BBP GENEL BAŞKANI DESTİCİ : ÇİN’E İŞGALE SON VER YOKSA İLİŞKİLERİ KESERİM!” DENMELİ

تۈركىيە بۈيۈك بىرلىك پارتىيەسى رەئىسى، تۈركىيە پارلامېنتى ئەزاسى مۇستافا دەستىچى ئەپەندى ئۇيغۇرلارنىڭ ئېغىر ۋەزىيىتى توغرىسىدا سۆزلىمەكتە.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

Uygur İnsan Hakları ve Politikası yasasının ABD Parlamentosunda kabulünden sonra Türkiye kamu oyunda Doğu Türkistan sorunu tekrar gündeme gelmiş ve Türk halkının Doğu Türkistan duyarlığı daha da artmış bulunuyor.Bu konuda Siyasi partiler,Siyasetçiler,bilim insnları,STK.lar ve medya’da İşgalci Çin’in Doğu Türkistan’da şiddetini günden güne arttırarak sürdürdüğü baskı,zulum ve soykırım cinayetlerine yönelik tepkiler bir kaç kat daha artarakdevam ediyor. Türk kamu oyunda ve medyasında ABD’nin çıkardığı bu yasa ile ilgili olarak “ Türkiye ve Türk halkı Uygur Türklerinin kardeşi ve soydaşı,biz bu konuda niye ABD’den önce böyle bir yasa çıkarmadık? Neden bu yasayı biz yapmıyoruz ? Türk Hükümeti bundan sonra Doğu Türkistan konusunda ne yapabilir ve neler yapmaldır? tarzında görüşler ve yorumlar tartışılmaya başlandı

BBP Genel Başkanı Destici : Türk Hükümeti Çin’e “Doğu Türkistan’daki İşgale Son Vermezsen ilişkilerimi Keserim! ” Demeli

Doğu Türkistan duyarlığı konusunda önde gelen siyasetçilerden biri olan Büyük Birlik Partisi (BBP)Genel Başkanı Sayın Mustafa Destici de bu konuda Özgür Asya Radyosunun sorularını şöyle cevaplandırdı ;

0 2 Haziran tarihi itibariyle TBMM. açılacak ve çalışmalarına başlayacaktır.TBMM. Doğu Türkistan Konusunda özel bir oturum yaparak Çin’in günden güne şiddetini arttırarak sürdürdüğü baskı,zulüm ve insanlık dışı soykarım cinayetlerini özel gündemle ortaya koymalı ve Çin’e çağrıda bulunmalıdır.Türkiye.Çin’e Eğer Doğu Türkistan’daki işgale son vererek işgalindeki bu ülkeyi derhal tahliye etmez isen seninle tüm diplomatik ilişkilerimi keserek sonlandırırım.demeli ve bu konuda açık ve net tavır ortaya koymalıdır.dedi.

Çin’in Soykım Cinayetleri için Yasa Çıkarmak Türkiye’ye Daha Çok Yakışırdı

Türkiye,bu konuda ABD’den önce böyle bir Uygur Türkleri yasası çıkarmış olsa idi,hatta Çin’e ambargo da uygulamış olsa idi bu tedbirler en çok Türkiye’ye yakışırdı.Türk Milletinin arzusu de bu yönde idi.Böyle bir Yasa ve Ambargo kararı Türk kamu oyunun Doğu Türkistan konusundaki talep ve arzusunu de karşılamış olurdu.Biz Büyük Birlik Partisi(BBP)olarak TBMM’de Doğu Türkistan konusunda basın toplantısı düzenledik.Parlamento’da dafalarca söz alarak gündeme getrdik.Bu konuda TBMM.ile Türk hükümetini elemizden geldiği ve gücümüzün yettiğinca harekete geçmeleri için teşvik ettik.Doğu Türkistan için bundan sonra da girişimlerimize ve çalışmalarımızı devam ettireceğiz.

