Hamit Göktürk(Uyghurnet.org Haber Sitesi Yönetmeni)
Dünya Uygur Kurultayı’nın etkin girişimleri ile Kanada Uygur İnsan Hakları Koruma Örgütü Başkanı Av.Mehmet Tohti ve arkadaşlarının usanmadan ve yılmadan yıllarca süren ısrarlı çalışmaları sonucunda 2018 yılından beri gündemde olan Türkiye başta dünyanın çeşitli ülkelerine sığınan ancak, hiç bir yasal statüye sahip olamayan Doğu Türkistanlı sığınmacılardan 10 bin kişinin Kanada’ya sığınmacı/ İskanlı Göçmen olarak kabul edilmesine ilişkin yasa tasarısı Kanada Federal Parlamentosunda 01 Şubat 2023 tarihinde hiç karşı oy kullanılmadan ezici bir çoğunlukla kabul edilerek yasalaştı. Bu yasa ile Kanada Hükümeti 2024 yılından başlayarak 2 yıl içinde toplam 10 bin Uygur Türkü sığınmacı göçmenin yol masrafları dahil tüm barınma, beslenme ve sağlık giderlerini karşılayarak Kanada’ya yerleştirecektir.
Kanada hükümetinin 10 bin Uygur Türkü’nü dünyanın bir ucundan okyanus ötesi başka bir kıtaya uçaklarla nakledilerek göçmen olarak yerleştirmesi, bu özelliği ile tarihe not düşen bir ilk göç olayı olarak tarihe geçecektir.
Kanada’nin bu kararı, dünyanın dört bir yanında özellikle Müslüman Türk ülkelerinde Türk Cumhuriyetleri, Körfez Arap ülkeleri başta İşgalci Çin’in sürekli baskı, şantaj ve tehdidi altında sıkıntılar içinde yaşamak zorunda kalan ve kendilerinin ne zaman Çin’e teslim edileceği korkusu ile cehennemi yaşayan sığınmacı Uygur Türkleri için çok değerli bir çıkış ve ümit kapısı olmuştur.
Elbette ki, Kanada hükümetinin İşgalci Çin’in ana vatanları Doğu Türkistan’daki baskı zulüm ve etnik soykırım uygulamaları ile her biri insanlığa karşı işlermiş birer suç olarak kayıtlara geçen politikalarından dolayı kaçmak zorunda kalan mazlum Uygur Türklerine karşı gösterdiği bu insanı yaklaşımı ve duyarlılık her türlü takdirin üzerindedir ve bu yardımı bizler Doğu Türkistanlılar olarak en derin minnet ile karşılıyor ve teşekkür ediyoruz.
Doğu Türkistan Türklerine İlk Kucak Açan Tek Ülke Aziz Türkiye’miz
Kanada hükümetinin kabul ettiği bu yasa ile 10 bin Uygur Türkünün sığınmacı/İskanlı göçmen olarak kabul edileceği haberi Türkiye’mizde ve dünyada büyük yankı yaptı ve mağduriyet yaşayanlar başta tüm Doğu Türkistanlılarca memnuniyet ile karşılanmıştır. Kanada’nin bu kararı ile ilgili çeşitli yorumlar ve değerlendirmeler basına yansıdı. Bazı medya organlarında Kanada’nın bu yasanın kabul edilmesi ile Uygur Türkü sığınmacılara ilk sahip çıkan ülke olduğu yolunda haberler ve yazılar da yer aldı.
Bu konuda haber ve yorum yapan ve Kanada’nın bu konuda bir “İLK ÜLKE ” başlığını atan basın yayın organları Uygurların komşu ülkelere ve bu ülkeler üzerinden Türkiye başta diğer ülkelere sığınmaları konusunda ve Doğu Türkistan Türkleri hakkında biraz araştırma yaparak bu başlıkları atmış olsalardı gerçeklere daha uygun hareket etmiş olurlardı.
Afganistan’dan Getirilen Uygur Türkleri Esenboğa Hava Alanı 13 Ekim 1965
Çin Zulmünden Kaçan Doğu Türkistanlılara İlk Kucak Açan Ülke Türkiye
Türkiye ülkelerindeki baskı, zulüm ve katliamlardan kaçarak kendisine sığınan her Milletten mazlum halklara kucak açan ilk ve tek ülke olmuş ve olmaya devam etmektedir. Günümüzde Türkiye’de resmi rakamlara göre 6 milyon sığınmacının yaşadığını bir kez daha yeri gelmişken hatırlatalım.
