DOĞU TÜRKİSTAN VE GAZZE/FİLİSTİN : TARABYA SAHİLİ’NDE İKİ YÜZYILIN KARNESİ

Mustafa Ruhi ŞİRİN

Günlük siyasetin iğdiş ettiği kör bilinç sonucu “Türk Dünyası” ve “İslam Dünyası” zelil durumda.

İnsanlık sınavı kaybedilmiş, hamaset borazanları hakikatin üzerine siyah bir perde çekme oyunuyla ülkelerini ve dünyayı oyalamışlardır.

Hakikat aynasında görünen gerçek Şu :

Vicdanlı Çinlileri “Çin Devleti” ve vicdanlı yeryüzü insanlarını “vahşi kapitalizm ve dünya sistemi” öldürmezse Doğu Türkistan, Gazze-Filistin hürriyetlerine kavuşabilir.
Ne mutlu insan kalabilenlere!..

Ne mutlu insanlığın vicdanı olabilenlere!..
Ne mutlu iktidarların değil insanlık gemisine binmeyi tercih edebilenlere!..
Ne mutlu hakikatin doğmuş ve doğacak çocuklarına!..

Sayın Hocamızın Okuyucu ve Takipçilerinin Yorumları :

Filistin ve Doğu Türkistan’daki zulme karşı ne yapabilirim diyenlere! Çocuk Vakfı Başkanı şair, yazar 69 yaşındaki bilge ve yiğit insan Mustafa Ruhi Şirin hocamız tek başına da olsa sürekli yaptığı etkinliği son olarak Tarabya’da yapmıştır. Alkışlıyorum, kendisine selam ve saygılarımı sunuyorum.(Mehmet Zeki Aydın)
Allah razı olsun Ağabey; Ne mutlu size ve insan kalabilenlere..(Adem Turan)
Sayın Mustafa Ruhi Şirin Hocamız işgalci Çin’in etnik soykırım cinayetleri ile ebedi olarak yok etmek istediği 1.000 yıllık Türk-İslam diyarı Doğu Türkistan’ı hiç unutmuyor. Aynı zamanda kan içicilikte, acımasız vahşette ve insan öldürmede sınır tanımayan insanlığa ve tüm dünyaya Faşist Katiller Çetebaşısı Hitler gibi alçakça meydan okuyan İsrail’in kana doymayan insanlık dışı Gazze/Filistin katliamını ama hiç aklından çıkarmıyor. Türkçe, Arapça ve diğer Allah’ın bahşettiği kendi dillerini ile konuşan Müslümanlar arasında asla ayırım yapmıyor. Adil. hakkaniyetli ve eşit tutum sergiliyor. Bütün katillere, soykırımcı ve Vampir rejimlerin tümünü birden lanetliyor. Bazı Çala Vicdanlılar gibi İsrail’i lanetlerken, Çocuk ve bebek katili Soykırımcı Çin’i unutmuyor. Ve bilumum diğer mazlumları ama hiç aklından çıkarmıyor ve asla unutmuyor. Allah Taala’nın kendisine lütfettiği Alicenap ve Yüksek ahlakı değerlere göre hareket ediyor ve öyle davranıyor. Tengdaşı olmayan Uluğ Tengrim kendisinin İrfanını, Vicdanını ve ulvi şafkat ve engin merhamat ve diğer Allah vergisi insanı hasletlerini Bereketlendirsin. “İbadetlerin en Makbulü, daima ve sürekli yapılmış olanlardır.” Mazlum ve mağdurların yanında ve birlikte olabilmek bir fazilettir ve aynı zamanda makbul bir ibadettir. Allah İbadet ve Taatlerini öz dergahinda kabul ve makbul eylesin. Allah kendisinden razı olsun. Amin (Hamit Göktürk)