logo

trugen jacn
15 Ocak 2015

MÜSLÜMAN UYGUR TÜRKLERİNİN VİCDANI Doç.Dr.İLHAM TOHTI TAM BİR YIL ÖNCE BUGÜN PEKİN’DE TUTUKLANMIŞTI.HALEN ÇİN ZİNDANLARINDA …!

ilham-tohti

MÜSLÜMAN UYGUR TÜRKLERİ BAŞTA DOĞU TÜRKİSTAN’I VATAN BİLEN BÜTÜN TÜRKLERİN VE HALKLARIN VİCDANI UYGUR BİLİM İNSANI TAM BİR YIL ÖNCE PEKİN’DEKİ EVİNDEN 70 YAŞINDAKİ ANNESİ İLE BİRLİKTE.İNSANLIK DIŞI YÖNTEMLERLE VE ÇOCUKLARININ GÖZÜ ÖNÜNDE KELEPÇELENEREK TUTUKLANMIŞTI.DAHA SONRA HUKUKSUZ VE DÜZMECE ÇİN MAHKEMELERİNDE YARGILANMIŞ VE ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILMIŞTIR.

Dr.TOHTİ, ÇİN YÖNETİMİNDEN KENDİ ANAYASASI VE SÖZDE ÖZERK BÖLGE YASALARINDA TANINAN HAKLARIN DOĞU TÜRKİSTAN’İN TARİHİ VE EBEDİ SAHİBİ TÜRKLERE UYGULAMADA DE VERİLMESİNİ TALEP ETTİ. DOĞU TÜRKİSTANLILARA DE BU ÜLKEYE SONRADAN ZORLA GETİRİLİP İSKAN EDİLEN ETNİK ÇİNLİ GÖÇMENLERE TANINAN HAKLARIN KENDİSİLERİNE DE TANINMASINI İSTEDİ.BUNUN MÜCADELESİNİ DE BARIŞÇIL YOLLARLA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BAĞLAMINDA SÜRDÜRDÜ.ANCAK,ÇİN YÖNETİMİ BU ANAYASAL VE HAKLI TELEPLERİ “BÖLÜCÜLÜK VE ETNİK KIŞKIRTMA ” OLDUĞUNU İDDİA EDEREK KENDİSİNİ CEZALANDIRDI.

      D. TOHTI HALEN URUMÇİ’DE HAPİSHANEDE ÇİLE DOLDURMAKTADIR.KENDİSİNE AİLESİNİN ZİYARETİ VE GİYİM VE YAŞAM MALZEMELERİ YASAKLANMIŞTIR.

  DOĞU TÜRKİSTAN TÜRKLERİNİN  HAK VE HUKUKU,DİNİ VE İNSANI HAKLARI İÇİN MÜCADELE EDEN VE UYGURLARIN VİCDANI İLHAM TOHTİ  İÇİN SABIR,DAYANMA GÜCÜ VE MÜCADELESİNİN BAŞARIYA ULAŞMASI İÇİN DUA VE NİYAZLARINIZI İSTİHRAM EDİYORUZ.

UYGURLARIN VİCDANI MİLLİ KAHRAMANIMIZ Dr.TOHTI, SENİ  UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ VE ASLA UNUTTURMAYACAĞIZ.

    DOĞU TÜRKİSTANLILAR OLARAK  SANA DAİMA MİNNETTARIZ. 

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Dr.TOHTI’NİN TUTUKLANMASININ 1.YILI MÜNASEBETİ İLE DAHA ÖNCE KALEME ALDIĞI BİR İNCELEMESİNİ BİLGİLERİNİZE SUNUYORUZ.

” UYGUR ÖZERK BÖLGESİ”‘NDE UYGURLARIN DİNİ ÖZGÜRLÜK HAKLARI GASBEDİLİYOR. BU İSE,TİPİK BİR HAK İHLALIDIR.

