logo

trugen jacn
05 Ağustos 2014

AYNİ KADER ÇİZGİSİNDE KESİŞEN İKİ MAZLUM COĞRAFYA : DOĞU TÜRKİSTAN VE FİLİSTİN. ORTAK KADERELERİ – FARKLILIKLARI

turkistan1

Tursuncan OSMAN

     Bilindiği üzere, Doğu Türkistan, Türk-İslam dünyasının ayrılmaz bir Parçası.

      Bu ülke, 1949’da yanı Filistin’den bir yıl sonara Çin Komünist Ordularınca işgal edildi.
Aynı şekilde Gazze deFilistin’in ayrılmaz bir parçası.. Bu topraklar Yahudi İşgalcilerce 66 yıl önce gasbedildi.

Filistinli’ler ile Doğu Türkistan Müslümanlarının geçmişleri ve kaderleri şekil olarak bir birlerinin aynı olarak gözüküyor ise de,İstilacı ve Sömürgecilerin bu ülkelerdeki baskı, zulüm ve asimilasyon, soykırım ve tecrit politikalarında, dağlar kadar farklıklar olduğunu kolayca görebiliriz.
Filistinili Müslümanlar, sömürgecilerin işgalı altında yaşıyor olsalarda Doğu Türkistanlılara göre daha kolay nefes alabiliyorlar. Sömürgeci düşmanlarına karşı “Sen zalim,Sömürgeci ve Müstebitsin.Derhal Ülkemden Çık ve Defol !” diyebiliyorlar ve bunu düşmanının yüzüne karşı bizzat açıkça ifade edebiliyor.
Filistin halkının ifade ve basın özgürlüğü az da olsa mevcut.Onu kullanabiliyorlar. Ülkesinde olan her hangi bir olayı derhal uluslar arası toplum açıkça duyurabiliyorlar.İsrail’in son Gazze saldırısında bin 800 kişi haşyatını kaybektti ve 10 bin’e yakın kişi de yaralandı.
Bütün bu vahşet haberleri anında dünya’da yankı bulabiliyor.
Ya Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Uygurlar ?
Biz, düşman’ın vahşi ve sınır tanımaz barbarlığını dünya’ya anlatabilme imkanından yoksunuz. İşgalcı Çin,Doğu Türkistan’da olup bitenleri, gerçek haber ve bilgilerin üstünün zorla örttürmekte. Kendi güdümündeki medya’yı müthiş derecede dizginleyerek kör ve sağır duruma getirmekte. Gerçekleri kontrol ederek ustaca ve sinsice gizlemekte. Çin’in bu sahtekarlığı bütün dünya’ca bilinmekte. .Çin’in gerçek haber ve bilgilerin gizlenmesi için milyorlarca dolar harcamakta olduğu ap açık ve bilinen bir gerçek! Bütün bu müthiş tedbirler ve sinsi ve amansız gizleme metodları İşgalcı Çin’in Doğu Türkistan’daki vahşetini gizlemeye yetmekte. Çin zulmün ve soykırımın belgeleri,bilgileri ve haber akışı böylece kesilmektedir.
5 Temmuz Urumçi katliamı 5 yıl önce meydana geldi. Bu katliamda kaybolan binlerce Uygur gencinden hala haber yok. Aslında bu kaybolanların , Çin İşgal Ordusunca işkencelerden geçirildiği,sonunda öldürüldüğü ve cesetlerinin yok edildiğini bütün Uygurlar çok iyi bilmekte. Bu şekilde ortadan kaldırılan Müslüman Uygur gençlerinin sayısı 10 bin’ler mertebesinde olduğu biliniyor. Ancak,şimdiye kadar bu şekilde kaybolan gençlerin kimlikleri bildirilenlerin sayısı sadece 34 kişi civarında. Bu sayı de ABD merkezli Hür Asya Radyosunun çalışkan ve başarılı Muhabiri Şöhret Hoşur’un ısrarlı araştırmaları ve iğne ile kuyu kazmak kadar dikkatlı çalışmaları ile gün yüzüne çıkmış bulunuyor. Kaybolan bu Uygur gençlerinin Ebeveyinleri çocuklarının gözlerinin önünde Çin Polislerince tutuklanarak götürüldüklerineve buna bizzat şahit olmalarına ve bütün bunları çok iyi derecede bilmelerine rağmen,korkularından bunu dillendiremiyorlar. Ciğerpare yavrularının akibetlerini öğrenmeye cesaret edemiyorlar.
Doğu Türkistan’da özellikle Mayıs ayında başlayan Son olaylardan Çinli işgalcilerin tutukladığı Uygur gençlerinin sayısının 10 bin civarında olduğu tahmin edilmekte. Bu masum gençler gülünç ve açıklanmaya bile değer bulunmayan basit töhmetlerle suçlanmakta ve Stadyomlarda sözde Açık Halk Mahkemelerinde yargılanarak idamdan birkaç yıllık ağır hapis cezalarına kadar çeşitli cezalara çarptırılmaktadır. Son iki ayda bu şekilde mahkum edilenlerin sayısı bile 500’den fazladır. Bazı görgü şahitlerinin bizzat anlattıklarına göre Çin’in bu ölüm zindanlarına atılan bu masum Müslüman Uygur gençleri “ Hapishane kurullarına uymyuyor- Dipislini ihlal ediyor- Direniyor ve Karşı geliyor “ suçlamaları ile her gün birkaçı gizlice kurşuna dizilmek suretiyle öldürülüyor.
