logo

trugen jacn
21 Haziran 2016

TARİHİMİZDE UYGUR TÜRKLERİ GERÇEĞİ

Tarihimizdeki Uygur gerçeğini hiçbir şekilde unutmayarak detaylandırmalı ve yeni nesillere öğretmeliyiz. Bugün Uygurlar’ın verdiği fazilet mücadelesinin şerefi bütün Türkler’e aittir. Türk Cumhuriyetlerinin ayrı ayrı, veya birlikte Uygurlar’ın mücadelesine destek vermesi, bizler de fert olarak tarihi bir görevi hakkıyle yerine yerine getirmeliyiz.

uYGUR gERÇEĞİ

Hamza ALPARSLAN   ( SMS: 0542.311.1564)

Çin’in nüfusu 1,5 milyar rakamlarına dayanmış vaziyette; her yıl bir Yunanistan kadar nüfus artmaktadır. Bugünkü Çin Halk Cumhuriyeti nüfusundan yine kendisi endişe duymaktadır. O sebeble 2005-2015 yılları arasında çeşitli uluslararası kuruluşların tesbit ettiği %4,6-4,8-4,9 artış hızı gibi istikrarlı bir seyir yakalanmıştır. Kısmen nüfusunu kontrole tabi tutan Türkiye gibi ülkelerde bu rakam %1-1,5 arasındadır. Fakat bir taraftan geri kalmış Afganistan gibi ülkelerle, geçim problemi olmayan Arap Emirlikleri’nde yıllık nüfus artışı %5’ler civarına yükselmektedir. Avrupa ve ABD gibi süper sanayi ülkelerinde ise %1-0,5 arasındadır; bir çok gelişmiş ülkede ise nüfus teşvik görmesine rağmen eksilerde seyretmektedir.

Dolayısiyle 1,5 milyarlık Çin Halk Cumhuriyeti için 50-60 milyon civarında bulunan, Doğu Türkistan yani Uygurlar’ın durumunu siz düşünün! Meşhur tarih teorileri var; Çinliler dünyanın barbarların (Türkler’in) eline geçmesini engelledi diye! Bunun tersi de doğru olması gereklidir; Türkler yüzyıllarca mücadele ettiği Çinliler’i Orta Asya’dan daha batıya sokmamakla dünyayı bu insan salgınından kurtarmış olmuyorlar mı? XX. Yüzyıla kadar Çin tarihi Türkler ile mücadelelerin tarihidir; ne zaman ki Türkler batıda kökleşmeye başlamıştır, işte o zaman Çin rahat etmiştir! Elbette mücadele ve savaş yıllarında da Türklerle Çin nüfusu arasında böyle bir nisbet farkı yine bulunuyordu, fakat Çinliler’in Hunlar’dan korunmak için Çin Seddi’ni inşaa ettiklerini kendileri de inkâr etmiyorlar! Çinliler karşısında tarih yapıp da tarih yazmayan eski Türkleri ne yazık ki ancak Çin tarihi yazılı kaynaklarından öğrenebiliyoruz! Abartılarla dolu bu bilgilerin yanlışlığı ve eksikliklerini de son yıllarda sür’atle ortaya çıkan kazılardan ancak öğrenebiliyoruz!

Elde edilen bilgilerden çıkarılan sonuçlara göre tarihin yönünü değiştirmek maalesef mümkün olmamıştır; sadece Çin komşuluğundan uzaklaşan diğer Türk kavimleri geleneksel emperyalizmin elinden kurtulurken, kendi vatanlarında kalan ve uzun yıllar Çin insanı ile birlikte yaşayan Uygurlar cehennem azabına terkedilmiştir. Türk kavimleri içerisinde Güney Çin’e geçip onlarla yaşamayı kabul eden ve belki de bu topraklarda asimile olan Çin ırkı temaslı tek millet Uygur Türkleri’dir. Herhalde şimdi de bu birlikte yaşama duygusunun cezasını çekiyorlar!

Çok ilginçtir ki Şamanizm’den ayrılarak Çinliler’in inançlarına meyleden ve Maniheizm’i kabul eden Uygurlar Çinliler gibi bu inanç için ağır fatura ödemişlerdir. Ne yazık ki din değiştirmenin zarar verdiği hususunun şuurunda olan Uygur Karluklar, Karahanlılar devrinde ilk olarak Müslüman olan Türk şerefini elde ederken de bu sefer Türkistan’da yağmurdan kaçarken, bir netice olarak XIX. yüzyılda yağmurdan kaçarken doluya tutulmuşlardır. Görülüyor ki İslâmiyet bile Türk ırkına Uygurlar’ın yâdigârıdır. İşte önümüzde bulunan Uygur gerçeğinin aslı budur.

Bugün Uygurlar olmadan Türk Tarihini izah edemeyiz.

Orhun Yazıtları’nda onlara Dokuz Oğuzlar deniyor ki, ilk Müslüman Türk ünvanını kazanan Karluk ve devletleri olan Karahanlılar’a Üç Oğuzlar adı verilmiştir. O sebeble haklı olarak Kaşgarlı Karlukları Oğuz saymaktadır. Elbette bugün hangi adla adlandırılırsa adlandırılsın netice olarak Türkistan Türk kavimlerinin ana menbaı Uygur ve Oğuzlar’dır. Bir ana Türk kavmi olan Kırgızlar ise Türk kavimleri içinde azınlık olmayı günümüzde de sürdürmektedir. Diğer bir ana Türk kavmi Kıpçaklar Türkistan’dan Sibirya içlerine kadar hakimdir ve nüfusları süratle artmaktadır.

Tarihimizdeki Uygur gerçeğini hiçbir şekilde unutmayarak detaylandırmalı ve yeni nesillere öğretmeliyiz. Bugün Uygurlar’ın verdiği fazilet mücadelesinin şerefi bütün Türkler’e aittir. Türk Cumhuriyetleri ayrı ayrı veya birlikte Uygurlar’ın mücadelesine destek vermeli, bizler de fert olarak tarihi bir görevi hakkıyla yerine getirmeliyiz.

Muhabbetle.

Kaynak :  http://www.ulkucukadro.com/2016/06/tarihimizde-uygur-gercegi/

Etiketler: » » » » »
Share
1312 Kez Görüntülendi.