ÇİN,BATI TÜRKİSTAN CUMHURİYETLERİNİ DE İŞGAL VE SÖMÜRGELEŞTİRMEK ETMEK İSTİYOR
Zeki ŞAHİNGÖZ( Tarihçi- Almanya)
Çin, 1949’da işgal ettiği Doğu Türkistan toprakları üzerinden Batı Türkistan’ı (Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan, Kazakistan ve Türkmenistan) ekonomik olarak istila etmeye ve sömürgeleştirmeye devam ediyor.
Batı Türkistan Cumhuriyetlerinin Çin’den aldığı borçlarının dışarıdan aldığı toplam krediler içindeki oranları şöyle ;
- Kırgızistan % 42
- Tacikistan % 40
- Özbekistan %20
- Kazakistan % 10
- Türkmenistan’ın borcu ise bilinmemektedir.
Kırgızistan ve Tacikistan ülke topraklarında bulunan birçok yeraltı kaynaklarının işletmesini Çin’e vermiştir.
Tacikistan’da mevcut altın madenlerinin % 80’ı Çin’e tahsislidir.
Özbekistan’ın Çin’e olan toplam borcu 54 milyar dolar civarındadır.
Türkistan Cumhuriyetlerinden Kırgızistan ve Tacikistan Çin’e olan borçlarını karşılayacak/ödeyecek karşılıklı kaynakları bulunmadığı için bu borçları ödeyemeyecektir.
Bu ülkeler atil durumda veya zarar eden devlete ait şirketleri bu kredi borçlarına karşılık Çin’e peşkeş çekmek zorunda kalmaktadır.
Tacikistan ise, borçlarına karşılık toplam topraklarının %1,1’ni Çin’e vermek zorunda kalmıştır.
Çin, Doğu Türkistan Konusunda Bu Cumhuriyetleri Susturmuştur
Çin yönetimi Batı Türkistan Cumhuriyetlerinin durumunu çok iyi bilmekte ve verdiği kredilerin borçlarını ödeyemeyeceği/ödemedikleri karşılığında yanı borçlarına karşılık siyasi yönden güdümüne alarak kendi lehine kullanmak ve uluslararası platformlarda onların kendilerini kayıtsız şartsız desteklemeye mecbur bırakmaktadır. Çin’in Doğu Türkistan’daki baskı,zulüm ve soykırım cinayetlerine hiç bir Batı Türkistan devleti kamu oyunun aksine hiç görmemekte ve duymamaktadır. Çin’in bu insanlık suçlarını söz konusu ettikleri şimdiye kadar hiç duyulmamış hatta söz konusu bile etmemektedirler. Çin katliamlarından kaçarak Kendilerine sığınan Uygurları idam edeceklerini bilmelerine rağmen Çin’e tislim etmekten çekinmemektedir.
Batı Türkistan’da yaşayan Türk halklarının Çin’e karşı tutum ve bakışı genelde olumlu olarak görülmektedir. Bu konuda açık ve net şekilde aşırı derecede Çin’in ekonomik istilasına uğramış Kırgızlar biraz temkinli ve olumsuz bir tavır içindedirler. Doğu Türkistan’da yaşayan Kırgız boydaşlarına Çin’in Uygurlara yaptığı baskı ve zulmü yapmaya başlamalarından sonra Çin’in asıl yüzünü görmeye başlamışlardır. Bişkek’teki Çin Büyükelçiliği önünde Çin’in toplama kamplarına hapsettikleri yakınları için Kırgiz Türkleri geçtiğimiz yıllarda haftalar süren protesto eylemleri düzenlemişlerdir.
Çin, Batı Türkistan’da Kültürel Yayılmacılığına Hız Vermiştir
Çin yönetimi Batı Türkistan’da ekonomik ve siyasi olarak yer edindiklerinden hemen ertesinde bu ülkelerdeki Üniversitelerde Çince bölümlere ve özel Çince okullar açarak kültürel asimilasyon amaçlı yayılmacılık içerikli uygulamalarında ilk adımları atmıştır.
Batı Türkistanlı gençlerinin merkezi Çin’deki Üniversitelerde öğrenim görmelerini sağlamak için burslar vererek ve diğer özendirici imkanlar sağlayarak Çin’de öğrenim görmelerini teşvik etmektedir.
Çin,bu yolla İlerde kendisini dinleyen ve Çin’e yakın hisseden yüksek öğrenimli aydın ve yönetici kadrolar oluşmasını amaçlamaktadır. Ayrıca,bu ülkelerde yıllar önce Konfüsyüs Enstitüleri ile Çin Kültür Merkezleri kurarak faaliyete başlamışlardır.
