Son Dakika
Meriç BALKAN
Gezi parkı , Mısır , 1 Mayıs , Filistin. protestolarında haklı olduğun kadar Doğu Türkistan’a karşı haksızsın.
Buralarda yaşananlara sesini yükselttiğin kadar da Doğu Türkistan’a sessizsin.
Haksızlığın da buradan geliyor zaten.
Çünkü Doğu Türkistan’da yaşanan Çin zulmünü görmüyorsun.
Gözünün içine sokmaya çalıştığımız an dahi hemen kafanı çeviriyorsun!
Peki neden?
Doğu Türkistan davasını “milliyetçi jargon” olarak gördüğünden olabilir mi?
Hadi konuşalım biraz.
Mesela ilk senden başlayalım sevgili sosyalist; “Eğer bir gün beni başım eğik görürsen, bil ki başım; yere düşmüş birini kaldırmak için eğilmiştir.” diyen Che’nin sözü sence sadece kendi düşüncenize yakın olanlar için mi geçerli , yoksa tüm insanlık için mi?
Ya sen sayın muhafazakar , “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır!” sözünün sahibi Peygamber efendimizin karşına yarın nasıl çıkmayı düşünüyorsun? “Bu işte benim din kardeşim değil , Çin haklı , ondan sustum” diyecek halin yok herhalde!
Şuan Doğu Türkistan’a bağlı Urumçi şehrinde yaşayan soydaşlarımızdan doğru düzgün haber alınamıyor.
Kitleler halinde yurtlarından koparıldıkları bilgisi geliyor.
Daha da fenası yargısız infazların yapıldığı söyleniyor.
Gerçi yargılayarak yaptıklarının da yargısızdan farkı yok ya neyse.
Neredeyse her mitingte Rabia işareti yapan Başbakanımız bu olay karşısında suskun.
Dışişleri suskun.
Gazeteler yazmıyor.
Televizyon kanalları göstermiyor.
Yani sözün özü koca Türkiye susuyor!
Tekrar soruyorum: Neden?
Ticaretimiz darbe alacak korkusu mu var acaba.
Öyle ya Çin’den gelen çöpler ülkemizi işgal etmezse ne yaparız sonra(!)
Sırf onlar yüzünden ülkemizde üretim durdu ama olsun varsın; piyasada bir şeyler dönüyor ya(!)
Lafa geldiği zaman hiçbir haksızlık karşısında susmayacaklarını bas bas beyan edenlerin kendi vicdanlarını sorgulama zamanı gelmiştir.
Bunlara inanıp ardına düşenler de aynı şekilde bu imtihandan geçmeli.
Sadece kendi siyasi veya sosyal davaları için haklılık davası güdenlerin çizdikleri alan dışında kalanlar için “bana dokunmayan yılan bin yaşasın misali” davranmaları asli hedeflerinin de aslında sahte olduğuna delildir. Öyle ya , iyilik kişi , olay ya da zaman ve mekana göre değişiklik göstermez; tektir.
Bu yüzden bugün Doğu Türkistan’da yaşanan zulme sessiz kalanların kendilerine mücadele alanı seçtikleri tüm hedeflerde de haklı olma şansları yoktur.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Sakarya savaşında şu sözleri aslında her şeyi daha net ortaya koyuyor:
Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça, terk olunamaz.”
Sosyalistlerin enternasyonalizmi , ya da muhafazakarların kardeşlik sözü ne kadar gerçekçi acaba?
Söz ile dile getirdikleri bu çizgisiz , sınırsız alanlara girmek için sanırım önce kendilerinin diktikleri ve başlarında yine kendilerinden bir kontrolörün olduğu kapıdan geçmek gerek.
Eğer onların belirlediği kriterlere uyarsak ne ala ama uymazsak derdimizin dermanını arayan olmuyor.
Doğu Türkistandaki insanlar bu manada Müslüman Türkler olmalarının vebalini taşıyor.
Yıllarca öz vatanlarında bu özelliklerine sahip çıkmak için mücadele verdiler.
Türkiye’de bunu dile getirdiler.
Doğal olarak da bazı sosyalist ve muhafazakarların ilgi alanına dahi girmediler.
Çin’e olan maddi ve manevi yakınlığın olan sözde- bazı ulusalcılar Doğu Türkistan halkını terörist olarak adlandırılıyor.
Çıkar , haklılığın önünü böyle geçiveriyor işte.
Sözün özü, Doğu Türkistan’daki, Çin zulmü fırtınası bugünlerde tam sürat devam ediyor.
Size yalvarıyorum bu durum karşısında susmayın.
Göğe bir “Ah!” yükseltseniz dahi yeter.
Doğruluk için , insanlık için bir şey yapın.
Ve bunu yaparken de ne olur ama ne olur ayrıma kaçmayın!
KAYNAK : http://blog.radikal.com.tr/politika/dogu-turkistan-icin-susmayin-62412
Etiketler: Çin » Dünya » Görüş Yorum » kÖŞE YAZARLARIBENZER HABERLER