LİTVANYA’NIN ÇİN’İN UYGUR SOYKIRIMINA KARŞI CESARETİ,AVRUPA’YI HAYRAN BIRAKTI

Litvanya’nin  büyük bir cesaretle Çin’in Doğu Türkistan’daki ,Çin tipi Nazi/Toplama kampları ve milyonlarca Uygur,Kazak ve diğer Türkleri haksız ve hukuksuz olarak hapsetmesi gibi  insan hakları ihlalleri konusunda 22 Nisan’da Parlamento’da özel  oturum düzenleyecek olması Avrupa Birliği ülkelerini hayran bırakıyor. Almanya’nın Sesi radyosu yorumcusu Costantin İnggart’in 06 Nisan’da yayınlanan “Litvanya  Uygur soykırım sebebiyle Çin’e  Savaş ilan etti. Bu durum büyük bir tehlike  olarak görülse de, çok akılcı bir harekettir.” sözleri ile  Avrupa’nın  ve dünyanın dikkatini  bu küçük Baltık ülkesine  çekmesine sebep oldu.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

Litvanya Parlamentosunun 22 Nisan tarihinde ” Çin’in Uygur Bölgesinde Toplama Kamplarındaki insanlık suçları hakkındaki Özel Oturum” düzenlemesi karar, “Litvanya’in büyük Cesareti ” olarak tanımlandı ve Avrupa Birliği ülkelerinin büyük hayranlığına sebep olduğu ve çok  olumlu tepki ile karşılandığı bildirildi.

Özgür Asya(rfa.org) Radyosunun haberine göre Litvanya bunun yanında  Çin’in girişimi ile 2012’da  kurulan 17+1 Ülkeler Platformunda de çekildiğini açıklamıştı. Almanya’nın sesi radyosunda yayınlanan bir haber analizde  Çin’in başını çektiği bu Platforma Doğu Avrupa ve Balkan ülkeleri ile Baltık denizi kıyısında yer alan toplam 17 ülke üye olarak yer almakta idi. Bu Oluşumun ekonomik dayanışmayı hedef aldığı açıklansa da gerçekte  ve Çin’in batıya yayılma gizli ve tarihi emeli olan “Kuşak-Yol ”  insiyatifi için  bir ihtiyaç olarak  gördüğünü ve bunun için AB.lığını parçalamak için  oluşturduğu bir girişim olduğunu belirtiyorlar. Litvanya bu oluşum nedeniyle  büyük  ekonomik zararlara uğrama tehlikesini göze alarak  bu Platformdan çekildiğini  bildirmişti.

Litvanya : Çin’in Uygur Soykırımı İnsanlığa Karşı İşlenmiş Bir Cinayet/Suç

Litvanya yönetimi  bir süre önce  de  ” Çin’in  ağır baskılarına  rağmen devlet başkanı Vilnius, Pekin hükümetinin Uygurlara karşı uyguladığı baskıyı ‘soykırım’ olarak tanımak için harekete geçebileceklerini, Çin’in Uygurları etnik bir ulus olarak topyekün soykırımla yok etme girişiminin insanlığa karşı işlenmiş bir suç niteliği taşıdığını,  Litvanya’nin bu insanlık suçu karşısında kayıtsız kalamayacağını ”  de açıklamıştı.

ABD, ve Kanada’dan sonra geçtiğimiz Şubat ayında tek AB.ülkesi  olarak Hollanda,  Çin’in  Uygur politikalarını ‘soykırım’  kabul eden 3.ülkedir. Litvanya ise bu cesur tutumu  ve  etkin girişimleri  ile Uygur soykırımını Soykırım olarak kabul edecek 2. Avrupa Birliği ülkesi olmaya hazırlanıyor.

