2024.10.16
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
Küresel düzeyde faaliyet gösteren İnsan Hakları İzleme Örgütü(Human Rıght Wach= HRW) bir açıklama yaparak Çin yönetiminin Japonya başta diasporada yaşayan Uygur Türklerine yönelik sınır ötesi baskı,zulüm ve tehditlerinin engellenmesi için Japonya, Çin’in sınır ötesi baskısına karşı önlem almalı”
Çin hükümetinin Çin dışındaki muhalif seslere yönelik sınır ötesi baskıları, Uygurlar ve Tibetliler gibi toplulukların gözetimi ve yabancı üniversitelerde Çin’e yönelik olumsuz görüşleri ortadan kaldırmaya yönelik girişimler, son yıllarda Batı demokrasilerinin dikkatini çekti. Özellikle Çin hükümetinin Uygurlara yönelik soykırımı başlatması ve aile bireyleri aracılığıyla yurtdışındaki Uygurlara zulmetmesi sonrasında Uygurların bu konuyu yaşadıkları ülkelerdeki medya ve ilgili kurumlara taşıması ve sınır ötesi baskının boyutu Çin Batılı hükümetlere açıklandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü kısa süre önce Çin hükümetinin Japonya’ya yönelik uluslararası baskılarına ilişkin bir rapor hazırladı ve Japon hükümetini bu konuya dikkat etmeye çağırdı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü özel bir raporda Japonya’da 25 Uygur, Tibetli, Moğol, Hong Konglu ve Çinliyle görüştü; bunların tümü protestolara, etkinliklere ve/veya çevrimiçi sohbetlere katıldıktan sonra yaşlıları ve aile üyelerinden gördükleri baskıyı anlattı. Çin hükümeti bunu onaylamadı ve elindeki kanıtları sundu.
İfade veren Uygurlar, Japonya’da Çin hükümetinin Uygurlara uyguladığı soykırımla ilgili gösteri ve faaliyetlere katıldıktan sonra Çin hükümetinin aile üyelerini arayıp onları tehdit ettiğini, hükümeti protesto edecek faaliyetlere katılmamaları konusunda onları uyardığını söyledi. Üyeler ve Japonya’da yaşayan Uygurlar hakkında bilgi verilmesini talep ettiğini söyledi.
Japon Uygur Derneği yönetim kurulu üyesi ve Dünya Uygur Kongresi’nin Japonya’daki temsilcisi Sayın Sautjan Mamet, radyo istasyonumuza Çin’den gelen bu tür baskıyla karşı karşıya kalan Japonya’daki Uygurların durumunun oldukça ciddi olduğunu ve bu durumu gündeme getirdiklerini söyledi. Bu sorunu Japon yetkililere defalarca ilettik.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün konuyla ilgili raporu, ifade verenlerin çoğunun böyle bir durumla karşılaştıklarında durumu Japon yetkililere bildirmek istemediklerini ve Japon hükümetinin bu konuda bir şey yapabileceğine inanmadıklarını gösteriyor.
Sayın Savutjan Mamet de bu konu hakkında yorum yaparak, Japon hükümetinin Çin’in sınır ötesi baskısına ilişkin net bir kanununun bulunmadığını, dolayısıyla bu konuda tedbirsiz kaldığını söyledi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Çin işleri departmanı müdür yardımcısı Maya Wang, Çin’in sınır ötesi baskılarının şu anda Batı demokrasilerinde büyük ilgi gördüğünü ancak Japonya’da henüz aynı seviyeye ulaşmadığını söyledi. Yani bu raporla Japon hükümetinin dikkatini çekmeyi amaçladığını söyledi. Dedi ki:
“Çin önümüzdeki birkaç on yıl boyunca agresif bir şekilde ulusötesi baskıyı sürdürüyor. Uygurlar bu baskıdan daha çok etkilendiler. Son yıllarda bu sorun Amerika Birleşik Devletleri gibi Batılı ülkelerde de yaygın olarak kabul edilmiş ve hükümetlerin dikkatini çekmiştir. Ancak Japonya için aynı şeyi söyleyemeyiz. Çin’in Japonya’daki baskıcı eylemlerine ilişkin bir rapor hazırlayarak Japon hükümetinin dikkatini çekmeyi amaçladık. Çünkü Japonya Çin’in komşusu ve Asya’da demokratik bir ülke olarak büyük önem taşıyor. Japonya, tarihte en fazla Çinli entelektüelin yoğunlaştığı ülke olarak çok önemli bir ülke.
Bayan Maya Wang, Çin’in sınır ötesi baskılarına ilişkin hükümetlerin farkındalığının artırılmasının, Uygurların, Tibetlilerin ve yurtdışındaki diğer toplulukların güvenliğinin sağlanmasında önemli bir rol oynayacağını vurguladı. Dedi ki:
“Çin’in ulusötesi baskıları genellikle aile üyelerine eve geri dönme baskısıyla uygulandığından, yabancı hükümetler Çin’de yaşayan insanlara yardım edemiyor gibi görünüyor.” Ancak hükümetler arasında Çin’in sınır ötesi baskılarının boyutu ve zararları konusunda farkındalık yaratmak önemli. Bu sayede yurtdışında yaşayan Uygurları korumanın, onlara manevi destek sağlamanın, yabancı hükümetler tarafından Çin’e geri gönderilmelerinin engellenmesinin ve bu hükümetlerin Çin’e baskı kurmasının mümkün olacağına inanıyorum.”
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün sonuçları açıkladıktan sonra Çin’deki Japon büyükelçiliğiyle temasa geçerek ne söyleyeceğini sorduğu ancak Çin büyükelçiliğinin yanıt vermediği ortaya çıktı. Aynı zamanda Japonya Dışişleri Bakanlığı da konuyla ilgili yorum yapmayı reddetti. İnsan Hakları İzleme Örgütü ayrıca Çin’in Japonya’daki uygulamalara yönelik baskılarına nasıl tepki vereceğini sormak için Japonya Ulusal Polis Bürosu ile de temasa geçti, ancak bir yanıt alamadı.
Sayın Savutjan Mamet, Japonya’nın Çin’in fikri mülkiyet hırsızlığını cezalandırmak için bazı önlemler almasına rağmen henüz insan hakları sorunlarını ve casusluğu cezalandırmadığına dikkat çekti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, raporunda tavsiyelerini Japon hükümetine sundu. Bu tavsiyeler arasında şunlar yer alıyor: Çin hükümetinin yurt dışında uyguladığı ulusötesi baskının oluşturduğu tehdidin tanınması, bu tür olayların raporlanması için bir sistem oluşturulması ve böylece temel haklarının korunmasına yardımcı olunması; ihbarcıların mahremiyetini ve güvenliğini sağlamak ve ihbarcıların Çin’e sınır dışı edilmemesini veya iade edilmemesini sağlamak ve bu tür baskı altında olanlara sığınma veya başka türlü koruma tavsiye etmek; Bu, Çin hükümetine Japonya üzerindeki ulusötesi baskıya son vermesi için açık bir çağrıyı da içeriyor. )