UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

İşgalci Çin’in Doğu Türkistan’da  Hitiler Faşizminden ilham ve örnek alarak kurduğu Çin tipi Toplama Kamplarının mağduru ve Çin İşkencelerinin canlı tanığı Doğu Türkistanlı İnsan Hakları aktivisti Ömer Bekali   ” Yarkent , Doğu Türkistan’ın kadim başkentlerinden  Kültür ve medeniyetimiz için çok önemli kentlerimizden biridir. Çinli işgalcılar  28 Temmuz 2014’te Yarkent’ın İlişku Kasabası ile çevre köylerinde yaşayan sivil halka karşı ağır silahlar kullanarak  büyük,  acımasız  ve vahşi bir katliam gerçekleştirmiştir. Çin Yarkent/İlişku’da sivil halka ateş açarak insanlık suçu işlemiştir.” açıklamasında bulundu.

Doğu Türkistanlı  İnsan Hakları aktivisti ve Özgürlük Savaşçısı  Ömer Bekali Özgür Asya radyosuna Çin’in Yarkent/İlişku katliamının 9.yıldönümü şu sözlerle   değerlendirdi : ” İşgalci Çin’in 28 Temmuz 2014’teki Yarkent/İlişku Katliamı   hem kapsamı  hem de katliamda  katledilen  insan sayısı açısından Doğu Türkistan tarihinin en büyük ve korkunç katliamlarından biri olarak tarihe geçmiştir. Biz Doğu Türkistanlılar olarak  İşgalci Çin’in 28 Temmuz 2009 Yarkent/İlişku   katliamını  asla    unutmamalı ve unutulmasına  da  kesinlikle  izin vermemeliyiz. İlk Çin istilasının başladığı 1759 yılından beri Doğu Türkistan topraklarında  264 yıldan beri  Müslüman Türklerin  özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi  hiç bir zaman kesintiye uğramamış ve bu topraklar Müslüman Türklerin kan ve gözyaşıyla  sulanmıştır. Özgür bir dünyada yaşayan her Doğu Türkistanlı’nın bu  acımasız ve vahşi Çin katliamını anmak ve işgalci Çin rejimine karşı tepkisini ortaya  koyması ve protesto etmesi  insani ve milli görevi olmalıdır! ” şeklinde konuştu.

Ömer Bekali Kimdir ?

Doğu Türkistan’da doğup büyüyen ve 2010’lu yıllarda Kazakistan’a göç ederek bu ülkenin vatandaşı olan  Doğu Türkistan asıllı  Turizmci-İş adamı Ömer Bekali bir  iş gezisi için gittiği Doğu Türkistan’da  Anne ve Babasını Turfan’daki evinde ziyaret ederken tutuklamış ve 18 ay Çin tipi Nazi/Toplama Kamplarında baskı zulüm ve işkencelere maruz kalmıştır.   Daha sonra eşinin Kazakistan yönetimi nezdindeki girişimleri sonucunda Kamptan kurtarılarak Kazakistan’a geri getirilmişti. Ancak, İşgalci Çin yaşadığı Alma-Ata’da kendisini rahat bırakmamış ve Kazakistan yönetimine baskı yaparak yaşam hakkını  engelleyerek  kendisine Vatandaşı olduğu ülkesini terk etmeye mecbur bırakmıştı.  Bekali bunun üzerine Türkiye’ye gelmiştir. Burada Çin Nazi Kamplarında  basakı zulüm ve iişkenceleri Türk ve dünya basınına ifşa ederek Doğu Türkistan sorununun uluslararası topluma duyurulmasında büyük rol oynamıştır. 2019 yılında Hollanda’ya sığının Bekali  bu ülkede  de insan hakları aktivisti olarak  özgürlük mücadelesini cesurca sürdürmektedir. Kendisine ailesi ile birlikte sağlık esenlik ve  ana yurdu Doğu Türkistan’ın Özgürlük mücadelesinde başarılar diliyoruz.