DOĞU TÜRKİSTAN’IN YILMAZ SAVUNUCUSU PROF.DR.NEVZAT YALÇINTAŞ HOCA

     Merhum Hocamızın  09 Haziran 2016’de verdiği  iftardan sonra çekilen  Hatıra fotoğrafı

Mehmet Emin HAZRET

Hocaların Hocası ve Doğu Türkistan’ın sadık, vefalı ve  fedakar dostu Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş’ın vefatını 15 temmuz 2016  TV de akşam haberlerinden duyunca şok oldum ve hemen telefona sarıldım. Vefat haberi doğru idi.  Yakınları teyit etmişti. Vefatından tam 46 gün önce kendisinin düzenlediği ve  bizleri de lütfederek ağırladığı aynı sofrada  birlikte iftar etmiştik.   İftarın ev sahibi  sevgili Nevzat hoca idi. Türkiyemiz’den ve Türk dünyasından seçkin misafirleri vardı. Konuşmasında, Doğu Türkistan Türklerinin bu ulu ramazan günlerinde çekmekte olan etnik ve dini zulümler konusunda özellikle durmuştu.

Eyüp Sultan’daki Türkiye Milli Kültür Vakfı salonlarında geleneksel  iftara davet üzerine Doğu Türkistan Vakfı eski başkanı Hamit Göktürk ile beraber gitmiştik. Nevzat Hoca her zamanki gibi dinç ve neşeli idi. Kendi ve diğer misafirleri konuşurken bir saate kadar ayakta kaldı. Hiç yorulmadan gelen misafirlerini karşılıyordu.Bu yaşındaki bu ataklığına sevinmiş ve içimden sağlığı ve esenliği için dua etmiştim. Meğer,bu İftar kendisi ile son görüşmemiz imiş. Allaha Taala’dan sonsuz rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum.

17 Temmuz Pazar günü öğle namazından sonra Fatih cami avlusunda Hoca’nın cenaze namazı kılındı. Cami avlusunda büyük bir kalabalık vardı. Cenaze namazına Cumhurbaşkanımız Sayın  Recep Tayyip Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı sayın  Abdullah Gül  başta  önemli devlet ve hükumet adamları hazır bulundu. Recep Tayyip Erdoğan taziye nutku söyledi. Sevgili merhum hocamızı Top kapı mezarlığındaki ebedi istirahtgahına   uğurladık.  Mezara cenaze ile  birlikte bir önceki   Cumhur başkanı Abdullah Gül geldi ve defin işlemi tamamlana kadar bizlerle beraber bir saatten fazla hocanın mezarı başında bulundu.

Merhum Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş  Hocamız  ile  ilk kez, 1990 yılının  bir kurban bayramı günü  Merhum Liderimiz İsa Yusuf Alptekin’in evinde tanışmıştım. Aralık 1992 de İstanbul’da açılan “Dünya Doğu Türkistan Milli Kurultayı” ın organizasyonu için büyük destek ve katkıda bulunmuştu. Kurultayın açılış merasimi, İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel konferans salonunda yapılacaktı.  Kurultay organizasyonunda Tertip Komitesi üyesi olduğum için  sabah saat 08,oo’ de salona geldim. Salon kapısı önünde merhum Nevzat Hocamızı beklerken buldum.  Benden önce gelerek Doğu Türkistan’a  ve  Kurultaya çok önem verdiği için  çok duygulandım. Benim “Çok erken gelmişsiniz Hocam.”  ifadem üzerine  o gür, ama bir o kadar münis ve etkili  sesi ile  ; “ Kendi kurultayımıza biz erken gelmezsek olur mu?” şeklinde  cevap verdi. Biz orada bir saat gibi bir zaman bekledikten sonra, merhum Liderimiz İsa Yusuf Alptekin geldi. Ardından Merhum Alp Arslan Türkeş ve diğer değerli misafirler ve Doğu Türkistanlı hemşeriler gelmeye başladılar.

Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş  Hocamız  bütün gün boyu kurultayda hazır bulundu. Tarihi değerde de bir konuşma yaptı ve  biz Doğu Türkistanlılara büyük moral verdi. O tarihlerde Başyazarı olduğu Türkiye Gazetesi’nde   Türk  devletleri ve Türk boylarının haritasını kendileri  hazırlayıp  bastırmıştı. Bu haritalardan çok miktarda  getirtmiş ve Kurultay  iştirakçılarına Kurultayı hatırası olarak bol bol dağıtılmasını sağladı. Türkistan  cumhuriyetlerinden,Rusya’dan, ve Dünyanın bir çok ülkesinden gelen Uygur Türkü Temsilciler bu haritalardan fazlası ile aldılar ve ülkelerine hediye olarak götüreceklerini belirterek  memnuniyetlerini ifade ettiler. Ayrıca, orta Asya’dan gelenlerin de içinde bulunduğu  Uygur Türkü kardeşlerimiz  bile Sibirya  bölgesindeki  Altaylar, Tuva, Yakutlar ve diğer   Türk boylarının yaşadıkları yerleri  bu haritadan öğrendiklerini söylediler. Daha sonra Merhum Hocamızdan bizzat dinledim ki, Nevzat Hocamız  bu  Türk yurtlarının  büyük  çoğunluğunu  gezmiş ve onları bizzat  görmüştü. Merhum Hocamız derin bilgisi ve Türk Kardeşlerimize olan ilgi ve sevgisi ile  Türk dünyası ile tekrar kucaklaşma, hasret giderme ve ilişkilerin yeniden kurulması noktasında büyük çabalar harcamıştır. Yaklaşık bir asırdır,kopuk kaldığımız bu Türk  bölgelerinden Türkiye’ye öğrenci getirilmesi  işinde öncülük yapmıştır. Bu  sebepledir ki,  Hocamızın Türk dünyasının hemen hemen her bölgesinden  sayısız  öğrencileri,dostları,gönüldaşları ve muhlisleri bulunmaktadır.

