UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA AMERKEZİ(UYHAM)

12 Ocak 2022’de  “Çin Karşıtı Ülkeler Parlamenterler  Komitesi(İPAC) Güneydoğu Asya Bölgesinde faaliyet gösteren bazı İnsan hakları örgütleri  ile birlikte düzenledikleri çevrimdışı” Bağımsız Uygur Mahkemesinin Hükmü : Çin’in etnik soykırımı, İnsanlığa Karışı Cinayetleri ve Baskı ve Zulüm Uygulamaları ” başlıklı Konferansınla bir kez daha gündeme getirildi.

Söz konusu Konferansa Uygur Mahkemesinin Başyargıcı  Jeffrey Nice başta bazı Mahkeme üyeleri ile 21 ülkeden  30 civarında Parlamenterler ve yüksek düzeyli devlet yetkilileri de  davet üzerine iştirak ederek  görüşlerini  açıkladılar.

Özgür Asya(rfa.org/Uyghur) Radyosunun haberine göre  bu Çevrimdişi Konferans Önde gelen insan hakları avukatı Bağımsız Uygur Mahkemesi Başyargıcı Sir  Jeffrey Nice’nın açılış konuşması ile başladı. Daha sonra   Konferansa çeşitli ülkelerden  iştirak eden  katılımcılar görüş ve düşüncelerini açıkladılar. Bunlardan bazılarının konuşmalarının özetini aşağıda bilgilerinize sunuyoruz :

ABD.Kongresi  Üyesi Jeff Markley : ABD.Olarak Çin’in Uygur Bölgesinde Neler yaptığını Biliyoruz

Çevrimdışı Konferansta konuşan ABD. Kongresi Üyesi e Jeff  Markley şunları söyledi : “ABD.halkı ve yönetimi olarak  Çin yönetiminin Uygur bölgesinde yaşayan Müslüman Türk halklarına neler yaptığını ve bölgede  neler olup bittiğine çok dikkat ediyoruz ve  yakından izliyoruz.   Aynı  ve ortak görüşleri paylaşmayan çeşitli Partilere mensup ABD. Kongresi üyeleri  dahi Çin’in Uygurlara yönelik  ağır insan hakları ihlallerinin bir insanlık ve soykırım suçu olduğu kararına birlikte  olumlu oy verdiler.

ABD  Başkanı Joe Biden  Şubat/2022’de  yapılacak Pekin Olimpiyatlarını boykot edeceğini açıkladı. En son olarak, Biden hükümeti Uygurların Köle/İşçi olarak  Zorunlu Çalıştırılmasının önlenmesi  Yasasını imzaladı.

Çin’in Uygur bölgesinde yaşayan Müslüman Uygur,Kazak ve diğer azınlıklara yönelik baskı,zulüm ve soykırım uygulamalarının durdurulması için yapılacak  daha çok şey vardır. Dünya’da demokrasi ve insan hakları değerlerini önceleyen ve değer veren diğer ülkelerin de Çin’e karşı tavır almalarını umuyor ve  bekliyoruz. Çoğunluk ülkeler  Çin’in Uygurlara karşı baskı, zulüm ve soykırım cinayetlerinin sona erdirilmesi noktasında ortak  ve birlikte hareket etmek ve  aynı stratejiyi kullanarak birlikte çalıştıkları takdirde sonuçlarının daha da olumlu olacaktır.” şeklinde konuştu.

İngiltere  Milletvekili Eşref Gani : Uygur Soykırımına Karışan Çinli Yetkililer  Cezalandırılmalı  

