URUMÇİ SALDIRISINA AİT YENİ DETAYLAR VE YANKILARI

                     URUMÇI  HALK MEYDANI   24 MAYIS 2014  CUMA

Hamit Göktürk
22 Mayıs sabah saatlerinde Urumçi’’nın merkezi konumundaki Saybağ bölgesi Şimalı Bahçe (Kuzey Bahçesi) sokağında yer alan ve sabah pazarı olarak bilinen Meyva ve sebze pazarında 2 arazi aracı ile gerçekleştirilen, 31 kişinin ölümün ve 90’dan fazla kişinin yaralanması ile sonuçlanan ve Uygur Türklerinin yakın tarihteki en büyük karşı koyma eylemi olarak nitelenen intihar saldırısına ait yeni bilgiler açıklandı.
Çin yönetimi, kontrölündeki Çin medyası aracılığı ile yaptığı açıklamalarda intihar saldırısının 5 kişi tarafından gerçekleştirildiği, bunlardan 4 kişinin olayda hayatını kaybettiğini , Nur Ahmet adındaki 5. Kişinın İli (Gulca) vilayetinin Böritala ilçesinde canlı ele geçirildiğini bildirildi.
Çince yayınlanan “Yer Küresinde Zaman” gazetesinde yer alan açıklamada eylemi gerçekleştirenlerin tamamının Hoten Vilayetinin Guma İlçesinden oldukları,”Radikal Dini Bir Gurup”un mensupları olduğu ve başka arkadaşları olup olmadığının araştırıldığı bildirildi. .
Çin işgal yönetimi, olayla ilgili detaylı bilgileri hala açıklamış değil. Eylemin niçin ve neden yapıldığı ve amaçlarının ne olduğu konusunda sessiz kalmayı sürdürüyor. olayda ölenlerin kimlikleri,yaralananların durumu ve akibetleri hakkında bilgi vermekten kaçıyor. Buna karşılık Urumçi’de çok kapsamlı ve olağanüstü güvenlik tedbirlerinin alındığı görülüyor. Halk meydanı başta olmak üzere şehrin ana caddeleri binlerce silahlı asker ve polis tarafından kuşatılmış durumda. Yollar yüzlerce Askeri ve Zırhlı araçla kapatılmış .Şehirde adeta kuş uçurtulmuyor.Sankı düşman saldırısı bekleniyor havası hakim. Müslüman Uygurlara gözdağı vermek,korkutmak ve tehdit etmek için hemen hemen her şey yapılıyor ve her tedbir alınmakta.
Bir Urumçi sakininin verdiği bilgiye göre , Urumçi Emniyet Müdürlüğü şehir halkını uyararak 23 Mayıs Cuma günü saat 15,oo itibarı ile dükkan ve işyerlerini kapatmalarını ve evlerinden çıkmamalarını istemiştir. Şehir’de adı konulmayan bir sıkıyönetim(Harbi Halet)durumunun hakim olduğu bildiriliyor. Okul, Cami,Mescit,Sinema,Tren ve Otobüs terminalı,Ticaret merkezi ve Park gibi kalabalık mekanlara çok sayıda polis yerleştirildiği, insanların ellerindeki paket ve çantaların aramaya tabi tutulduğu ve kimlik kontrölü yapıldığı belirtiliyor.Urumçi nüfusuna kayıtlı olmayan ve çeşitli nedenlerde burada bulunan Uygurların çok sıkı takip ve kontröle tabi tutuldukları bildiriliyor.Olayda yaralanan bütün yaralıların genelekesel Çin tedavi yönteminin uygulandığı Kızıltağ Hastanede çok tutulduğu ve sıkı korunduğu ifade ediliyor.
Çin işgal yönetiminin bölgede yaşayan ve göçmen olarak getirilip yerleştirilen etnik Çinlilere özel bir mesaj yayınladığı bildiriliyor.Mesaj’da güvenlik tedbirlerine harfiyen uymalarını,taşkınlıklara meydan verilmemesini ve sakin olunmasını ,Yönetimin bu olayı en kısa zamanda çözeceği ifade ediliyor. Kaşgar Yarbağ Yerel Hükümeti şehir’deki Çinlileri uyararak mümkün olduğunca daha güvenlikli bölgelere taşınmaları tavsiyesinde bulunduğunu belirtiyorlar. Urumçi’de bazı fenatik Çinli gurupların İşgal yönetiminin Uygurlara karşı yumuşak davranıldığını öne sürerek Çinlileri kışkırttıkları ve geniş katılımlı ve büyük protesto gösterileri yapmaya teşebbüs ettikleri söyleniyor.
Uzmanlar, Çin işgal Yönetiminin 5 Temmuz 2009 olayları sonrasındaki gibi konunun etnik gerilim ve çatışmalara dönüşmesinden çok endişe ettiği ifade ediyorlar.
Analizcılar son olaydan sonra Uygur Fedailerin Çin işgal yönetimine karşı yaptıkları protesto ve karşı koyma eylemlerinde büyük bir taktik değişikliği yaptığını belirtiyor. Uygur Eylemciler eskiden Karakol, resmi binalar ve etnik Çinli hükümet kişilerine karşı küçük ve etkisiz eylemler yaparken,son intihar saldırısı ile geniş ve büyük tahribat yaratan,şiddeti ve etkisi ve yarattığı tepki bakımından çok mükemmel ve Çinlileri istihbarat bakımından geri bırakması ve mağlup olmalarına yol açması , tahmin edilemeyen ve aniden gerçekleştirilmesi ve benzeri özellikleri bakımından “Seçilmeden – Topyekün” taktığine dönüş evresine geçtiğini ifade ediyorlar.
Australya Grifıs Üniversitesi Öğretim üyesi Michal Clarak, AFP. Ajansına verdiği demeçte, Uygur Eylemciler eskiden Çinli yöneticiler ile Karakolları hedef seçiyorlardı. Son eylemleri ile geleneksel Topyekun saldırmak devresine geçtiler. Urumçi’nın göbeğinde gerçekleştirdikleri bu eylemleri ile daha de Tekamülleştiklerini gösterdikleri tesbitinde bulundu.
Prof.Clark demecini şöyle sürdürdü ; “ Uygur Eylemciler diğer ülkelerdeki İslami gurupların etki ve taktiğinden gizli olarak etkilenmiş olabilirler. Ancak,olay etraflı ve derinlemesine araştırılıp incelendiğinde esas nedenin öz vatanlarında baskı,zulüm, etnik ayırımcılık ve ırkı aşağılamaya maruz kalan Müslüman Uygurların endişe ve öfkeleri ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Dr.İlham Tohtı gibi dialogdan ve barıştan yana ilimli akımların temsilcileri susturulur ve hapse atılırlarsa,onların dert ve elemlerini dile getirmelerine yasal yollar kapatılırsa bu tür istenmeyen şiddet eylemlerinin meydana gelmesi kaçınılmaz hale gelecektir”

Kaynak : rfa.haber sitesi ve özel bilgi kaynakları

NOT  :  Yazı’da yararlandığımız bilgileri ve kullandığımız bu resimleri temin eden ve bizimle paylaşan  Vatansever, cesur aziz Kardeşlerime ÖZEL TEŞEKKÜR’ lerimi  sunuyorum.