logo

trugen jacn

DÜNYA’NIN GÜNDEMİNDEKİ FİLİSTİN,UNUTTURULMAK İSTENEN DOĞU TÜRKİSTAN

Filistin ve Doğu Türkistan

İrfan SÖNMEZ

Demokrasilerde halk konuşur, yönetenler dinler. Otokrasilerde halk kendi konuşur kendi dinler. Totaliterizmlerde kimse konuşamaz, sadece yönetenler konuşur. 

Filistin, bir yıldır, kan ağlıyor. Çocuklar, kadınlar hunharca öldürülüyor.İsrail hiç bir insani ve hukuki bir kural tanımıyor.

Asırlar sonra; “İman edenlere karşı düşmanlık yönünden insanların en şiddetlisi olarak Yahudileri ve Allah’a ortak koşanları bulursun,”(Maide 82) diyen Kuran’ın bir mucizesi gerçekleşiyor. 

Savaşın bile bir hukuku vardır. İsrail bu kurallara uymadığı gibi, dünya da bu soykırımı, bu vahşeti seyrediyor. Demokratik ülkelerde vicdanı kanayan toplulukların isyanı da -yönetenlerin- duyarsızlığını, vicdansızlığını, İsrail’e desteğini  engellemeye yetmiyor. 

Ama daha kötüsü, İslam dünyasının duyarsızlığı, korkaklığı, ruhsuzluğudur. Her ülkenin başında -köleleştirilmiş-, menfaatini güç odakları ile birleştirmiş, kıblesini değişirmiş yöneticiler var. Zevahiri kurtarmak için konuşuyorlar ama Filistinli çocukların dramına son vermek için hiç bir şey yapmıyorlar. İmkanlarını kaybetmektense Hakkı, hakikati, vicdanı, adaleti kaybetmeyi yeğliyorlar. Halklarını dinlemiyorlar çünkü güçlerini halktan çok yaslandıkları odaklardan alıyorlar. Halk onlar için iktidarlarını meşrulaştıran bir araçtan başka bir anlam taşımıyor. 

Bir gazete “Filistin’e dua, İsrail’e gemiler” diye başlık atmıştı. Türkiye’nin Filistin politikasını bu cümleden daha iyi başka hiç bir şey ifade edemez. Ama sadece dua ile dünya değişmez, esas olan fiili duadır. Yatarak dünyayı değiştiremezsiniz. Dünyayı değiştirmek için, koşmak, terlemek, mücadele etmek gerekir. İsrail’i durduracak olan dualar değil, onu durdurmak için fiziki olarak yapılacak olanlardır.

Oysa bazıları için Filistin  sadece bir oy meselesidir. Dünyaya çıkar penceresinden bakanlar için kimin ağladığı, zulme uğradığı çok önemli değildir, önemli olan eldeki gücün nasıl ve hangi ittifaklarla muhafaza edileceğidir.  

Yetim ve Öksüz Doğu Türkistan…

Bugün Filistin’in slogan düzeyinde de olsa konuşanı, savunanı var. Yetim Doğu Türkistan’ın ise tek bir konuşanı, hatırlayanı yok.

Doğu Türkistan alev alev yanıyor, ibadetler yasaklanıyor, Türklüğü, Müslümanlığı çağrıştıran semboller yok ediliyor, on binlerce insan kamplara gönderiliyor, babalar evlatlarından, evlatlar annelerinden koparılıyor, çığlıklar arşı titretiyor,   Doğu Türkistanlı Soydaşlarımıza karşı tüm dünyanın gözleri önünde 2017’den beri  toptan bir etnik soykırım yapılıyor.

Ama tarihe adını mazlumun hamisi orak yazdırmış, bu milletten ve onların yöneticilerinden tek bir tepki sesi çıkmıyor.

Cuma hutbelerinde bile sadece Filistin konuşuluyor denilmesin diye lütfen Doğu Türkistan’a da bir iki kelimeyle değiniliyor. 

Çin’den alınan bir kaç milyar dolar, din ve soy kardeşliğini bile unutturuyor. Bir ülke , böyle topluca nasıl Perinçek çizgisine gelebilir? Halbuki ne diyorduk: 

Güzel Türkistan sana ne oldu?   –  Sebep vakitsiz güllerin soldu… 

Demokrasilerde millet konuşur, iktidarlar dinler. Millet konuşuyor ama dinleyen yok. Çünkü elbirliği ile demokrasi yok edilmeye çalışılıyor.  Onun için slogandan, laftan, istismar amaçlı nutuklardan başka bir şey duymayacaksınız.

 Ey Türk Milleti ,

Ülkeyi bu hale siz getirdiniz, şimdi neyi şikayet ediyorsunuz? İçine bu yüz kızartıcı duruma  verdiğiniz desteğin kiri karışmış dualarınız da en fazla kulağınıza erişir, daha ileri gidemez.

Kaynak : https://www.enpolitik.com/koseyazilari/filistin_ve_dogu_turkistan_-7083.html

Share
216 Kez Görüntülendi.