Çinvirüsü Covid-19 Salgını ve Çin’in İhmalı ve Hataları

6 ay önce Çin’in Wuhen kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyaya salgın halinde yayılan 2,5 milyon insana bulaştığı ve 350 bin kişinin ölümüne sebep olan Çinvirüsü salgınını Çin zamanında haber vermedi ve gizledi.Ancak,Çin’de ortaya çıkan bu salgın Çin’in diğer bölgelerinde görülmedi.Bu konuda şüpheler var haklı olarak. Çin salgın konusunda gerekli tedbirleri almayarak insanlığın hayatını büyük tehlikelere atmış oldu.Bu sebeple ABD.başta olmak üzere tüm dünya Çin’i eleştiriyor.Çin bu konuda sorumludur elbette.Tüm dünya bu Çinvirüsü salgını ile başı dertte ve mücadele ediyor.Bu kriz sona erdikten sonra tüm dünya ülkelerinin Çin’de bu konuda hesap soracağını tahmin ediyorum. Bana göre de Çin Covid-19 konusunda sorumlu ve hesap vermesi gerekir.

Çin Uygur Türklerini Soykırım Yaparak İnsanlık suçu İşliyor

Çirvirüsü salgını devam ederken kendi Çinlileri için tüm karantina tedbirleri alırken,Çin’in Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur gençlerini asimilasyon veya köle işçi yapmak için Çin’in iç bölgelerine kafileler halinde zorla naklettiklerini biliyoruz.Bu uygulama tam bir insanlık dışı soykırım suçudur, Uygur Kardeşlerimizi toptan yok etmek demektir.Bu durum Çin için Uygurların hiç bir önemi ve değeni olmadığının kanıtı ve Çinli olmayan Türklere karşı işlediği etnik ayırımcılık ve aynı zamanda tüm insanlığa karşı işlenmiş bir insanlık suçudur. Aynı zamanda göz göre açık ve net bir cinayettir.

Biz Hükümeti Doğu Türkistan Konusunda devamlı Uyarıyoruz ve uyarmaya de devam edeceğiz

Sizin de belirttiğiniz gibi Ak Partı hükümeti Çin’in Doğu Türkistan’daki Soykırım cinayetleri konusunda yeterli derecede duyarlı bir tutum sergiliyemiyor.Yeterlı tepkiler göstermiyor.Bu doğru.Ancak,biz Hükümete destek veren yönetimin müttefiği olan bir partı’yız.Bu nedenle biz Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ,Yardımcısı Sayın Oktay ve hükümete sürekli bu konuda tavsiye ve telkinlerde bulunuyor ve teklifler sunuyorz. TBMM:’nın Doğu Türkistan konlu özel bir oturum düzenleyerek genel görüşme açılmasını sürekli gündeme getiriyoruz.Çin’e bu konuda bir şeyler yapılmasını ve ambargo uygulanması talep ediyoruz. Parti olarak kurulduğu günden beri Doğu Türkistan meselesine destek vermektedir.Sadece Doğu Türkistan değil, Kardeşlerimize yönelik nerede bir baskı ve zulüm varsa her zaman onların yanında olageldik.Bunun yanında Kırım.Irak Türkmenleri,Kerkük ve Suriye’de yaşayan Türkmen soydaşlarımız da bizim ilgi alanımızda.Onları de devamlı destek veriyor ve sahip çıkmaya çalışıyoruz.Biz eskiden beri Türk Hükümetlerine mazlum kim olursa olsun sahip çıkmaları için çağrıda bulunuyoruz.

Türkiye Mazlumlar Konusunda Sessizliğini Bozmalı Daha Aktif Olmalı

Türkiye’nin bundan sonra yapaması gerekenler hakkındaki görüşlerim şunlardır ; “Türkiye şimdiye kadar sergilediği pasif tutumuna son vermeli ve daha aktif olmalı ve aktif bir politika izlemelidir. Ermenistan Azerbaycan toprağı Karabağ’ı işgal ettiğinde nasıl ki Ermenistan’a ” Karabağ’daki İşgala son vermez isen İlişkilerimi Keseceğim!” tavrı sergileyerek bu ülke ile ilişkilerini kesti ise İşgalci Çin’e karşı da aynı şekilde “Doğu Türkistan’daki işgale son vererek bu ülkeyi terk etmez isen seninle aramızdaki diplomatik ilişkilere son vereceğim,münasebetlerimi keseceğim ! “ demelidir. ” sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.