UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
ABD Temsilciler Meclisi(Kongre)nin Küba asıllı üyesi Carlos Gimenez, Kongre’de oluşturulan
” Ben Komünist Kastro’nun rejiminden ABD’ye sığınmış bun Kübalı olarak Çocuklarımın ve onların çocuklarının(torunlarımın)Çinli Komünistler tarafından yönetilen bir dünyada yaşamasını asla istemiyorum!” açıklamasında bulunduğu bildirildi.Özgür Asya(rfa.org/Uyghur) radyosunun haberine göre ABD Temsilciler Meclisi’nin “ABD ile Çin Komünist Partisi Arasındaki Stratejik Rekabet Özel Komitesi/ABD-Çin Stratejik Rekabet Özel Komitesi” tarafından düzenlenen Çin’in Uygur katliamı ile ilişkin özel oturumda Çin Nazi/Toplama Kamplarından kurularak yurt dışına çıkabilen ve halen Avrupa ülkelerinde yaşayan Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri ; Gülbahar Hatıvacı(Fransa) ile Kalbinur Sıddık(Hollanda) tanık olarak ifade verdiler.
Başkan Galliger : Uygur Soykırımı için “Bir Daha Asla!” Demenin Zamanı Gelmiştir
Özel oturumun açılışını yapan Kongre üyesi ve ABD-Çin Stratejik Ortaklık Olağanüstü Komisyonu başkanı ve tanıkların Moderatörü Mike Galliger de toplantının açılışında yaptığı konuşmasında şunları ifade etti : ” Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan ve bu toprakların tarihi sakinleri olan Uygurlar başta olmak üzere diğer Müslüman Türk halklarına yönelik baskı ve zulüm uygulamalarının insanlığa karşı işlenmiş bir etnik soykırım suçu olduğu açık ve nettir. Bizler en azından 50 yıl geç de olsa Çin Komünist Partisi’nin 21.yüz yılda işlediği iğrenç soykırım suçlarının dehşetlerinden bir kısmını birazdan Çin’in Toplama Kampı mağduru Uygur Tanıklarımızın ağzından dinleyeceğiz. ÇKP’nin bu insanlık suçları ile soykırım cinayetlerine karşı hiçbir liderin, hiçbir politikacı veya yasa yapıcının, hiçbir iş adamı ve yatırımcının torunlarının gözüne baka baka ” Biz Bilememişiz” dememesinden emin olmak istiyoruz ve bunun gereğini yapmalıyız. Şimdi pek çok insan Holokost(1940’lı yıllardaki Yahudi soykırımı) sırasında yaşasaydık ne yapabilirdik ? diye sorduğunu duyar gibi oluyorum. Bugün bunu soran insanların “Şimdi bütün bu soykırımı öğrendim ve biliyorum. Bunu bildiğime göre, ben ne yapabilirim ve ne yapmalıyım?” diye kendisine sormasını ve bunu düşünmelerini istiyoruz. İşte şimdi bizlerin ” Bir Daha Asla!’ dememizin tam zamanıdır!” çarpıcı ifadeleri ile konuşmasını tamamladı .
Ben Çocuklarımın ve Torunlarımın Çinli Komünistlerin Hakim Olduğu bir Rejimde Yaşamalarını asla İstemiyorum
ABD. Kongresi Milletvekili ve ABD-Çin Stratejik Rekabet Özel Komitesi üyelerinden Temsilci Carlos Gimenez toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi ” Ben, Komünizmden nefret ediyorum. Çünkü ben de bir Kübalıyım. 1960’lı yıllarda ülkemde iktidarı ele geçiren Komünist Diktatör Castro’nun baskısından dolayı Küba’dan kaçmak zorunda kaldık. Burada tanık olarak bizleri ÇKP’nin insanlık dışı uygulamalarından bizlere örnek ler vererek anlatan Çin Toplama Kampı mağdurları Uygur mağdurların anlattıklarından ve duyduklarımdan çıkardığım sonuca gelince ; Çin yönetimi sadece baskıcı veya zalim değil, aynı zamanda acımasız ve vahşi bir rejim. Bu konuda bir şeyler yapmazsak ve ÇKP’nin bu vahşetinin durdurmazsak, benim çocuklarım ve torunlarımın onların(ÇKP Diktatörlerinin) hakim olduğu bir dünyada yaşamak zorunda kalacaklarından ciddi olarak endişe ediyorum. Ben Çocuklarımın ve torunlarımın Çin komünistlerinin egemen olduğu bir dönemde yaşamalarını asla istemiyorum. Bugün burada tanık olarak dinlediğimiz Uygur Kamp mağdurlarının anlattıkları başta ABD’yi ve tüm dünyayı ÇKP’nin tehdit ve tehlikelerine karşı “Uyandırma Zili ” olmuştur. Uygur Tanıkların anlattıkları çok önemsenmeli ve ciddiye alınmalıdır. “Şeklinde konuştu.
