DÜNYA UYGUR KURULTAYI ÖNCÜLÜĞÜNDE İŞGALCİ ÇİN. BRÜKSEL’DE PROTESTO EDİLDİ

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

Almanya merkezli Dünya Uygur Kurultayı’nin girişimi ve organizesi ile Belçika’nın başkenti Brüksel’de yaklaşık 2 bin Uygur Türkü,Pekin yönetiminin Uygurlara yönelik baskı,zulüm,asimilasyon,insanlık dışı cinayet ve soykırım uygulamalarını binlerce kjşinin katılımı ile yaptıkları dev mitingle protesto etti.

Dünya Uygur Kongresinin çağrısı üzerine çeşitli ülkelerden çok sayıda gösterici Brüksel’deki Avrupa Parlamentosu yakınlarında buluştu. Gösteride, Dünya Uygur Kongresi Onursal Başkanı Rabia Kadir ve Dünya Uygur Kongresi Başkanı Dolkun İsa da yer aldı. Çin’in Uygurlara yönelik uyguladığı baskıcı politikaları protesto eden 2 bin kişilik grup, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu karşısındaki Schuman Meydanı’na yürüdü.

Rabia Kadir, Uygurların yargısız ve keyfi olarak tutuklulandığını ifade etti: “Çin’de yaklaşık 1 milyon Uygur Türkü kamplara atıldı ve bunu dünyaya duyurmak için Avrupa Birliği kurumları önünde toplandık. Tutuklu bulunan insanların bırakılması için Avrupa Parlamentosu’ndan yardım talep ediyoruz.”

GÃ¶rÃ¼ntÃ¼nÃ¼n olasÄ± iÃ§eriÄi: 6 kiÅi, kalabalÄ±k ve aÃ§Ä±k hava

Avrupa kurumlarından yardım talep eden Rabia Kadir anneleri babaları kamplara atılan on binlerce çocuk olduğunu ifade etti. İleri yaştaki Uygurların dahi kamplara atıldığını belirten Rabia Kadir şu anda beş çocuğu ve 11 torunu ile toplam 37 akrabasının Çin’in kamplarında bulunduğunu söyledi.

Daha sonra yapılan çeşitli konuşmalarda, Çin’in yıllardır sistematik şekilde Uygurları kimliğinden soyutlama politikası uyguladığı anlatıldı ve Türkiye’den daha fazla destek beklentisi dile getirildi.

GÃ¶rÃ¼ntÃ¼nÃ¼n olasÄ± iÃ§eriÄi: 14 kiÅi, Åahin CeylanlÄ± dahil, gÃ¼lÃ¼mseyen insanlar, ayakta duran insanlar ve aÃ§Ä±k hava

“Uygurlardan DNA toplanmasını durdurun”, “1 Milyon Uygur keyfi biçimde tutuklu”, “Uygur soykırımını durdurun”, “Uygurları kurtarın” gibi çeşitli afişler ve pankartlar açılan protesto 3 saat sürüdü.

Protestocuların dağıttığı bildiride, Çin’de sebepsiz biçimde tutuklanan Uygurların serbest bırakılması çağrısında bulunuldu.

Uygurların kültürüne, dinine, diline ve kimliklerine saygı gösterilmesi istenen bildiride, Çin’deki yeniden eğitim kamplarında 1 milyon Uygur’un tutulduğu ve AB’nin bölgeye inceleme yapmak üzere özel heyet göndermesi talep edildi.

Protestoculardan Tahsin Tek, “Bugün buraya, esaret altında tutulan Türkistan’ın mazlum halkına, Çin’de yapılan zulümleri protesto etmek için geldik.” dedi.

GÃ¶rÃ¼ntÃ¼nÃ¼n olasÄ± iÃ§eriÄi: 1 kiÅi, ayakta ve aÃ§Ä±k hava

Doğu Türkistan’da büyük bir zulüm ve esaretin yaşandığını vurgulayan Tek, “Bu esarete karşı dünya sessiz ve kör.” ifadesini kullandı.

Protestoya katılan Ümit Hamit ise “Çin hükümetinin Uygur halkına uyguladığı devlet terörüne ve soykırıma ‘dur’ demek için buraya geldik.” diye konuştu.

Bütün dünyanın Çin hükümetine “dur” demesi gerektiğine dikkati çeken Hamit, uluslararası kurumların Uygurlara destek vermesi gerektiğini dile getirdi.