İlham Tohti

Dini özgürlüğe saygı göstermek ve Dini özgürlüğü  korumak,Çinin uzun süredir benimsediği dini politikadır.Dini özgürlük vatandaşın temel hak ve hukukları içinde Çin Anayasasında güvence altına alınmıştır.Uygur Özerk bölgesindeki  Uygurların tamamı kendilerini İslam ümmeti olarak tanımakta ve tanımlamaktadır.Uygur Özerk bölge yönetimi yasa gereği,Uygurların dini özgürlüğünü yasaklayamaz.

İslam dini,Uygur kültürü ve Uygurların gündelik hayatında  fevkalade önemli yer tutmaktadır.20.yüz yılın 50.yıllarından başlayarak Uygur bölgesindeki Çin yönetimi,Uygurların milli ve dini bilinci zayıflatacak politikayı  planlı bir şekilde uygulamaya başlamıştır.Hükümet çeşitli yöntemlerle Uygurların dini özgürlüğüne karışmayı ısrarla sürdürdü.Uygurların  ibadet hakkına  olan saygısızlık,aşağılama,yasaklama(Kültür devriminde;Kuran yakma,mescit-camiyi yıkma,imamları toplayıp domuz eti yemeye zorlama…) zaman zaman İslam’a  saldırıyı toplumsal bir siyasi harekat  olarak  sürdürmüştür.Dine olan dayanılmaz baskı şu günlerde zirvelere ulaşmıştır.Uygurlara yapılan bu  hak ihlali aynı zamanda Çin anayasasını çiğnemektir,Ana yasa  suçu işlemektir.Bu suçu işleyenleri Çin halkının vicdan muhasebesine sunmak ve Beyjing merkezi yönetime suç duyurusunda bulunmak için  sadece Uygur Özerk bölgesinde  yönetim  propaganda bakanlığının organizesi ile işlenmekte olan suç delillerini siz değerli okurla sunuyorum;

1.İbadet için camiye girmek yasak;

 Belge(kanıt) resim – 1

Bu  fotoğraftaki  köy caminin Duvarına asılı tabelada Uygur dilinde şöyle yazılmaktadır: “ Uyarı; Devlet memurları,parti üyeleri,gençlik kolları üyeleri,18 yaştan küçük gençler,çocuklar ve tüm kadınlara camiye girmek ve ibadet etmek yasaktır.”

1

Kanıt resim – 2 2

Bu fotoğraf özerinde yazıldığı gibi 07.09.2011.tarihinde çekilmiştir.Bu fotoğrafta caminin giriş kapısına asılan Uygurca ve Çince uyarının Türkçe tercümesi şöyle ; “ Yaşı tutmayanlar (18 yaşından küçüklerin ve öğrencilerin girmesi yasaktır.”

 

Kanıt resim-3

image-1

Bu Fotoğraf ta; “ Kendi mahallesi dışında namaz kılmak yasadışı dini faaliyet sayılacaktır.”

Bu propaganda tabelası altına duvara yabancıların köy camisinde namaz kıldıklarını görenlerin ihbar edilmesi gereken telefon numarası  yazılmıştır.

Fotoğraf-4

Fotoğrafta  Uygurca ve Çince olarak duvara yazılan uyarıda şöyle denmektedir; “ Bireysel hac yapmak yasadışı dini faaliyettir.”

10

 

2.Kamu alanlarında açık ve kapalı yerlerde namaz kılmak ve kuran okumak yasaklanıyor

Kanıt resim – 4

3

“ Semimi uyarı; Kamu alanlarında (açık ve kapalı fark etmez) Namaz kılmaya,kuran okumaya izin verilmeyecektir.-“

     Çince ve Uygurca yazılan bu uyarı Toksu nahiyesi sağlık idaresi  tarafından yapıldığı en alt sıraya not edilmiştir.

Toksu nahiyesi  Uygur Özerk bölgesindeki  84 nahiyeden biridir.99% nüfusu Uygur Müslümanlardan oluşmaktadır.Bu uyarı tabelası İlçe kaymakamlığına bağlı Sağlık müdürlüğü tarafından Hastane ve beldelerin sağlık ocaklarının kapı,duvarlarına asılmıştır.

Bu tür uyarılar ve propaganda  İl,İlçe,köy  komünist parti sekreterliği tarafından tüm sektör,tüm melekler bazında sistematik yürütülmektedir.

