logo

trugen jacn

ÇİN’İN UYGUR SOYKIRIMI,HİTLER’İN YAHUDİ SOYKIRIMININ TIPKISININ AYNISI VE TEKRARIDIR !

Dinlerarası konferans Uygur soykırımı hakkında farkındalık yaratmayı amaçlıyor
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

 ABD’de yaşayan  Holokost’tan sağ kurtulan mağdur ve tanıklarından  insan hakları aktivisti ve Yahudi yazar  Eli Wiesel’in oğlu  Elisha Wiesel  Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türk halklarına karşı  soykırım suçlarının Hitler’in  Yahudiler ve diğer uluslara uyguladığı etnik soykırımının bir devamı olduğu söylediği bildirildi.

Elisha Weisel bu sözleri geçtiğimiz hafta Eli Wiesel Vakfı, Dünya Uygur Kurultayı ve Uygur İnsan Hakları Vakfı’nca ortaklaşa düzenlenen “Uygur Soykırımını Kırmak” konulu toplantıdaki konuşmasında sarf ettiği bildirildi.

Dünyanın önde gelen New York Times  gazetesinde de haberleştirilen bu toplantıda  Holokost’tan sağ kurtulan yazar Elie Wiesel adına kurulan  bu Vakfın Başkanı  Elisha Wiesel yaptığı konuşmadı  şunları söylediği bildirildi : ”  Ben Çin’in Hitlerden ilham ve örnek alarak kurduğu Çin tipi Nazi Kamplarının mağduru ve tanığı  ve 2021’de bu kamplardan kurtularak Paris’te yaşayan ailesinin yanına gelebilen  Bayan Gülbahar Hativaji’nin yazdığı “Çin Kampından Nasıl Kaçtım” kitabını okudum. Hatıvaci’nin yazdıkları  Çin’in kamplardaki uygulamaları ile Hitler’in  Toplama kampları arasında büyük bir benzerlik olduğunu fark ettim ve buna çok şaşırdım.  Çin’in Uygur  soykırımı ile Hitler’in Yahudi soykırımının esas amacının   ” Bir ulusu  toptan katliamla yok ederek dünyadan  tamamen silmek ” olduğu açık ve net olarak görülmektedir. Hatıvacı’nin anılarında yazdıkları  bana  Holokost’un canlı tanığı ve mağduru babam Eli Weisel’in bana anlattıkların bir benzeri ve tıpkısının aynısı olduğunu göstermektedir. Ben Hativacı’nın anılarını okuduktan sonra  Çin’in Uygurlara yönelik soykırım uygulamalarını   derinlemesine araştırmaya başladım ve  Çin’in bu etnik soykırımına  dünyanını dikkatini çekmek  çekmek ve bu insanlık suçunun  sona erdirilmesi için harekete geçmeye karar  verdim.” şeklinde konuştu.

Elisha Wiesel konuşmasında,  ayrıca, ABD’de yaşayan  Yahudiler ve Müslümanlar da dahil olmak üzere çeşitli dinlerin temsilcilerinin  Çin’in Uygurlara yönelik  baskı.zulüm insanlık ve etnik soykırımına karşı  mücadele etmek ve ortak çaba göstermesi gerektiğini belirterek :” Bununu için bu toplantıda tüm Dinlerin Temsilcilerinin ve Toplum önderlerinin  bir araya gelmesinden büyük mutluluk duyduğunu  de sözlerine ekledi.

ÇİN’İN UYGUR SOYKIRIMI,HİTLER’İN YAHUDİ SOYKIRIMININ TIPKISININ AYNISI VE TEKRARIDIR !

Ülkeler, Çin Yönetimine Uygur Soykırımını Durdurması İçin baskı Yapmalıdır

19 Nisan 2024 günü  sona eren  ” Uygur Soykırımının Durdurulması ” tanımlı bu ortak toplantının düzenleyicilerinden olan  Elie Wiesel İnsanlık Vakfı’nın kurumsal sayfasında  toplantı ya geniş şekilde yer verildiği  Çin işgal yönetiminin Uygurları toptan gözaltına alarak Toplama Kamplarına hapsetmesi,Kamplardaki tutuklulara insanlık dışı baski zulüm ve işkenceler yapıldığı  Uygurların Köle/İşçi olarak  zorla çalıştırması ve ülkenin  kadim tarihi ve kültürel  izlerini silmeye  çalıştığı bilgilerine yer verildi. Ayrıca Çin’in toplama Kamplarında  esir tutulan milyonlarca Uygur,Kazak ve diğer Türk Halklarının   hayatlarının tehlike altında bulunduğu  bunun  durdurulması için uluslararası toplumun  yüz binlerce  kişinin katıldığı küresel eyleminin  aciliyetinin  de altı çizildi.

Eli Weisell Vakfı’nın duyurusunda, Çin toplama kampları mağdur ve tanıkları başta olmak üzere , uzmanlar, dini liderler ve aktivistlerin  tanık  olarak toplumu bilgilendirmeleri, Uygurların durumunu tartışmak üzere  çeşitli etkinlikler düzenlemeleri  yapacakları toplantı ve panellerde  konuşmacıların  ilgili   hükümetlere Uygur soykırımının durdurulması için yeni politikalar üretmelerini teşvik etmeleri  Uygurların Köle/İşçi olarak  zorla çalıştırılmasından kâr elde eden işletmelere baskı yapmaları yönünde çağrıda bulunmaları de talep edildi.

Çoğunluğu Müslüman Uygurlar ve diğer Türki etnik gruplara mensup yaklaşık  1,8 milyon kişinin  “Yeniden Eğitim merkezleri” olarak tanımlanan Çin’in Toplama kamplarında esir tutuldukları, Kamplarda tutulanlara çeşitli insanlık dışı baskı,zulüm ve işkenceler yapıldığı kadınlara sistematik saldığı ve tecavüzler uygulandığı, Pekin’in Uygur kültürünü ve dinini ortadan kaldırmaya yönelik  politikalarına dikkat çekildi.

Share
599 Kez Görüntülendi.