Son yıllarda Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan çok sayıda Müslüman Uygur, Çin’in kendilerine baskı uyguladığını belirterek, bölgeden kaçmaya çalışıyor. Bunların çoğu Tayland üzerinden Malezya’ya yöneliyor.

GÃ¶rÃ¼ntÃ¼nÃ¼n olasÄ± iÃ§eriÄi: 1 kiÅi

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) konuyla ilgili yayımladığı raporda, Sincan Kamu Güvenliği Bürosunun 2016’da uygulamaya koyduğu “Bütünleşik Ortak Operasyonlar Platformu (BOOP)” adlı izleme programı aracılığıyla bireylere ait kişisel bilgileri ve gündelik hareketlerine dair kayıtları rızaları dışında topladığı öne sürüldü. Raporda, “potansiyel tehdit” olduğu iddia edilen kişilerin mimlendiği belirtildi.

Raporda, son iki yılda program aracılığıyla çok sayıda kişinin “önleyici polisiye tedbiri” adı altında suçsuz yere alıkonulduğu, siyasi açıdan tehlikeli olarak değerlendirilen bireylerin herhangi bir yargı kararı olmaksızın “siyasi eğitim merkezleri” denilen gözaltı merkezlerine gönderildiği ifade edildi.

Uygurların yaşadığı dramları anlatan şiirlerin de okunduğu gösteride hazırlanan protesto mektubu, Çin elçiliğinin posta kutusuna bırakıldı.
Caddeden geçen bazı otomobillerin de korna çalarak destek verdiği gösteride yoğun güvenlik önlemi alan polis, protestocuların Çin Büyükelçiliğine yaklaşmasına izin vermedi.

gosteri 5

Belçika Türk Derneği De Eyleme Katılarak Destek Verdi

Belçika’nın başkenti Brüksel’de, Çin’in Uygur Türklerine yönelik uygulamaları, Belçika Uygurlar Derneği ve Türk sivil toplum kuruluşları ile birlikte protesto edildi.

Belçika Uygurlar Derneği ve Belçika Türk sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelerek Çin’in Uygur Türklerine karşın yaptığı zorunlu uygulamalar protesto edilerek, yapılan baskılar kınandı.

Başkent Brüksel’in merkez tren istasyonu meydanında Belçika Uygurlar Derneği tarafından organize edilen protesto gösterisinde konuşan, Belçika Uygurlar Derneği Başkanı Abdymutalıp Imerov” Çin hükümetinin, Müslümanların oruç tutmasını ve namaz kılmasını yasaklamak i Çin baskıcı politikalar yürüttüğünü ifade etti.

Uygur halkına destek olmayı amaçladıklarını söyleyen Imerov, “Çin Halk Cumhuriyeti 70 yılı aşkın bir süredir, Doğu Türkistan’daki Müslümanlara zulüm yapmaya devam ediyor. Ramazan Ayının gelmesiyle birlikte, Çin askerleri Müslümanlara yaptığı zulüm ve işkenceler gittikçe artmaya devam ediyor. Çinli otoriteler başta memur, öğrenci ve işçiler olmak üzere, Doğu Türkmenistan’daki Müslümanların ibadetlerine karşı çıktıkları gibi oruç tutmalarına da müsaade etmeyerek zulümlerine devam ediyor. Geçen haftalardaki yüzlerce Müslüman sırf oruç tutuğu için katledildi ve diğer yüzlercesi ise işkenceye maruz kaldı. Her zaman olduğu gibi, Birleşmiş Milletler milyarlarca insanın gözü ününde yapılan bu katliama karşı sessiz kalıyor. Tıpkı Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birleşmiş Milletler gibi akan kanı izlemekten başka bir şey yapmıyorlar. Bu son yaşanan olaylardan sonra bir daha görüyoruz ki, dünyayı bu çirkin oyunlardan arındırmak için tek çare İslam birliği ve hak üzerine kurulu bir düzendir diyerek tepkisini ifade etti. Brüksel Merkez Tren İstasyonu önünde bir araya gelen vatandaşlar, ellerinde Türk, Uygur ve diğer Türk cumhuriyetlerinin bayrakları ve çeşitli sloganlar içeren pankartlar, taşıyarak gösteriye katılanlar, Uygurlara Hürriyet”, “Uygurlara Özgürlük”, “Terörist Çin” sloganları atılarak “Türk İslam Birliği İstiyoruz “, Zulme Karşı Duran Dilsiz Şeytandır” diye sloganlar atarak sorunsuz şekilde dağıldılar.