 

Resim-5

4 (1)

Gulca şehrin cadde,kavşak,sokak,alışveriş merkezleri,eğlence parkları,Pazar yerleri gibi merkezi yerlerdeki reklam panolarına,duvar,çatılara  büyük çerçevelerde göze hitap edecek görkem bir şekilde yerleştirilmektedir.

Çince ve Uygurca olarak şöyle yazılmaktadır; “ Şinjiang Uygur Özerk bölge üniversal yönetim tüzüğü,Uygur Özerk bölge din işlerini yönetme tüzüğü” ünde belirlenen maddeleri gereğince topluma açık tüm alanlarda namaz kılmak kesinlikle yasaktır.Yasağa uyumayanlar  “tüzük”ü ilah suçundan ağır cezaya çarptırılacaktır.”

Kanıt resim -5 Gulca şehir Hastanesinin  giriş kapısı yan duvarda asılı durmaktadır.

Çince ve Uygurca olarak şöyle yazılmaktadır; “ Duyuru:Şinjiang Uygur Özerk bölge üniversal yönetim tüzüğü,Uygur Özerk bölge din işlerini yönetme tüzüğü” ünde belirlenen maddeleri gereğince topluma açık tüm alanlarda namaz kılmak kesinlikle yasaktır.Yasağa uyumayanlar  “tüzük”ü ihlal suçundan ağır cezaya çarptırılacaktır.”

 3.Oruç Yasağı

Oruç İslam’ın 5 farzından biridir.Hicri takvimini 9.ayı olan ramazan ayında reşit ve dağlıklı tüm Müslümanların bir ay oruç ibadetini eksiksiz yerine getirmesi şarttır. Uygur Özerk bölgesine bağlı şehir,nahiyelerin hepsinde büyük bir propaganda kampanyası başlatıldı.Bilhassa Üniversite,liselerde,eğitim,sağlık sektörlerinde  öylen tatilinde yemeği  kolektif yedirmek etkinliği düzenleyerek

Kanıt resim – 6

ecff3780jw1eh1ve6jxpej218g1uttwe

Gulca Şehir Çince tip  Hastanesi   yönetimi “Milliyetler kardeşliğini pekiştirme yemeği” adı altından Ramazan ayı boyunca Uygurlar ilen Çinlileri beraberce öylen yemeği yeme organizasyonu sürdürdü.İşten atılmaktan korkan Uygurlar orucu bozmak zorunda kaldı.Fotoğraf 6,Ramazanda öylen yemeğe oturan görüntüden biridir.Bu fotoğraf Çin devlet medyası tarafından propaganda amaçlı kullanılmıştır.

Fotoğraf -7

10441173_697453076989286_4545078544927258567_n

Bu Fotoğrafta,Urumçi  Tip Üniversitesi  yönetimi Ramazanda Uygur öğrencileri öylen tatilinde toplayıp,oruç tutup tutmadığını test etmek amacı ile her kesi su içirmek sureti ile testen geçirmektedir. Gulca Vilayetine bağlı Künes kasabasının Kazak köyü olan Narat köyü cami önünde kimsesizlere iftar yemeği hazırlayan iftar kazanı Çin polislerince yıkıldı, paramparça  edildi. Bu hayır işine katkı sağlayan 15 kişi tutuklandı.

  1. Kamusal Alanlardan Pazar yerlerine Kadar Tesettür giysilerle Girmek Yasaktır.

Fotoğraf -8

6

Bu fotoğrafta Kaşgar  Büyük Şehir Kütüphanesi  giriş kapısı önüne asılan bir “duyuru”dur.

Uygurca ve Çince şöyle yazılmaktadır; “ Saygı değer okurlarımız.Bugünden itibaren Tesettür giyinen,yüzü kapalı olan,başına eşarp takanların kütüphanemize girmesi yasaklanmıştır.

Kaşgar Şehir Kütüphanesi  08.03.2013 “ diye yazılmıştır. Ve o günden bugüne Kaşgar büyük şehir kütüphanesine tesettürlü bayanlar,hatta başına normal eşarp takan  hanım kızlar bile sokulmamaktadır.