Ayrıca, Batı Türkistan devletlerinin şu andaki yöneticilerinin bir bölümü geçmişte yüksek öğrenimlerini Çin’de tamamlayan kişilerden oluşmaktadır. Çin bu amaç ve hedeflerini gerçekleştirmek için yıllar öncesinden sinsice bu alt yapıyı oluşturmaya başarmıştır.
Çin, Askeri Olarak Da Güçleniyor
Çin Batı Türkistan Cumhuriyetlerinde ekonomik ve siyasi etkisi ile birlikte askeri yönden de güçlenmek istemektedir.
Çin, Tacikistan’da ilk askeri Üssünü Bedahşan bölgesinde kurmuştur. Bu üslerin ileride daha da arttırılmasına yönelik çalışmalar yapmaktadır. Ayrıca, Türk Cumhuriyetleri ile ortak askeri tatbikatlar da yapmaktadır.
Çinli Şirketler Ekonomiyi Ele Geçiriyor
Yüzlerce Çinli şirket, Batı Türkistan’da önemli sektörlere el atmış ve baskın olarak faaliyet yürütmektedir. Özellikle hayati ve günlük tüketim malları ile adeta bu Cumhuriyetleri istila etmiştir. Bu ülkeleri kendisine bu konularda bağımlı hale getirmek ve tüketim malları üretimi yapacak hafif sanayinin kurulmasını engellemektedir. Her türlü ihtiyaç maddeleri bu Çinli Şiriketler aracılığı ile çok düşük fiyatla Çin’den ithal edilmektedir.
Bu Cumhuriyetlerin enerji kaynakları ; Petrol ve doğal gazın tek alıcısı Çin’dir.
Özellikle Türkmenistan borçlarını ödemek için gazını Çin’e piyasa değerinden çok daha düşük satmaktadır.
Geçtiğimiz hafta Pekin’in Ziyaret eden Cumhurbaşkanı Çin ile stratejik işbirliği anlaşması imzalayarak ilişkileri çok daha ileriye taşıyacaklarını açıklamıştır.
” Bir Kuşak-Bir Yol ” Çin’in Yeni emperyal Yayılmacılığının Aracı
Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan toprakları üzerinden Kazakistan, Kırgizistan ve Tacikistan ile (Batı Türkistan’la) 3 bin Km uzunluğunda bir sınırı vardır.
Çin, bir yandan Bu ülkelerin yeraltı kaynaklarını sömürerek Çin’e taşırken, diğer yandan “Bir Kuşak-Bir Yol” adını verdiği Yeni İpek Yolu projesi ile Batı Türkistan’ı daha çok etkisi altına almak istemektedir. Çin yönetimi bu emperyalist projesini kullanarak inşa ettiği bu kara ve demir yolları ile ilerde daha çok etnik Çinlileri Batı Türkistan’a transfer ederek yerleştirmek ve Doğu Türkistan’da yaptığı gibi Batı Türkistan’da da demografik asimilasyon yapmak istemektedir.
ÖZETLERSEK : Çin ekonomik, siyasi ve yoğun etnik Çin nüfusunu kullanarak bütün Batı Türkistan’ı Doğu Türkistan gibi kendine bağlayarak önce sömürgeleştirerek sonraki merhalede ise işgal etmek istemektedir. Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan Türklerine yönelik baskı, zulüm ve etnik soykırım başta diğer uygulamalarından ibret almak, olanlardan ders çıkarmak suretiyle Uygur Türklerinin düştüğü aynı hataları tekrarlamamak ve Çin’in tuzağına düşerek helak olmamak için çok dikkatli olunması gerekmektedir.
Çin’in Türkistan bölgesindeki bu taşma, yayılma ve sömürgeci uygulamaları günümüzde olduğu gibi böyle devam ederse ALLAH KORUSUN Batı Türkistan devletleri de önce özgürlüğünü, daha sonra ise bağımsızlığını Çin’e kaptırabilecektir.
Günümüzde Türk Dünyası çok kritik bir dönemden geçmektedir. Bu konuda Türklerin bin yıllık devlet geleneği ve tecrübesine sahip Türkiye’nin önderliğinde Türk Devletleri Teşkilatı(TDT) biran önce bu kritik konumdan düzlüğe ve selamete çıkabilmek için yeni çözümler üretmeli ve derhal uygulamaya başlamalıdır.
Yoksa Doğu Türkistan’ın BUGÜNÜ, Batı Türkistan’in YARINI olabilecektir.
Yazımızı Doğu Türkistan Türklerinin efsanevi Lideri Merhum İsa Yusuf Alptekin’in daima tekrarladığı şu duası ile bitirelim !
” Allah Aziz Türk Milletini daime Korusun ve ilelebed Payidar Eylesin! Amin “
Kaynak : Sayın yazarın 20 Ocak 2023’te sosyal medyadaki bu paylaşımı detaylandırılarak yeniden düzenlenmiştir. (UYHAM)