Türkiye’miz gerek imparatorluk ve gerekse Cumhuriyet döneminde, sığınmacı mazlumlar konusunda ders alacak değil, esasında tüm dünyaya ders verecek yegane bir ülke konumundadır. Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz ve Türk Milleti kendisine sığınan mazlumlara ırk, din ve diğer özelliklerine hiç bakmadan onları Allah’ın yarattığı zorda ve muhtaç kalmış bir kul karşı kabul ederek onlara daima kucak açarak yüksek bir insanı yaklaşım göstermiştir. Türk Milletinin kendisine sığınan mazlumlara şafkat ve merhamet konusunda Türk Cumhuriyetleri başta İslam dünyasına ve tüm dünyaya örnekler sergileyen yegane ve tek ülkedir.
Afganistan’dan Getirilen Uygur Türkleri Esenboğa Hava Alanı Kasım-1967
Türkiye Kabul Edilen Doğu Türkistanlı Sığınmacılar
1949 yılında, bağımsız Doğu Türkistan Cumhuriyetini yıkarak bu ülkeyi işgal eden Komünist Çin Ordularının ülkeyi istila etmesi öncesinde Doğu Türkistan Liderleri Mehmet Emin Buğra ve İsa Yusuf Alptekin’in öncülüğünü ve bizzat içinde bulunduğu Doğu Türkistanlı Uygur ve Kazak Türklerinde yaklaşık 3 bin kişi Ekim 1949’da Himalaya dağlarını binek hayvanları kullanarak aşmış ve Hindistan kontrolündeki Cammu Keşmir’e sığınmıştır.
Daha sonra 1960 ve 1961 yıllarında Doğu Türkistan’dan Afganistan ve Pakistan’a benim de içinde bulunduğum yaklaşık 500 kişi göç etmiştir.
Bu Doğu Türkistanlı Sığınmacıların Türkiye’ye kabulü Liderlerimiz Mehmet Emin Buğra ve İsa Yusuf Alptekin T.C. Hükümeti nezdindeki girişimleri sonucu daha sonra Türkiye devletimiz yetkilileri ile görüşmeler yapması sonucunda Türkiye’ye iskanlı göçmen olarak yerleştirilmesini sağlamışlardır.
Doğu Türkistanlıların Türkiye’ye Göçlerinin Kronolojik Tarihi
- Hindistan’in Keşmir bölgesine sığınan, çoğunluğu Doğu Türkistanlı Kazak Türklerinin oluşan 1.850 kişi 1953 yılında iskanlı göçmen olarak Türkiye’ye getirilmiştir. Bu göçmenler Kayseri’nin Develi, Yeşilhisar ve Yahyalı ilçelerine, Manisa/Salihli ile Niğde’nin Altay Köyü ile Sulutan Hanı İlçesine toprak ve ev verilerek yerleştirilmiştir.
- Doğu Türkistan’dan Taşkurgan-Vahan Koridoru yolu ile Afganistan’a göç eden Doğu Türkistanlılardan Ekim/1965’de 234 kişi ve Kasım/1967’de ise 74 kişi olmak üzere toplam 318 kişi Kabil’den uçaklarla Ankara’ye getirilmiştir. Bu göçmen Uygur Türkleri Kayseri Şehir Merkezine bağlı Koru çayırı (Şimdiki Kadir Has Kültür Parkı) mevkiinde kendileri için inşa edilen bahçeli evlere yerleştirilmiştir.
ÖNEMLİ BİR HATIRA : Bu arada benim de bir çocuk olarak bizzat tanık olduğum bir olayı özellikle hatırlatmak istiyorum. Afganistan Kraliyet yönetimi soğuk savaş döneminin şartlarında bizlerin Komünist Çin gibi azılı bir Komünist Rejimden gelmemiz hesasıyle bizlerin de Marksist ve Komünist ideolojilere sahip olabileceğimiz vahmine kapılmıştır. Bu nedenle ülkelerinde yaşamamızı kendi ülkelerinin güvenliği için tehdit olarak algılamış ve Çin’e teslim etmeyi kararlaştırmıştır.