Fotoğraf 9

7

Bu fotoğraf Urumçideki bir hastaneye aittir.Uygurca ve Çince şöyle yazılmaktadır; “Çarşafla örtünenler,tesettür giyim giyenler,Erkeklerden yaşı 45 ten küçük ama sakal bırakanların hastanemiz kapısından içeri girmesine izin yoktur.”  Alttaki iki satırda her iki dilde şöyle yazılmaktadır ; “Hastanemiz içinde namaz kılmak yasaktır.”

 Fotoğraf -10

201305260526232

Bu fotoğraf Hoten şehir  içinde tek olan alış veriş merkezine aittir.Uygurca ve Çince yazıların aynen tercümesi şöyle; “ Din bilincini zayıflatmak,ortamı dini kirlilikten arındırmak ve alış veriş merkezimizin güvenliğini sağlamak için,Hoten vilayeti ÇKP,şehirlik ÇKP komitesinin emrine uyarak:

1.Çarşaflı kadınların  alışveriş merkezleri,mağazalar,Pazar yerleri  gibi tüm kamu faaliyet alanlarına girmesi kesinlikle yasaklanmıştır.

2.Sizin ve diğer Vatandaşların güvenliği için  yapılacak fiziki kontrole  yardımcı olmanız gerekir.

3.Tüm satış yerlerinde dini  içerikli ve dini  esaslara göre imal edilen  giysi ve aksesuarların satılması yasaktır.

4.Tüm dini kitap,CD,videolar yasadışıdır. Satışı kesinlikle yasaktır.

Fotoğraf -11

5

Bir belde semt pazarı önüne  konulan bu propaganda tabelasında  Uygurca ve Çince olarak şöyle yazılmaktadır; “Bahçe pazarı,tesettürlüleri,cilbab (Çarşaf)lıları  hoş karşılamayacaktır.

Fotoğraf -12

9

En büyük petrol şehri olan Karamayın caddelerine şu propaganda panoları asılmaktadır.Uygurca ve Çince şöyle yazılmaktadır; “ Burası modern toplumdur.Kamu araçlarına minmek istiyorsanız başınızdaki örtüyü çıkarınız!”

 Fotoğraf -13

8

Bu reklam panosunda  Uygurca ve Çince şöyle yazılmaktadır; “ Hanımlar,kızlar.yüzünüzü açınki, Çağdaş toplumun modern yüzü zarar görmesin.”

Bu slogan Uygur özerk bölgesindeki tüm cadde,kavşak,mahallerde yaygındır.Devlete ait gazete,radyo,televizyonlarında  sloganı haline gelmektedir.

4.Uygur Özerk bölgesinde Kuran ve başka dini kitaplar yakılmakta,Ebeveynlerden Çocularını dini eğitimden uzak tutmak konusunda  imza alınmakta,ant içirilmektedir

Fotoğraf -15

W020140424552061898521_r75

. Şinjang gazetesi 2013.yılının ilk 6 ayında Urumçi  polislerince yapılan baskınlarda toplanan Kuran dahil 33 bin dini kitap,CD  imha ettiğini açıkladı.

Fotoğraf -15

Bs1iD0cCAAAO_rJ

 Bu fotoğrafta  Aksu Gülabat beldesinde  Uygur kadınlarını köy meydanına toplayıp,Çin komünist parti bayrağı önünde “ Allaha değil,Çin komünist partiye inanacağımıza,çocuklarımızı dini eğitimden uzak tutacağımıza  ant içiyoruz” şeklinde yemen ettirmektedir.

5.Uygurların örf adetlerinin bir kısmı  suç kapsamına alınmaktadır

Fotoğraf -16

140917042512_cu_rumqi_anti_terror_624x351_afp

Bu fotoğraf Urumçi,Karamay,Gulca,Kaşgar …gibi şehirlerde Tiren garları,otobüs durakları ve cadde,sokaklardaki reklam panolarına yapıştırılmaktadır.Suç kapsamı  kadınların tesettür giysileri ve erkeklerin sakalı ile kalmıyor,ay yıldızlı tişörtlerde suç aletleri olarak gösteriliyor.Bu  propaganda panosundaki fotoğrafta diplomatik skandala yol açabilecek çok büyük hatalar var.Burada Türk bayrağı baskılı ay yıldızlı kırmızı tişörtünde suç  aletleri kapsamında yer alması sadece Türk bayrağına sempati duyan Uygur gençleri değil, 77 milyon Anadolu Türkünü ve Türkiye cumhuriyetini  ağır derecede rencide edecektir.

