalar yapabileceği tesisi yeniden etkinleştirmeye  çalıştığını gösteriyor. Raporlara göre,  Çin yönetimi 1964-1996 yılları arasındaki 32 yıl boyunca Çin’in nükleer denemelerinden kaynaklanan yoğun radyasyon Doğu Türkistan’da 1,94 milyon insanı öldürdü. Japon bir araştırmacı, Doğu Türkistan’dakinükleer testlerinden kaynaklanan radyasyonun, 1986 Çernobil nükleer santralinden yayılan radyasyondan bile daha fazla olduğunu iddia ediyor. Radyasyon, Doğu Türkistan’da lösemili,kanserli ve yaşamı tehdit eden rahim hastalıkları olan yaklaşık 1,2 milyon kişiyi etkilemişti.
  •  Çin Kitlesel ve Ölümcül Silah Üretimini Sürdürüyor : Monterey’deki Middlebury Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü tarafından hazırlanan bir raporagöre, on yıldan biraz daha uzun bir süre önce Çin en az 50 kıtalararası balistik füzeye sahipti. Raporda, “Halk Kurtuluş Ordusu Roket Gücü, 2028 yılına kadar en az 507 nükleer kapasitelirampa da dahil olmak üzere 1.000’den fazla balistik füze rampası konuşlandırma yolunda  ilerliyor” denildi.

NOT : Raporun tamamına  şu Linkten Ulaşılabilir : https://akademikarastirma.org/turk-dunyasi-aralik-2023/

Muthexsis-Elchin-Yawuz

Uzman Elçin Yavuz :  Doğu Türkistan Olmadan Türk Dünyası Asla Olmaz

Bilimsel Araştırma Enstitüsü” tarafından hazırlanan raporun  “Doğu Türkistan” bölümünü hazırlayan uzman Elçin  Yavuz  Özgür Asya radyosu Ankara temsilcisi Erkin  Tarım’a rapor ile ilgili olarak şunları söyledi : “Doğu Türkistan, Türk dünyasının kanlı  yarasıdır.  Doğu Türkistan Çin’in  zorla işgal ettiği bir kadim Türk toprağıdır. Doğu Türkistan olmadan Türk dünyası olmaz. Bu nedenle aylık raporumuzda  Çin’in Doğu Türkistan’da Uygurlara yönelik çok yönlü  baskı ve zulümlerine ayrıntılı olarak yer vermeye çalıştık ve  Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerine özel bir yer verdik. Bu raporu yayınlamanın amacı, bağımsız Türk Cumhuriyetlerindeki gelişmeler  medyada  geniş yer alabiliyor.  Ama Doğu Türkistan  yeterli derecede yer alamıyor maalesef. Türk dünyası kavramı bağımsız Türk devletleriyle sınırlı kalmamalıdır. Türkiye, Türk Cumhuriyetleri ile siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerini geliştirmek amacıyla onlarla ilişkilerine özel önem vermektedir. Dolayısıyla Türkiye’deki birçok üniversitedeki araştırma merkezleri bu tür raporlar üretirken sadece bağımsız ülkelerden bahsediyorlar. Biz Türk milliyetçilerinin Türk dünyası kavramı, Türk milletlerinin yaşadığı her yeri kapsamaktadır. Bu nedenle Türk halkının sorunlarına sahip çıkmalıyız. Türk dünyası kavramı, bağımsız devletler olan Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan’ın yanı sıra Doğu Türkistan, Kırım, Musul ve Kerkük’ü de kapsamaktadır. Bu nedenle her ay yukarıdaki ulusal ve bölgesel gündem konularına ilişkin bir rapor hazırlayarak  yayınlıyoruz. Bu raporu hazırlamaktaki en önemli amacımız, baskı, asimilasyon ve soykırıma maruz kalan Doğu Türkistan’da yaşayan  Türk halkının  dramatik  durumunu ve onların istirap ve acılarını  Türk hükümetine ve toplumuna aktarmaktır.” şeklinde konuştu.

Share
534 Kez Görüntülendi.