logo

trugen jacn
18 Şubat 2015

AZİZANE KAŞGAR’İN EYİDGAH CAMİ MEYDANININ 30 YIL ÖNCE VE ŞİMDİKİ HALİ ..!

Hamit Göktürk / Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)

 Aşağıda yer alan iki ayrı resim, Doğu Türkistan Türklerinin Azizane Şehri, Doğu Türkistan’in kadim başkenti, ve ve medeniyetimizin sembolu Kaşgar/Eyidgah Cami önündeki büyük Meydanın   1985 – 2015 yılları arası yanı 30 yıl öncesi ve sonrasındaki  halini  göstermektedir.

  30 yıl arasındaki fark, çok net ve açık olarak yansıyor.Bu farklılık aynı zamanda Doğu Türkistan’da ve özelinde Kaşgar Eyidgah’daki Çin asimilasyonunun ve kültürel ve dini soykırımı  açık şekilde gözler önüne seriyor. Nereden Nereye ..!

YIL – 1985   KAŞGAR EYİDGAH CAMİ’İNDE BİR BAYRAM NAMAZI

Çin diktatörü Mao ölmüş, onun politikalarında ısrar eden 4’lu Çete tasfiye edilmiş ve 30 yıl sonra kısmen de olsa bir yumuşa meydana gelmişti. Müslüman Uygur Türkleri de yıllardan beri hasret kaldıkları dini değerlerine yeniden kavuşma sevincini yaşıyorlardı. Yeni bir gelecek ve umut ışığı doğmuştu. Müslüman Türkleri de yeniden kendine dönüş yoluna girmişti.

YIL – 2015 YILI ,AYLARDAN  ŞUBAT.  KAŞGAR EYİDGAH CAMİ ÖNÜNDEKİ BÜYÜK MEYDAN.  ÇİN YENİ YILI KUTLAMALARI

       Komünist Partisi’ne bağlı “Din Adamları” Namaz kıldırma yerine kendileri Çin yeni yılını kutlamakta  ve Çinli İşgalcilerin Zorlaması ile “Küçük Elma Oyunu” oynamakta.

   Doğu Türkistan’da 1980’lı yıllarda başlayan kısmı yumuşama ve özgürlük rüzgarının ömrü kısa sürdü. 1990’lı yıllara gelindiğinde Sovyetler Birliği çöktü ve Türkistan coğrafyasında Doğu Türkistan’a komşu ve Uygur Türklerinin  Kardeşleri olan ve aynı değerleri paylaşan Kardeşleri Boy adları ile de olsa,Bağımsız Devletler olarak yeniden doğdu. Komünist Çin için Sovyet Tehlikesi ortadan kalkmıştı. Ancak,yeni Türk devletlerinin kurulması Çin’i son derece endişeye sevketmekte idi. Bağımsızlık rüzgarlarının Doğu Türkistan’a yansımasından son derece endişeli idi. Nitekim Doğu Türkistan Türklerinin İstanbul’da yaşayan Lideri merhum İsa Yusuf Alptekin “ Kurtuluş Sırası Doğu Türkistan’da “ söylemi ile tarihe not düşmüştü.

        Çin derhal işe koyuldu ve 1996’de Şanghay Beşlisi adı altında Türkistan coğrafyasında ilk adımını attı. Ezeli rakibi Rusya’yı de peşine taktı ve Türkistan Cumuhuriyetlerini kendi arka bahçesi haline getirdi. Çin polis ve Ajanları bu Kardeş Ülkelerde cirit atıyor ve istediği Uyguru derhal yakalıyar ve Çin’e götürebiliyordu.

Batı’da kendisini güvenceye aldığına kanaat getirdi ve Uygur Türklerine toptan imha ve soykırıma başladı. Din adamlarının Eyidgah Cami’inde Müslümanlara namaz kıldırması şöyle dursun,kendileri namaz kılmak yerine din aleytarı sloganlar atmaya zorlandı, ve Küçük Elma oyunu oynamaya  mecbur edilmektedir.

   ÜMİTSİZLİK ŞEYTANİ OLUP,HİÇ DE  İSLAMİ  BİR  DAVRANIŞ DEĞİLDİR.

         Ancak,biz bu karanlık durumdan hiçbir zaman ümitsiz olmayız ve olamayız.Ümitsizliğin olduğu yerde mücadele biter ve hezimet başlar. Hezimeti kabullenmek,yok olmayı  onaylamak demektir.
Zalimin Zulmünün Zirve yaptığı anlar,onun zevaline yaklaştığı en yakın  zamandır.

      Zulmün, soykırımın sembolü Çin’in de zevalı yaklaşmıştır. Çünkü,Zulmü tavan yapmıştır. YIKILMAYA VE YOK OLMAYA MAHKUMDUR.

Şairin dediği gibi ;

                                      “Hakkın Vadettiği Günler  Yarın,
                                        Belki de Yarından da yakın”dır.

Rahim ve Rahman olan Yüce Yaratıcımız biz mazlum Kullarına kurtuluş vaad etmiştir.

    İnşaallah kurtulacağız,  Kurtulacğız vede  Kurtulacağız.

    Allah her şeye Kadirdir. Onun gücünün sonu yoktur.

    Amenna ve Seddekna.

Etiketler: »
Share
1484 Kez Görüntülendi.