ÇKP, Uygur Halkına Çektirdiği Korkunç Acıların Hesabını Vermeli
ABD-Çin Stratejik Rekabet Özel Komitesi’nin tanık dinleme özel oturumunda komite ve Kongre üyesi Rob Wittman şöyle konuştu : ” Çin Komünist Partisi olarak tanımlanan bu rezil yönetime karşı koymaz ve onları durdurmak için mücadele etmezsek Çin’in Uygurlara ve diğer etnik Çinli olmayan halklara karşı soykırımını kayıtsızca sürdürecektir. O zaman bizler vicdanı sorumluluğumuz ve görevimizi tam yerine getirmemiş oluruz. Çin Komünist Partisi’nin bu şer gücüne karşı cesaretle karşı koymalıyız. Çin Komünist Partisi’nin Uygur halkına çektirdiği korkunç acıların tüm sorumluluğunun hesabını taşıması ve hesabını vermesi gerektiğine inanıyorum.” şeklinde konuştu.
Temsilci Haley : Uygur Tanıkların Cesareti ve Çabaları İçin Müteşekkirim
Özel Komitenin ve kongrenin kadın üyesi Haley Stevens tarihte Çin’in baskı ve zulmü benzeri tüm zulüm uygulamalarında en başta kadınların herhangi ağır bir bedel ödediğini belirterek ” Özel komitede başından geçenleri anlatan ve Çin’in acımasız vahşetini bizlere aktaran iki kadın tanığa Kalbinur Siddik ve Gulbahar Hativaji’ye gösterdikleri cesaretleri ve değerli çabaları için teşekkür ediyorum. İki şahidimiz, bizimle aynı dili konuşmasanız da acınızı yüreğimizde hissediyor ve kalben anlıyoruz. Bizler bu özel kurul üyeleri olarak Çin’in asla kabul edilemez uygulamalarını ve işlerin kabul edilmesini engellemeliyiz. Ticari çıkarlar ve ekonomik nedenlerle göz yumulan bu adaletsizliklerin ve haksızlıkların önüne geçmeli ve bu insanlık dışı uygulamaların kabul edilmesini önleyebilmeliyiz. Elbette ki bizler hakikat, adalet ve insan hakları için mücadele ediyoruz ve bu baskı ve zulümlere durdurmak için mücadele etmeye de devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Özel Komitede Uzmanlar Da Konuştular
ABD.Parlamentosu(Kongre) ABD-Çin Stratejik Rekabet Özel Komitesi’ne davet edilen ABD. Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu Başkanı Nuri Türkel, Çin Toplama Kampları ile ilgili çalışmaları ile tanınan Araştırmacılar Adrian Zenz ve Holokost Uzmanı Araştırmacı Naomi Kikoler de katılarak önce yemin ettiler ve sonrası birer konuşma yaptılar. Ayrıca, Uzmanlar Komite üyelerinin Çin’in Uygur soykırımı ile ilgili sorularını cevaplandırdılar.
ÇKP Uygurların toptan Yok Etmek İçin Yüksek Teknolojiyi Kullanmaktadır
Toplantıya katılan ve söz alan ABD Temsilciler Meclisi üyeleri konuşmalarında şu konuları gündeme taşıdılar :
- Çin Yönetiminin Uygurlara yönelik baskı ve zulmünün asıl amacının Uygurları ; bütün bir ulus olarak toptan soykırımla yok etmektir
- Çin Uygurları toptan katliam ile yok etmek uygulamalarında yüksek teknolojiyi kullanarak gerçekleştirmektedir.
- Uygurların maruz kaldığı soykırıma karşı mücadele etmenin önemine vurgu yaptılar
- Çin Komünist Partisi gibi “zalim ve barbar” bir rejimin tasfiyesinin/ortadan kaldırılarak ebedi olarak yok edilmesinin insanlığın geleceği için çok önemli ve hayatı bir zaruret olduğunu da açıkladılar
- Özel oturumda Çin’in genç Uygurların organlarını zorla çıkararak organları ticari meta olarak satmaları ve Organ ticareti ve organ nakli ile ilgili konular da masaya yatırıldı.
23 Mart’ta ABD Kongresinde gerçekleştirilen bu tanık ve uzmanların şahit olarak ifade verdikleri bu özel oturumda ortaya konulan bilgileri, ABD-Çin Stratejik Ortaklık Özel Komisyonu üyelerine Uygur soykırımı ve Çin Komünist Partisi’nin tehdidi hakkında daha derinlemesine bilgiler sağladığı ve bunun Çin’in Uygur soykırımının gündeme taşındığı bir ilk ve çok önemli toplantı olduğu bildirildi.