logo

trugen jacn

SOYKIRIMCI KIZIL EMPERYALİST ÇİN’İN İŞGALİNDEKİ DOĞU TÜRKİSTAN’DA ANNE OLMAK !

Doğu Türkistan on Twitter: "Doğu Türkistan da Neler Oluyor? ||FLOOD|| #DoğuTürkistanıUnutmadık Doğu Türkistan da Neler Oluyor? On sekizinci yüzyılın ortalarından itibaren Rus Çarlığının Batı Türkistan'ı işgaline şahit olan Doğu Türkistan halkı, yaklaşık

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

  • Komünizm Kurbanlarını Anma Vakfı’nda (VOC) kıdemli bir araştırmacı olan Dr. Adrian Zenz’in raporları, Uygur kadınlarının zorla kısırlaştırıldığını  ve mecburi  kürtaja  tabi tutulduğunu,   bu  acımasız uygulamaların Doğu Türkistan’in bazı bölgelerde Uygur doğum oranında şaşırtıcı bir düşüşe yol açtığını ortaya koymaktadır.
  • ABD’deki Çin Büyükelçiliği  Çin işgal yönetiminin  Uygur Türklerine yönelik bu acımasız  vahşet ve insanlık suçlarını arlanmazca  kutladı ve soykırım eylemlerinin Uygur kadınlarının  zorla kısırlaştırılması   ve bebeklerinin zorla kürtajla katledilmesini “Uygur Kadınları artık bebek yapma makineleri olmaktan Kurtarıldı.”  ifade ve heyezanları kullanarak   ile arlanmazca  etnik soykırım uygulamalarını savunmaya kalkmıştır.

  • Tip doktoru Dr. Gülşen Abbas ve dünyaca ünlü Antropolog  ve Halk Bilimci Prof. Dr. Rahile Dawut  başta olmak üzere  milyonlarca Uygur anne, Çin’in toplama kamplarında çürümeye ve ölümü   terkedilmiş bulunuyor.  Çin tipi Toplama Kampları ile Çin zindanlarıında tutuulan bu Uygur anneler  akla hayale gelmeyecek vahşetlere  tabi tutuluyorlar. Ayrıca bu tutuklu Uygur kadınları işkence,  cinsel saldırılara ve her türlü fiziksel ve psikolojik baskılara ve sistematik saldırılara  uğramaktadır. Çin toplama  Kamplarının  dışında yaşayanlar ise  İşgal yönetimince küresel  şirketlere kiralanıyor ve  Doğu Türkistan’daki üretim tesislerinde  Köle/İşçi olarak  zorla çalıştırılıyor. Bu insanlık dışı  uygulamalar Çin Komünist Partisi (ÇKP)’nin  BM.Evrensel insan hakları Bildirgesindeki imzasını çiğnediğini ve bu taahhütlerine ihanet ettiğini  gösteriyor. Ayrıca Çin’in insan haklarını ve uluslararası hukuku tamamen hiçe saydığını kanıtlıyor.
  • Dahası, ÇKP’nin  işlediği  bir diğer İnsanlık suçu ise,  ailelerin zorla dağıtılması sonucu ebeveyinlerinden zorla koparılmış  yaklaşık  bir milyon çocuğun Çocuk Dönüştürme Kamplarında Çinliye dönüştürülerek etnik asimilasyon uygulamalarıdır.  Dilleri yasaklanarak birer  etnik Çinliye  dönüştürülen bu masum çocuklar daha sonra  merkezi Çin’deki Çinli ailelere evlatlık olarak veriliyor. Kültürleri, dinleri ve diğer tüm etnik özellikleri değiştirilen  bu çocuklar  ÇKP’nin sadık destekçileri olmaları için  sert disiplin  içinde ve  Kızıl Çin propagandası ile yetiştiriliyor. Çin tipi Toplama Kampları(Endoktrinasyon ve militarizasyonun)  uygulamalarında şok edici boyuta ulaşmıştır. Beş yaşından küçük çocuklar Çin Halk Kurtuluş Ordusu’na katılmaya zorlanırken,  ÇKP’lı İşgalcılar bu dönüştürdükleri  Uygur çocuklarının  kendi arzuları ile  ÇKP için kendilerini feda etmeye istekli olduklarını ilan ediyor.
  • Roma merkezli bitterwinten.org’un bu dönüştürülmüş Uygur çocukları ile ilgili   tamamen gerçek bilgi ve kanıtlara dayanarak hazırlayıp yayınladığı çarpıcı  bir araştırma yazısı ve  video filmde Çin’in  bu  acımasız  dönüştürme ve soykırım cinayetleri hakkında detaylı  bilgiler vermektedir.
  • “ÇKP, Doğu Türkistan’daki soykırım uygulamalarında ilk  olarak  kadınları ve çocukları hedef almaktadır çünkü onlar Uygur toplumunun geleceğidir. Uygur kadınları annelik ve çocuk yetiştirme gibi temel haklarından mahrum bırakılıyor. Onlar için, Anneler Günü bir kutlama nedeni değil, ÇKP altında karşılaştıkları devam eden baskının bir hatırlatıcısı ve öldürülen ya da onlardan ayrılan çocukları için dayanılmaz  bir acı ve istirap kaynağıdır.
  • Benim Ablam Dr. Gülşen Abbas başta olmak  üzere yüzlerce Uygur annelerin  ÇKP’nin acımasız baskıları  nedeniyle ailesinden uzakta, Çin’in toplama kamplarında geçirdiği   son Anneler Günü olmaktadır.