6.Uygurların dini  inancı ve milli kültürünü zayıflatmaya yönelik sistematik baskılarla  paralel  yoksul Uygur  gençlerine para tuzağına düşürerek Çinlilerle evlenmeye yönelik yeni bir proje ortaya çıkmaktadır.

Fotoğraf-17

image-1 (1)

 Çerçen nahiye partikom özel genelge yayınladı ve bu genelge Uygur Özerk bölgesinin devlete ait haber sitesi “Şinjing Haberleri” inde yayınlandı. Genelgede şöyle  denmektedir; “ Nahiyemizde Çinliler ile evlenen Uygurlara 5 seneye yayarak 50 bin yuan (8000$) (her sene 10bin yuan ) ödül  veriliyor.onlardan doğan çocuklara ana okuldan lise mezunu olana kadar her yıl 3000 yuan,üniversiteyi kazanan günden başlayarak her yıl 5000 yuan geri ödemesiz burs veriliyor.”

Çerçen kasabası Teklemakan  çölünün tarım nehri  boyundaki küçük ve kenar bir kadım yerleşim bölgesidir. Şu anki Nüfusunun 99% Uygurlardan oluşmaktadır.Yaşam şartları ve coğrafi uzaklığı  nedeni ile Çinli göçmenlerin rağbetini görmemektedir.Çerçende Uygurların İslam’a olan bağlılığını zayıflatma propagandası ile paralel olarak Uygur gençleri Çinlilerle evlendirmek teşviki için büyük miktarda bütçe ayrılmıştır. Ancak,Çerçende  ilk okul,orta okullara ayak kapısız gitmekte olan 10 binlerce yoksul çocuk bulunmaktadır.Beslenme yetersizliğinden dolayı çeşitli hastalıklara yakalanan,hatta ölen bebek  sayısı en çok olan nahiye Çerçendir.Onlara bütçe ayırmak aklından bile geçmeyen  nahiye ÇKP merkezinin bu yeni projeyi keşfetmesi ve tüm Uygur özerk bölgesinde propaganda malzemesi yapması düşündürücüdür.

 Uygur Özerk bölgesinde Mao dönemden kalma siyasi baskılar aynen ve hatta daha ağır bir biçimde devam etmektedir.Ben burada fakat Çin vatandaşı ,ancak etnik  yapısı ve dini inancı farklı olan Müslüman Uygur kitlesi üzerinde gitgide artmakta olan siyasi baskıların bazılarını ortaya koydum.Bu yapılanların hepsi Çin Anayasasına ve Özerk yasasına aykırıdır.Uygur Özerk bölge Komünist parti yöneticileri yasaları korumak yerine yasaları çiğnemektedir.

Uygur toplumu bu baskılardan dolayı çok acı çekmektedir,öfkesi artmaktadır.Çinli yöneticiler ise bu acılardan haz almakta ve dinle alay etmektedir.Uygur yöneticiler  şaşkınlık içinde  ne kendi halkına yaranabilmekte,nede komünist yönetime.

Din bizim kutsal değerimizdir.Yerel yönetimin bu tür hukuksuz uygulamalarının Uygur halkına bir maliyeti olduğu gibi,devlete de bir maliyeti olacaktır.

Çin halkının Uygur özerk bölgesinde  uygulanmakta olan hukuk dışı dini politikalara duyarsız kalmamsı ve Çin merkezi hükümetin  duruma el atmasını sağlamak  amacı ile bu kanıtları sunmuş bulunuyorum.

saygılarımla

İlham Tohti

Çinceden Türkçeye Çeviren: Bahtiyar Necat

Etiketler: » » » » »
Share
2564 Kez Görüntülendi.