YARKENT FEDAİLERİ, ÇİNLİ KÜÇÜK KIZI KORUDU, İŞBİRLİKÇİ UYGUR POLİSİ İSE, CEZALANDIRDI..!

Hamit Göktürk / Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

       8 Mart Pazar günü akşam 20,30 sularında Yarkent şehir merkezi’nde meydana gelen 11 kişinin ölümü ve 4 kişinin yaralanması ile sonuçlanan olaylarda Olayı gerçekleştiren Uygur Fedailerin cezalandırdıkları Özel Jandarma Birliği Komutanı Li Keciang’ın 9 yaşındaki kızını korudukları onu,yakınlardaki bahçe çitinden dışarı çıkardıkları ortaya çıktı. Buna karşılık Özel Çin Jandarma Birliği komutanlığında özel Koruma görevi yapan ve olay esnasında Uygur İlişku olaylarında sergilediği vahşet ile Uygur Celladı olarak anılan Çinli Komutanı korumaya çalışan ve Fedai’lere saldıran işbirlikçi ve İşgalcilerin Uşağı Özel Koruma Polis Memuru Batur Berat’i ise, cezalandırdıkları bildirildi.
Washington merkezli Hür Asya Radyosu Muhabirlerinin bu saldırı olayının ayrıntılarını ortaya çıkarmak için ölen Batur Berat’ın Ağabeyi Turgun Berat ile yaptığı ve radyo’da bugün yayınlanan canlı telefon mülakatı’nın çevirisi  şöyle ;

Yarkent’teki bir Polis Merkezi’nde görevli Uygur Polis Memuru :

      Olay bizim bölgemizde meydana gelmiştir.Pazar akşamı saat 20,oo sıralarında vuku bulmuş. Olaylarda Özel Jandarma Birliği Komutanı ile Amcası olay yerinde,karısı ise yaralı olarak hastanede ölmüştür.9 yaşındaki kızına ise dokunmamışlar.Ölen Batur Berat saldırganlara müdahale etmese idi, çok daha fazla Çinli göçmenler saldırganlarca yaralanır ve öldürülebilirdi.Onun müdahalesi can kaybının artmasını önlemiştir. Ben onun ağabeyi Turgun Berat’ın telefonun vereyim.Onunla görüşün.

Turgun Berat
(Olay’da Çinli Komutanı korumak isterken öldürülen Güvenlik elemanı Batur Berat’in Ağabeyi)
Kardeşim Ucungbu(Özel Çin Jandarma Birliği)yeni yapılan karargahında Koruma Polisi(Amanlık Saklaş Hadımı) olarak çalışırdı.O gün saat 19,oo’da evinden çıkarak Özel Jandarma Biriliği’ndeki odasına nöbete başlamış.Saat 20,oo sıralarında dışarıda seseler duymuş.Olay yerine gidip müdahale etmeye çalışmış. Ancak, kılıç veya ona benzer ağır bir kesici aletlerle kafasından,kolundan ve parmaklarından yaralanmış. Yüzü parçalanmış.üniformaları ve cepleri yırtılmış. Cesedimi bizzat gördüm ve inceledim. Bundan anlaşılıyorki ; Ağabeyim Batur Berat olaya madahalede bulunmuş ve karışmış. Durumundan saldırıyı yapanlar ile boğuştuğu Anlaşılıyor. Ağabeyim normalde silahlı olarak görev yapar.Tabancası sürekli yanındadır.Ancak bu olayda kullanıp kullanmadığı bilmiyorum. Yetkililerden olayın ayrıntıları hakkında bilgi almaya çalıştım. Ancak,bana ayrıntılı bilgi veremeyeceklerini söylediler. Yarkent Kaymakamı başsağlığına geldi.Gerekenin yapılacağını söyledi.Cenazeye Halk Hükümeti’nden( Kaymakamlıktan) görevliler katıldı.İkindi namazından sonra defnettik.” Şeklinde konuşmuştur.

Turgun Berat rfa.muhabirinin kendisi,ölen Kardeşi ve Ailesi ile ilgili sorularını şöyle cevaplandırdı ;
Biz ailece Beşkent (Yarkent ırmağının güneyinde yer alan eski ve şirin bir yerleşim bölgesi) 19.kent’ten Yarkent şehir merkezine gelip yerleştik. Kardeşimin ölen karısı Çimengül ve benim eşim ve diğer kardeşlerimin eşleri Beşkent’liyiz.Yaklaşık 20 yıl kadar önce şehre geldik. Ağabeyim Ucangbu(Özel Jandarma Birliği’nde)da Koruma ve Güvenlik Polisi olarak çalışırdı.Ben ise, 15 yıldır, Yarkent Şehir’de Mukimlik Hadimi( Şehirde genel emniyet ve İstikrar Sağlayıcı bir alt seviyeli Polis) olarak çalışıyorum. Görevim denetim ve Akma Nüfusları (Bölgenin nüfusuna kayıtlı olmayan ve başka yerlerden gelen kişiler)kontrol etmektir.
Saldırıyı yapanların de Beşkent’ten olduklarını söylediler.Ancak,ben onları tanımıyoruz.” Dedi.

Uzmanlar , Doğu Türkistan’da ilk kez  Çin işgal Ordusuna mensup ve komutan derecesinde bir Çinli Subayın öldürülmesinin bir ilk ve direniş hareketlerinde yeni bir aşama olduğu noktasında birleşiyorlar.Ayrıca, 28 Temmuz 2014’te Yarkent/İlişku ayaklanmasında Müslüman Uygurları acımasızca katleden ve Uygurların Celladı olarak nam salan Üniformalı suç çetesi Çin özel Jandarma Birliği Komutanı’na uşaklık yaparak onu  korumak isterken Fedailerce cezalandırılan Batur Berat ve  ailesinin tamamının İşgal yönetimine sadık ve  özellikle güvenlik hizmetlerinde çalışmış olmaları ve Fedailerin de aynı bölge’den gelmeleri bu olayın planlı ve programlı bir şekilde yapılmış olması ihtimalını güçlendiriyor. Doğu Türkistan Türklerince çok haklı olarak FEDAİ(Hayatlarını Din,Vatan ve Millet davası uğruna feda eden anlamına gelmektedir.) şerefini verdikleri direniş Timlerinin  cezalandırdıkları Çinli Komutanın 9 yaşındaki kızına dokunmadıkları aksine, onu koruyarak çit’ten dışarı çıkarmaları dini hassasiyetlerinin çok sağlam olduğu ve   ve bilinçli hareket ettiklerini kanıtlamaktadır. Bu olay, Fedai’lerin Vatan hainleri ve işbirlikçileri cezalandırmayı ilke olarak kabul etmeye başladıklarını de  gösteriyor.