ÇİN,DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ NAZİ KAMPLARINDA TÜRKLERE KARŞI İNSANLIK SUÇU İŞLİYOR

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

İşgalci Çin yönetimi Doğu Türkistan’da  bir biri ardı sıra kurduğu ve   Hitler Faşizmini örnek alarak ve  Nazilere özenerek açtığı Çin Nazi Kamplarındaki alçakça ve aşağılık uygulamaları ile  İnsanlık suçu işlemeye devam ediyor.

Geçtiğimiz  Ağustos ayında  Cenevre’de BM. Irk Ayırımcılığının önlenmesi Komitesinin  özel oturumunda  Çin’in Doğu Türkistan’da  “Yeniden Eğitim Merkezleri” aldatmacası ile açtığı Çin Nazi Kamplarındaki insanlık dışı uygulamaları ile bu kamplarda tutulan 1-3 milyon arasındaki Müslüman Uygur Türklerinin durumu  ele alınmış ve bir rapor hazırlanarak  açıklanmıştır.Ayrıca Çin yönetiminden bu kamplar ve uygulamalar hakkındaki iddialar hakkında açıkılama yapması talep edilmişti. Çin delegeleri bu raporun tamamını inkar etmiş ve baskı ve işkence yapılmadığını iddia etmiş ve suçlamaları ortaya konulan açık ve net kanıtlara rağmen inkar yolunu seçmişti.

Ancak, Kazak Türkü Adiyana Nurlan ve diğer Çin Nazi Kampında kalanların anlattıkları Çin’in inkar ettiği suçlamaların gerçek olduğunu başından geçen olaylarla çürütüyor.

Kazak Haber’in kurumsal sosyal medya  sayfasında verdiği bilgilere göre aslen Doğu Türkistan asıllı bir Kazak Türkü iken.yıllar önce Kazakistan’a göç ederek  yerleşen Aydana Nurlan daha sonra ziyaret etmek amacı ile Doğu Türkistan’a gittiğinde Çin yönetimi tarafından Pasaportuna el konuldu ve kendisi  de Çin Nazi Kampına hapsedildi. Aylar sonra Kazakistan yönetiminin girişimi ile Kamptan  serbest bırakılarak  ve Kazakistan’a sınır dışı edildi.

Aydana Nurlan Kazak Türkleri’nden 21 yaşında  Doğu Türkistandaki toplama kampında  toplam 180 gün  hapiste kalmıştır. ÇKP İşgal yönetiminin Çin Nazi Kamplarında kalan ve daha sonra kazakistan’a geçmeyi başaran Doğu Türkistanlı Kazak Türkü Aidana Nurlan’dan dehşet verici  açıklamaları şöyle :  ”  Aylarca her gün ve gece boyu beni ne zaman götürecekler korkusuyla beklemek korkunçtu,Bu kamplardan kurtulduğum için çok mutluyum ve beni de götürüyorlar korkum bitmiştin.

Aidana Nurlan’ın Kazak alfabesi ve Türkçesi  ile yaptığı paylaşımı Şöyle ; 

Çin  yönetimi Nazi Kamplarında hapsettiği tutuklulara   şu dehşet verici, aşağlayıcı ve insan onurunu ayaklar altına alan,  alçakça ve aynı zamanda tikisinti verici    şu uygulamalarda bulunuyorlardı ;

1.  Çinli Polisler cinsel arzularını istediği zaman ayrı bir odada gideriyorlar.
2. Her ay belirli zamanlarda biz tutukluları anadan  doğma  soyarak  çeşitli pozisyonlarda resimlerimizi çekerek özel arşivlerinde muhafaza ediyorlardı.Bu resimlerin  ileride  kendimize karşı tehdit ve yantaj olarak kullanılacağı söyleniyordu.
3. Kampın etnik Çinli Aşçısı 8 m2.lık bir odada kalıyordu.
4. Bu tek göz odada Çinli Aşçi yemeklerimizi  pişiriyor,Hem tuvaletini bu odada yapıyor ve hemde yatak odası olarak kullanıyor.
5. Temmuz ayının son salı günü Kampa ziyaretime gelen Annem ile yalnız görüşeceğim. Bunun için bütün kıyafetlerimi çıkarıp çıplak vaziyette x-Ray cıhazindan geçtim. Daha sonra fizili aramaya tabi tutuluyoruz,saçlarımızın arası,ağzımızın içi ne varana kadar kontrol ediliyoruz.
6. 15 dakikalık görüşmeden sonra kıyafetlerimizi tekrar giyerek Kampa tekrar dönüyoruz. 

Uzmanlar Aydana Nurlan ve diğer  Çin Nazi Kampı tanıkların anlattıklarının insanlık suçu kapsamına  uyduğunu  ve bu kampların kurucuları ve uygulayıcıları olan başta CKP Genel Sekreteri XI’tler ve onun Doğu Türkistan’a baskı,zulüm.insanlık dışı cinayet ve soykırımlar yaparak bu ülkede yaşayan Müslüman Türkleri tamamen ve bin an önce yok etmesi için gönderdiği Çin Gestaposunun Urumçi’deki Şefi Çin Nazisi Çin Çuvenggou başta bütün sorumluların Uluslar arası Ceza Mahkemesinde insanlığa Karşı işldiği bu suçları sebebi yargılanmaları gerektiğini belirtiyorlar.