3 Milyonluk Bu  Küçük   Baltık Ülkesi Litvanya’nın Bu  Cesaretinin Nedenleri 

Almanya’nın Sesi radyosunda yayınlanan haber analizde bunun nedenleri şöyle açıklanmıştır : ” Baltık kıyısı kıyılarında yer alan ve ekonomik olarak orta halli  bu küçük ülkenin Hem Rusya’ya hem de Çin’e  yönelik bu cesur kararları alabilmesinin esas nedeninin  bu ülkenin 1940-1990 yılları arasında 50 yıl süre ile Sovyetler Birliğince işgal edilerek  baskı ve zulüm içinde ve esarette yaşamış olması  gösteriliyor. Bu ülke halkı Sovyet Diktatörü Stalin’in acımasız  vahşetinden yeterince nasibini almış  olup, bu ülke halkında  esaretten nefret ve  iğrenmek gibi  güçlü bir karakter oluşmuştur. Litvanya bağımsızlığına kavuştuğu 1990 yılından beri dünyada cereyan eden baskı, zulüm ve işgallere karşı  güçlü duruşu ve karşı koyma ve tepkilerde ön saflarda rol almıştır. Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesi  ve Ukrayna’nın Donbas bölgesinde ayrılıkçı Rusları korumak iddiası ile Ukrayna topraklarını işgal ettiğinde daima  Rusların karşısında ve  mazlumların ;Ukrayna’nın yanında  yer almıştır. Ayrıca,bu ülke Ukrayna Ordusunun eğitimine  de yardımcı olmuştur.

Litvanya halkının bu   değerli ve insani bu milli karakteri ve dik duruşunu  Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türk halklarına yönelik baskı,zulüm ve  insanlık dışı etnik soykırım cinayetlerine karşı de  çekinmeden ve cesurane ortaya koymuştur.

Haber – yorum şu çarpıcı cümleler ile son buluyor : ” Litvanya Çin’in kendisine karşı uyguladığı ekonomik yaptırımlar sonucu uğradığı ekonomik kayıplara rağmen kendi hür ve bağımsız tutumundan asla ödün vermemiştir. Bu cesur tutum ise Avrupa ülkelerinde az rastlanır bir   bir dik duruş ve  örnek  bir tavır olarak kabul görüleceği  şüphesizdir.

Geçmişte Rusya’nın  zulüm ve baskılarından bıkarak nefret eden   ve iğrenen bu ülke, Çin’in Uygurlara yönelik insanlık suçlarına karşı de  aynı duyayırlılığı göstererek Avrupa ülkelerinin hayranlığını kazanmış ve  bu politikaları ile  AB.’ne örnek olmuştur.

Çin Karşı Yaptırım Atağında  

Avrupa Birliği(AB) ülkelerinin bir biri ardı sıra  Çin’in Uygur soykırımına karşı  yaptırım hamlesine karşı  Pekin yönetimi de karşı hamlelere misillemede bulunmuştur. En son içlerinde 4 adet Litvanyalı milletvekilinin de bulunduğu çok sayıda Avrupalı diplomatı ve kurumu kara listeye alarak  yaptırım uygulayacağını açıklamıştır. misilleme yapmıştı.

Haklarında yaptırım kararı alınan bazı  bürokratlar Çin elçilikleri tarafından şantaj  içeren mesajlar ve mektuplar  ile tehdit edildiklerini de açıklamıştır.

Avrupa Güvenlik Politikası Değerler Merkezi’nden Jakup Janda’nın’ açıkladığına göre, Çin çeşitli ülkelerde Çin karşıtı  kişi ve STK.larnı çok yakından takip ederek fişlediğini  bu kişilerin ise  zaman zaman   Çin Makamlarınca çeşitli şekilde saldırılara maruz kaldıklarını de bildirdi.

Bu mektuplardan biri  Litvanya Parlamentosu milletvekili Dovilė Šakalienė’ye  Çin’in  Uygurlar ve diğer azınlıklara karşı uygulanan baskı politikalarına dikkat çeken bir karar taslağı hazırlamasından sonra geldi.