İngiltere Parlamentosu’nda Uygur meselesini gündeme getiren konuşmaları ile tanınan ve  farkındalığın artırılmasında aktif rol oynayan  Müslüman asıllı İngiliz Milletvekili Nusret Gani  ise ” Uygur soykırımına karışan Çinli yetkililer kara listeye alınarak gereken cezalar verilmelidir. ” çarpıcı sözleri ile  başlayan konuşmasını şöyle sürdürdü : ”  Londra’da toplanan Bağımsız Uygur Mahkemesinin kararları Hükümetimize  kendi rolünü yerine getirebilmesi için büyük baskı oluşturmuştur. Çin’in Doğu Türkistan’da yaşayan Müslümanlara soykırım yaparak bir insanlık suçu işlediği açık ve net olarak tescillendiği bir süreçte İngiltere yönetiminin  bu konuda pasif tutumunu sürdürmeye devam etmesi kabul edilemez. Ben önümüzdeki hafta bu konuda Parlamento’da bir konuşma yapacağım ve İngiltere Hükümetine bu konudaki rolünün gereklerini yerine getirmesi için çağrıda bulunacağım. Birleşik Krallık,  Çin’in Uygurlara karşı soykırım suçlarının tescillendiği  bu  süreçte  bu insanlık suçlarını    görmezden gelemez. İngiliz hükümeti hem de İngiliz halkı, etnik  soykırımla karşı karşıya kalan Uygurların  aynı zamanda köle/İşçi olarak zorla çalıştırılması konusunu de iyi bilmeleri gerekir. Bizim Gardroplarımızı dolduran kıyafetlerimizin Uygurların zorla köle/İşçi olarak çalıştırılmaları sonucu Uygur bölgesinde üretildiğini biliyoruz. Bunu yapan Şirketler kara listeye alınmalı ve yaptırımlar uygulanmalıdır. Uygur soykırımı ile ilintili Çinli Yetkililer cezalandırılmalı ve yaptırımlar uygulanmalıdır. Bağımsız Uygur Mahkemesi Çin’in Doğu Türkistan’daki etnik soykırım suçlarının  ortaya çıkarılması ve kanıtlanması bakımından  çok büyük   ve önemli çalışmalara  imza atmıştır. Uygur bölgesinde  Çin’in uyguladığı etnik soykırım uygulamaları Hükümetlerin, Şirketlerin ve şahısların asla inkar  edemeyecekleri   şekilde açık  ve nettir ve apaçık kanıtlar ile ortaya konulmuştur.” ifadelerini kullandı.

DUK. Başkanı Dolkun İsa :Uygur Mahkemesinin Hükmü Gereğince Çin Adalete Teslim Edilmeli  

Almanya merkezli Dünya Kurultayının Başkanı Dolkun İsa Konferansın  kapanış oturumunda yaptığı  konuşmasında Uygur Türkleri  olarak Uygur Mahkemesine   Müteşekkir  olduklarını beliriiterek şunları söyledi : ” Dünya Uygur Kurultayı ve dünyanın dört bir yanında yaşayan Uygur diasporası olarak ülkelerin ve uluslararası toplumun Çin’in insanlık dışı soykırım suçlarına karşı gösterdiği   duyarlılık ve  verdikleri katkıları ve desteği için teşekkür ediyorum. Ayrıca, tüm hükümetler başta olmak üzere uluslararası toplumun  açık ve net kanıtlara dayanan Bağımsız Uygur Mahkemesinin “Çin’in Doğu Türkistan’da  yaşayan Uygurlar ve diğer Türk halklarına yönelik insan hakları ihlallerinin bir İnsanlık ve Soykırım suçu olduğu” hükmüne dayanarak  uluslararası hukuk ve yasalar çerçevesinde  bu insanlık suçlarını işleyen Çin Yönetiminin  adalete teslim edilmesi  ve Doğu Türkistan’daki  soykırım cinayetlerinin bir an önce sona erdirilmesi için  çaba göstermeye çağırıyorum.” şeklinde konuştu.

Çin,Uygur bölgesindeki İnsanlık Suçları ve Uygurlara Yönelik Soykırım Suçları için Cezalandırılmalı  

Katılımcılar Bağımsız Uygur Mahkemesinin aldığı  ” Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türkler ve Çinli olmayan diğer azınlıklara karşı işlediği  insan hakları ihlallerinin ” İNSANLIĞA KARŞI  İŞLENMİŞ BİR SOYKIRIM SUÇU”‘ olduğu  yolundaki Mahkeme hükmünün ” Uygur Mahkemesinin yönetimlere bağlı değil, bağımsız bir Halk Mahkemesi olduğunu bu durumun ise Mahkemenin güvenirliği  konusunda çok önemli olduğunu belirttiler. Konferansta konuşan  çeşitli ülke Temsilcilerinin ortak görüşü : ” Uygur Mahkemesinin hükmü ve diğer kanıtlar gereği  Çin’in İşgalindeki Doğu Türkistan’da insanlığa karşı suç işlediği ve  Uygurlara etnik soykırım yaptığı  için  Cezalandırılmalıdır.” şeklinde açıkladılar.