500 bin Doğu Türkistanlı çocuk Çin kamplarında!

Uygur Hareketi olarak  tüm  Dünyaya ve Annelere sesleniyoruz : 

  • Hiç olmasa  yılda bir kez kutlanan “Anneler gününde, Çin’in işgalinde yaşamak zorunda kalan Uygur kadınlarıyla dayanışma içinde  olunuz.
  • Bu arada  BM.Teşkilatı başta olmak üzere uluslararası kadın hakları örgütlerinin  bir birleriinden zorla koparılan Uygur ailelerini yeniden bir araya getirilmesi ve Uygur kadınlarının karşılaştığı  baskı zulümlere son verilmesi için Çin yönetimi nezdinde  derhal harekete geçmeye çağırıyoruz.
  • Özellikle de Anneler Günü’nde, 2017’de  ifşa edilen ÇKP Üst Yönetiminin  Pekin’deki  üst düzey   gizli belgelerinde ÇKP Lideri Xi Jingping’in  Uygur Türklerini kasdederek talimatlandırdığı  “ Onların(Uygurların) Soylarını kırmak-Köklerini Kurutmak Aile Bireyleri arasındaki  bağlantılarını  tümden Koparmak ” sözlerini ile Uygur Soykırımının geldiği vahim durum ve noktayı  bir kez daha  bilgilerinize sunar ve tekrar hatırlatıyoruz.
  • Ayrıca, Çin Lideri Xi’in yukarıdaka gizli emri doğrultusundaki  soykırım suçlar uygulamaları kapsamında acı çeken Uygur kadın ve çocuklarının  bu feci,  dramatik kötü durumlarını  bir kez daha teyit eder ve bilgilerinize sunuyoruz.
  •  Uygur Hareketi olarak : Çin işgal yönetiminin toptan ve temelden soykırım yaparak Uygurların köklerini kırmak – Soylarını Kurutmak” amacı ile uygulanan bu insanlık dışı vahşet uygulamaları sonucunda Doğu Türkistan’ın içinde ve dışında parçalanmış aileleri görmezden gelinmemesini ve onların feryatlarına kulak verilmesini   ve onların Uygur dünyada Seslerinin daha   çok duyurulması ve mücadelerinin  başarılı olabilmesi gereken her türlü şartların sağlanması için her türlü katkı ve yardımın  yapılmasını talep ediiyoruz. yükseltilmesini sağlamamız şart olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
  • 14 Mayıs 2023  Dünya Anneler Gününde Uluslararası toplumu, ÇKP’nin acımasız  ve ağır insan hakları ihlalleri altında yaşamak zorunda kalan  Uygur Annelerinin  acılarını duymaya ve onların bu temel haklarını tanımaya ve onların bu temel  haklarını savunmak için somut adımlar atmaya çağırıyor.
  • Uygur Hareketi BM.İnsan hakları Yüksek Konseyinin 12 Mayıs 2023’te  Cenevre’deki merkezinde başlayan  85. oturumlarında   Çin’in insan hakları sicilini gözden geçiren ” BM Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi’ne (CEDAW)  :” Çin İşgal Yönetiminin  Uygur kadınlarına yönelik  insanlık dışı acımasız vahşetini sona erdirmesi için daha   fazla, etkili ve sonuç alıcı  baskılar  ve caydırıcı yaptırımlar yapmaya” çağırıyoruz.

tahir abdullah (@tahirab99284136) / Twitter

Kaynak : yenidusunce.com 14.05.2023

Share
6894 Kez Görüntülendi.