BİN YILLIK ŞANLI DİRENİŞİN ADI, SESSİZ FERYADIN MAHKUM COĞRAFYASI : DOĞU TÜRKİSTAN

Bu yazı ULAK Dergisinin son 13.cü Doğu Türkistan Özel Sayısında  PTT Çalışanları Dayanışma Derneği Başkanı ve  Ulak Dergisi  Genel Yayın Yönetmeni Sayın Mustafa Bayraktar’ın BAŞKAN’dan başlıklı takdim yazısıdır. Bana göre  bu yazı Doğu Türkistan için yiğitçe bir  haykırış ve Türk Milletimizin şafkat pınarlarından fışkıran merhamet  damlalarının tarihe not düşen bir örneği olarak kalbimizde ebediyen yer alacaktır. Tarihin  en karanlık sürecini yaşadığımız şu kasvetli günlerde yaralı yüreklerimize merhem, bizlere  can Kardeşlerimizin  çok değerli bir  tesellisi, bir destek ve manevi bir gücü  olmuştur.  Sayın Mustafa Bayraktar Beği’mizin bu satırları  düşünen aklına ve yüreğine,  yazan ellerine sağlıklar diliyor ve kendisine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Allah   şafkat ve merhamet duygularını  ve kalemini daha da bereketlendirip  zenginleştirsin. Allah kendisinden  Razı olsun. Amin(UYHAM) 

Mustafa Bayraktar(PTT Çalışanları  Dayanışma Derneği Başkanı- Samsun)

DOĞU TÜRKİSTAN…

Çağımızın en büyük yaralarından biridir.   Doğu Türkistan. Bin yıllık direnişin adı,sessiz feryadın mahkûm coğrafyası…
Bir önceki sayımızda Filistin’ı  yazdık. Bu sayımızda da görülmeyen zulme göz, duyulmayan feryada kulak, sessiz kalınışa bir  itiraz olabilmek  için ; kelâmımız Doğu Türkistan’ı anacak, kalemimiz Doğu Türkistan’ı yazacak, mürekkebimiz Doğu Türkistan için akacaktır.
Dergimiz yaşayan bu zulme, soykırıma, insanlık suçuna, vahşete… ulak olmayacaksa, ses vermeyecekse, edebiyat dünyasında rol üstlenmeyecekse, tarihe not düşmeyecekse “Neden var?” denilmez mi?

Doğu Türkistan… Ah Doğu Türkistan!

Bitmeyen yürek yangınımız bizim. Teoman Han’dan Balamir Kağan’a; Atilla’dan Bumin
Kağan’a, Bilge  Kağan’dan Kutluk Bilge Kül Kağan’a; Kâşgarlı Mahmud’dan İsa Yusuf Alptekin’e Asya’dan Anadolu’ya yürek yangınımız bizim.
1949’dan beri  bozgunumuz bizim.
Hem kışımız hem yazımız, bir sabah
geleceğini ümit ettiğimiz  kardan aydınlığımız bizim.

Muhammed İkbal’ın “Kaşgar, İslam dünyasının Doğu’daki müstahkem kalesidir.” dediği İsa Yusuf Alptekin’in bağımsızlık rüyası  Doğu Türkistan !
Kalbimizin bir yanı Filistin’de, diğer yanı Doğu Türkistan’da. Zalim her iki yandan çekiyor yüreğimizi dikenli tellerle…  Nabzımız damarlarımızı dövüyor. Kanımız İsyanda, İmanımız soyumuzla kan kardeş.
Böyle nasıl yaşanır bilemeyiz ki !

Olmuyor, sensiz  olmuyor Kardeş!

Sen zulmün pençesindeyken biz susamayız ki !
Zalimin büyüklüğü ürkütemez bizi. Susturamaz da…
Kızıl elmamızı dişlerse bir ejderha .davamızı satacak değiliz ya !
Aramızda yollar, dağlar, aşılmaz sınırlar olsa  da güneş doğacak biliyoruz.
Umudumuzu damarlarımızdaki asıl kana  bağlıyoruz.

Tarafız!

Mazlumun yanında, zalimin  karşısındayız!
Geldiğimiz yeri unutmuyor ;  yönümüzü Doğu Türkistan’a dönüyor ve diyoruz ki:
“Kalemimizle, Kağıdımızla,  kelâmımızla, tüm Kalbimizle Seninleyiz DOĞU TÜRKİSTAN ! “

Kaynak. ULAK Dergisinin son 13.cü ve Doğu Türkistan Özel  Sayısı