Çok sevdiğimiz  Merhum Nevzat Yalçıntaş   Hocamızın   kabri,  sağlığında da çok yakın olduğu  Merhum  Liderimiz İsa Yusuf Alptekin’in  mezarına   birkaç adım uzaktadır,fanı dünya’daki birlikteliklerini,sırdaş ve dostluklarını gerçek alemde de  sürdürmektedir. Allah Taala her iki büyüğümüzü kenedi rahmetine kabul eylesin.Hazreti  Peygamber Efendimizin şaffatine nail eylesin.Dostlukları kıyamete kadar devam etsin inşaallah.Amin.

  Merhum Hocamızın naaşı defnedilirken,  çok önemli  bir hatıra aklıma geldi. 1993  yılının soğuk ve rüzgarlı  kış günlerinden biri  idi. İsa Yusuf Alptekin bana telefon açarak evine gelmemi buyurdu.  Derhal iş yerimden çıkarak suratle Ataköy’deki evime geldim.  Merhum Liderim İsa  Yusuf Alptekin Bey, Türkiye gazetesi sahibi  Enver ören ve  Nevzat Yalçıntaş Hocamız  ile randevusu olduğunu ve kendisi ile birlikte gelmemi ve Türkiye Gazetesinin Çağaloğlu’ndaki Merkezi’ne götürmemi istedi.

Merhum Liderimiz İsa Yusuf Alptekin’in evinde Birlikte Çekildiğimiz bir  Fotğraf.

Merhum Liderimiz İsa  Yusuf Alptekin Bey, yolda giderken, bana  kendisi ve ailesi  için bir aile mezarlığı almak  arzusunu ifade etti ve bu  arzusu için  eski dostlarından Enver Ören  ve Gazete’nin Başyazarı olan Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş Hocamızdan  yardım  talep edeceğini anlattı.Yolda Nevzat Hocamdan bahsettiler. Merhum Liderimiz  İsa Bey, Nevzat Yalçıntaş Hoca’nın 1950′ lerde Türkiye’ye geldiklerinde  hava alanına karşılamaya gelen gençler arasında olduğunu, o günden bu güne dostluğunun  artarak sürdüğünü anlattı. Liderimizi, Cağaloğlu daki Türkiye Gazetesi binasına götürdüm. Enver Ören hoş ve sıcak   karşıladı. Nevzat Hoca, başka bir protokol  işi dolayisiyle bu görüşmeye iştirak edemedi.  Ama, Hemen Enver Ören Beyin odasından kendisini  arayarak  Liderim İsa Yusuf Alptekin  Bey’den gelemediği için üzüntülerini beyan ettiler. Enver Ören Bey bize bir kaç dakika içinde   İstanbul büyük şehir Belediyesi  Mezarlık İşleri  Müdürlüğünden bir yetkilinin yanlarına geleceklerini belirttiler.  Bu arada Nevzat Hoca ardından Enver Ören ile konuştu. Anladığım kadarı ile Nevzat Yalçıntaş, İsa Beyin mezarlık tapusu bedelini  kendisi  üstlenmek istiyor ve bunda ısrar ediyordu. Merhum Enver Ören  Bey ise,  “ Nevzat Bey,Olurmu öyle şey. Bu işi ben  hal edeceğim” diye ısrar ediyordu.  Bu  vefa ve kadirbilirlik duygularının zirve yaptığı bu ortamdan   çok  duygulanmıştım. Doğu Türkistan özgürlük Mücadelesinin  92 yaşındaki  Cefakar Lideri  İsa Yusuf Alptekin’in Türkiyemiz’de bu kadar  vefa abidesi ve fedakar dostlarının olmasından son derece duygulanmış ve sevinmiştim.

Mezar yerinin  tapusu  o gün orada kendisine da alındı. İsa Yusuf Alptekin’in vefatından 21 yıl geçti. Bugün bir ideal uğrunda bir ömür dostluk kuran Doğu Türkistan’ın efsanevi lideri  İsa Yusuf Alptekin ile Onun en sadık ve fedakar dostu, Doğu Türkistan’ın yılmaz savunucusu Nevzat Yalçıntaş Hocamızı  aynı mezarlıkta  komşu  ve iki ebedi dost ve gönüldaş olarak  Baki alemde  ebedi istrahatlarını yapıyorlar.

Merhum Nevzat Yalçıntaş  Hocamızın  defin merasiminden önce oğlum Mustafa ile Merhum Liderimiz İsa Yusuf Alptekin’in kabrini  ziyaret ettik, fatiha okuduk ve hatıra fotoğrafı çektik

Doğu Türkistan Türkleri ve Doğu Türkistan  Kurtuluş mücadelesi tarihi ,Liderimiz  İsa Yusuf Alptekin’i unutmadığı gibi, Merhum Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş Hocamızı de asla unutmayacak ve birlikte  ebediyete kadar hatırlayacaklardır.

Merhum Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş Hocama Allahtan rahmet ve mağfiret dilerim.Kabri Nur ve  Makamı cennet olsun İnşaallah. Amin.

Şahsım ve bütün Doğu Türkistanlılar adına Hocamın bizlere bıraktığı değerli armağan ve hatıraları olan Aziz evlataları  Sayın Dr.Murat Yalçıntaş ve Sayın Mehmet Yalçıntaş Beylere ve çok değerli ailesi efratlarına sabır cemil ve derin  baş sağlığı dileklerimizi sunuyorum.