Bunun üzerine Eyalet yönetimi bizleri kadın erkek çoluk çocuk herkesi bu geri gönderme kararını tebliğ için Bedahşan şehrinin merkezinde ve kenti ikiye bölen Cavzung deresindeki bir çayırlık meydana toplamıştı. Tam olarak bilemediğim yaşlı bir Afgan Ordusu mensubu Albay(General de olabilir) bir gurup Afgan askerleri ile bu kararı bizlere tercüman aracılığı ile anlatmıştı. Geri gönderilme kararını dinleyen herkes büyük bir üzüntüye kapılmış ve yüksek sesle ağlamaya başlamış ve yaşlı Hanim Teyzemiz ” Bizi Çin’e teslim ederseniz, Çinli komünistler bizleri öldürecekleri kesindir. Siz bizi ölüme göndereceğinize(yakınında çok şiddetli akan Nehri gösterek) şu Amu nehrine atınız!” sözlerini gözyaşları için haykırmıştı. Bu haykırıştan sonra Cevzung Vadisi vadisi adeta bir cehenneme dönmüş özellikle çocukların ağlamaları ve feryatlar gökleri inletmişti. Bu manzara karşısında çok etkilenen yaşlı Afgan Ordusu Albayı bu feryatlar karşısında göz yaşlarını tutamamış ve topluluğa “Sizin geri yollanmamanız için elimden geleni yapacağım. Bu konuda Allah, Kur’an ve Peygamberimiz adına sizlere söz veriyor v ve yemin ediyorum.” sözleri ile bizleri teselli etmiş ve geri yollamıştı.
Bu acı olaydan sonra Büyüklerimiz ve Önderlerimiz durumu Türkiye’deki Liderlerimiz Mehmet Emin Buğra ve İsa Yusuf Alptekin Beylere haber vermiştir. Liderlerimizin girişimi ile devletimiz bu olaya el koymuş ve Kabil Büyükelçiliği devreye girerek bu Çin’e geri teslim girişimini durdurmuştur.
3. Hindistan’a iltica eden ve 1953’teki göç ile Türkiye gelemeyen Uygur Türklerinden 1969’da 90 kişi ve 1977 yılında yaklaşık 100 olmak üzere toplam 190 kişi yine Uçaklarla İstanbul’a serbest göçmen olarak getirilmiştir.
4. Çin’de Komünist Lider Mao’nun ölümünden sonra kısmı bir gevşeme ve ardından insanlara yurt dışına gidebilme hakkı tanınmıştır. Türkiye’ye önceki yıllarda yerleşen Doğu Türkistan Türkleri memlekette kalan aile ve yakınlarını yıllardaki İskan Kanununun “Parçalanmış Ailelerin Birleştirilmesi ” maddesinden yararlanarak devletimize başvurmuştur. Devletimizin buna bizzat müdahil olması ile benim de Annem başta olmak üzere Doğu Türkistan’da yaşayan yakınlarımız göçmen statüsü ile ülkemize gelmeleri sağlanmıştır. Bu durumdan yararlanarak gelenlerin sayısının 2.500- 3.00 kişi civarında tahmin edilmektedir.
4. Doğu Türkistan’daki İşgalci ÇKP’ iktidarının zulmünden kaçarak Tayland, Vietnam, Myanmar, Endonezya ve diğer Güneydoğu Asya ülkelerine sığınan devletimizin resmi açıklamalara göre 20.000(yirmi bin) Doğu Türkistanlı sığınmacı yine devletimizin girişimi ve sahiplenmesi ile Malezya üzerinden ülkemize getirilerek onların hayatlarını kurtarmıştır.
Bunlardan Tayland’a sığınan 109 kişi Tayland yönetimince Çin’e teslim edilmiştir. Çin yönetimi Bangkok’tan getirdiği özel uçaklarla bu sığınmacı Uygur Kardeşlerimizin kafalarına siyah torba geçirerek el ve ayakları zincirlenerek Çin polislerince uçaklara bindirilerek Çin’e götürülmüştür. Özellikle Çin medyası bütün bu geri götürme sürecini tv.lardan canlı yayın yaparak dünyaya duyurmuş ve aklınca göz dağı vermeye çalışmıştır.
Özetlersek ; O karanlık ve netamalı yıllarda güneydoğu Asya ülkelerine sığınan Doğu Türkistanlı Uygurlara sahip çıkan tek ülke Türkiye olmuştur.
Türkiye’mize Minnet ve Şükran Kanada’ya da Teşekkürler !
Allah Türkiye’mizden Razı Olsun
Tayland’a sığınan ve Devletimizce sahiplenilerek 2014 yılında Türkiye’ye getirilen Uygur Türkü Sığınmacılardan Şair Abdulhamit Uygur’un bu konudaki sosyal medya paylaşımı çok dikkate değerdir. Abdulhamit Uygur Uygurca paylaşımında şunları ifade ediyor: ” Türkiye devletimiz biz 20 bin Uygur sığınmacılara sahip çıkmasa ve Türkiye’ye getirmemiş olsa idi, bizi de diğer Kardeşlerimiz gibi Çin sığındığımız ülkelere baskı yapar ve tehdit ile geri alır ve bizi Çin’e götürerek hepimizi yok ederlerdi. Bunun için Türkiye’ye ne kadar teşekkür etsek ve minnet duysak azdır. Allah Türkiye’mizden razı olsun.”