UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Dünya Uygur Kurultayı, Japonya Uygur Derneği ve Japonya Parlamentosu Uygur Dostluk Gurubu işbirliği ile 30-31 Ekim 2023 tarihlerinde Japonya’nın başkenti Tokyo’da düzenlenen “Uluslararası Uygur Formu” ‘nun sonuç bildirisi açıklandı.  Forma Japonya Parlamentosu üyeleri  başta   Türkiye ve  batılı bazı  ülkelerden toplam 70 parlamenter katılmıştır.  Ayrıca, Doğu Türkistan ve Uygur STK.larının Temsilcileri, insan hakları aktivistleri ve Uygur meselesiyle yakından ilgilenen uzmanları katıldığı bu  2 gün  devam eden bu toplantıya  25 ülkeden toplam 200 kişi katılmış   Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik insanlık suçları ile etnik Soykırım  uygulamaları ana tema olarak ele alınmış ve  ayrıntılı olarak tartışılmıştır.  Ayrıca, Toplantıda Çin’in bölge ve komşu Türkistan bölgesi ülkelerine  yönelik yayılmacı ve hegomonyacı tehditleri  de gündeme getirilerek müzakere edilmiştir.  Uygur Soykırımı ana temasının yanında  “Uluslararası Uygur Forumu”‘nda ayrıca Çin’in Tayvan boğazındaki kışkırtcı saldırıları, Hong Kong’taki demokratik sistemin yok edilmesi, Çin’in Pasifik bölgesindeki barış ve güvenliğine yönelik tahditleri  ve benzer diğer temalar masaya yatırılmıştır. Ayrıca,Formda   Uygur sorununun  temel hedefleri ortaya konuldu ve önerilen tekliflere de  sonuç bildirisinde  yer verilmiştir.   

Uluslararası Uygur Formu Sonuç Bildirisi 

1. BM.ler başta olmak üzere batılı ülke hükümetleri ile  parlamentoların ve insan hakları örgütlerinin Çin’in Uygurlara yönelik insanlık suçları ile etnik soykırım politikalarını sona erdirilmesi yolunda aldığı kararlar ve gösterdiği çabaları  takdirle karşılanmaktadır.
2. BM. başta ülkeler ve uluslararası toplumun Doğu Türkistan’da sürdürülen baskı, zulüm ile  etnik ayırımcılık ve  şiddeti sona erdirilmesi yolundaki tüme çabalarına rağmen Çin yönetimi işgalindeki Uygur bölgesinde insanlık suçları ile etnik soykırım uygulamalarını kayıtsızca  devam ettiriyor.
3. Çin hükümeti  2017’den beri ülke genelindeki Toplama Kamplarını kapattığını iddia ve açıklamış olsa da   mevcut durumun bu açıklamaların tersini  gösterdiğini ortaya koyuyor. Ayrıca, Toplama kampları ve bu kamplarda  hukuksuz olarak  hapiste tutulanların  durumu günden güne  kötüleşiyor. Uzun süreli hapis cezalarına çarptırılanların cezaları tamamlanmış olsa da  cezalarının tekrar uzatıldıkları de  bildiriliyor.
4. Uygur bölgesinde keyfi tutuklamalar ve toplu göz altıların   halen sürdürülüyor ve Milyonlarca Uygur kamplarda  halen hapiste tutulmaya devam ediyor.
5. Uygurların Köle/İşçi olarak zorla çalıştırılması
6.  Ülkeler ve uluslararası toplumu Küresel şirketlerin  Uygurların zorla çalıştırması ile üretilen   ürün ve tedarik zincirlerinden uzak durmaya, Çin’in  göz  boyaması  ve gerçekdışı beyanları ile  yasal yolları ihlal etmemesi ve uluslararası adil ticaret ilkeleri doğrultusunda  hareket etmeye davet eder.
7. Uygurların  zorla çalıştırmanın insanlığa karşı suç olduğu gerçeğinden hareket ederek  bu tür ürünlerin  küresel tedarik zincirinden çıkarmaları gerektiğini  önerir.
8.  Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da işlediği insanlık suçları şöyle :              1- Beyin Yıkama 2- Fiziki ve psikolojik çeşitli işkenceler 3- Uygur kadınlarına yönelik cinsel şiddet ve onların zorla kısırlaştırılması 4-  Uygur aile bireylerini bir birlerinden zorla koparılması (Ailelerin yok edilmesi)  5- Uygurların Köle/İşçi olarak zorla çalıştırılmaları  6- Diğer her türlü insanlığa karşı işlenen suçlar
9. Japonya başta  olmak üzere İnsan hakları ve demokratik değerleri önceleyen  ülkeler  BM, Avrupa Birliği(AB) ve uluslararası kuruluşları Çin’in gasbettiği  temel insani  haklarını   tekrar elde etme ve koruma mücadelesi veren Doğu Türkistan ve Uygur STK.larına  yardımcı olmaya ve  destek vermeye çağırır.
10. Batılı  sistemin içinde olmayan ancak, insanlık aleminin  birer parçası olan diğer ülkelerin de Uygurlara insani açıdan destek vermesi gerektiğini  önemle  hatırlatırız.
11. Çin  yönetimi emrindeki tüm  propaganda makinelerini kullanarak kampların kapatıldığını ve bölgede yaşayan ve Uygurları temel alan yerel etnik grupların “mutlu bir şekilde yaşadıklarını” iddiaları ile dünyanın gözünü boyama çalışmaktadır .Uluslararası toplumun   Uygur bölgesinde milyonlarca Uygur’un halen esir kamplarında  tutulduklarını aklından çıkarmamalıdır.