Sonuç olarak Müslüman Uygur Türkleri son 65 yıldan beri dünyadan tecrit edilmiş olarak ve Çin’in demir kafesinin içinde insanlığın hafızasından ve gözünden uzakta ölüme mahkum olarak yaşamaya zorlanıyor.
Filistin’de ve özellikle son aylarda Gazze’de yaşayan Kardeşlerimiz ise,Siyonist İsrail devletinin insanlık onurunu yitirmiş yöneticilerinin vahşeti ve barbarlığı sonucunda kundaktaki bebekleri ve masum çocukları ile birlikte öldürülüp soy kırıma tabi tutulmakta.
Diğer yandan aynı Filistin Halkı dünyayı sarsan ve iz bırakan kahramanlığı ile bütün insanlık alemini kendilerine hayran bırakmakta.
Geçenlerde ailesinden 7 kişi İşgalci İsrail Askerlerince şehit edilen sadece 7 yaşındaki bir kızı ağır yaralı olarak hayatta kalan bir Filistinli Anne,Elcezire Tv.muhabirine İsrail’e karşı yürütülen bağımsızlık mücadelesini sonuna kadar destekleyeceğini büyük bir vakar ve cesaretle ifade etti . Bu kahraman Müslüman Anne, Filistin halkını öldürerek kendilerine teslim olacakları ham hayaline kapılmamasını de İsrail’e ihtar etmeyi de ihmal etmedi.
Dünya şunu çok iyi  bilmelidir ki ; İsrail,sonradan zorla türetilmiş suni bir devletçik.Üstelik,binlerce yıllık Filistin toprağını öldürerek ve kan dökerek ve zorbalıkla işgal etmiş bir zorba güç.
Aynı şekilde Çin’de aynı İsrail gibi birlerce yıllık Türk toprağı ve ana vatanı Doğu Türkistan’i zorbalıkla ele geçirmiştir. İnsanlarımızı katlederek yok etmeye çalışan ve bu vahşette sınır tanımayan bir İşgalcı’dır.
Çin, Doğu Türkistan’ı işgal ve sömürmek ile yetinmiyor. Onun geçmişini ve şanlı tarihini de burmalıyor. Yalanlarla değiştirmeye çalışıyor.
Çin Uygur Türklerinin kutsal Vatanı Doğu Türkistan’ı edebi olarak yutmak ve Çin’e katmak ham hayalının peşinde.
Doğu Türkistan adına da tümden karşı. Bunun için var gücünü kullanarak bu ismi unutturmaya ve yok etmeye çalışan bir müstebid ve sömürgeci bir zalim.
Çin ve İsrail .
Bu her iki zalim Müslümanları katlederek yok etmek için bir birleri ile adeta yarışmakta. Doğu Türkistan’daki Müslüman Uygurları ve Filistin’deki Müslüman Arapları muazzam silahları ile tehdit ederek ve korkutarak hak ve hukuklarından vaz geçmeye zorlamakta.
Bu zalim ve Sömürgeci Devletler, güya, biz bu Müslüman Türkleri ve Müslüman Arapları yanı Müslümanları bu şekilde teslim alabiliriz, diye düşünmekte.
Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Uygurlar eğer Çinli işgalcilerin zorbalıklarına boyun eğmiş olsa idi, çoktan hak ve hukukundan ve her şeyinden vaz geçmiş olurdu.
Yanı Müslüman Uygur Türkleri ecdatlarından kendilerine intikal etmiş her şeylerinden vaz geçerek Çinli istilacı ve sömürgecilerin istediği şekilde yanı ÇİNLİLEŞMİŞ olurdu.
Ama, İnsanlık düşmanı Çin’in bu ham hayalı pratikte planladığı şekilde yürümedi ve halen de YÜRÜMÜYOR.
Müslüman Uygur Türkleri Kutsal Toprakları ve vatanları Doğu Türkistan’daki şanlı direnişlerini 255 yıldan beri büyük bir cesaret ,kahramanlık örnekleri  ile dolu ve başarı ile sürdürmekte.
Müslüman Uygur Türkleri bu kutsal mücadelesini Doğu Türkistan Hür ve Bağımsız olana ve bu topraklarda İlahikelimetullah cari olana kadar sürdürmeye azimli ve kararlıdır.

Kaynak  :  http://www.uyghurnet.org/ug/%D8%BA%DB%95%DB%95%D8%B2%D8%B2%DB%95-%D8%B4%DB%95%D8%B1%D9%82%D9%89%D9%8A-%D8%AA%DB%88%D8%B1%D9%83%D9%89%D8%B3%D8%AA%D8%A7%D9%86-%D8%AA%DB%95%D9%82%D8%AF%D9%89%D8%B1%D8%AF%D8%A7%D8%B4%D9%84%D9%89/

Etiketler: » »

Share
1604 Kez Görüntülendi.