Arap temsilcilerin gördüğü şey, dini inançları nedeniyle sakat bırakılan, esir kamplarında yaşayan veya fabrikalarda köle olarak çalıştırılanlar değil, aynı gün şapka giyen, dans eden veya el işi yapan Uygurlardı. Çin hükümeti ayrıca sadece burnunun ucuna bakıp yiyip içen, oyun oynayan ve ardından “Atlarda Çiçek Gezintisi” başlatanları davet etti. Çin basını onların sözlerini aktardı ve sözde “gerçek Sincan” için propaganda yaptı.

Robert McCaw’a göre bu dünyevî çıkar ve rahatlıklar için Çin’in yanında yer alan Müslüman ülkeler dini değerlerind

Amerikan İstihbarat Merkezi’nden Cato Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı olan Mustafa Akiol, “Çin’in kendisi gibi otoriter ülkelere özgü becerilerle burada bir oyun oynadığını düşünüyorum. Çin bir yandan Uygurların ve hatta Tunganların dinini ve kültürünü yok etmeye çalışırken, diğer yandan da bunu gizlemek için gözdağı ve yalan propagandaya girişiyor. Çin, bir yandan soykırımla ilgili bilgileri sıkı bir şekilde kontrol ederken, diğer yandan da Müslüman dünyasına bambaşka bir yüz gösteriyor. Bu heyeti ziyaret etme düzenlemeleri de Çin konusunda tamamen yanıltıcıdır.

Amerikan İslami İlişkiler Konseyi Hükümet İşleri Direktörü Robert McCaw, Arap ülkelerinden oluşan heyetin Uygur bölgesine yaptığı ziyaretin aslında bölgedeki soykırımı desteklediğini, ülke yetkililerinin Çin’e gitmesinin moral bozucu olduğunu söyledi. bu suçu örtbas etmek için çalışmak. Başlangıçta, Müslüman ülkeler kardeşleri için ayağa kalkmalı, bunu ekonomik çıkarların önüne koymalı ve Çin’in Müslüman milletlere yönelik zulmüne karşı çıkmalıydı. Müslüman ülkelere, yurtdışındaki Müslüman kardeşleri için daha iyi şeyler yapmaları çağrısında bulunuyoruz.

Çin, bir yandan Arap-İslam ülkelerinin ABD ve Batı ülkelerine duyduğu nefreti kullanarak onları kendine çekiyor, diğer yandan Çin’de din zulmü olmadığını ve “Müslümanların mutlu bir şekilde yaşadığını” öne sürüyor. Arap-İslam ülkelerini Çin’e davet etmeye ve Batılı ülkelere kapılarını kapatmaya devam etmiştir.

Bu yılın Ocak ayı başında aralarında Suudi Arabistan, Mısır, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de bulunduğu 14 ülkeden 30 bilim adamından oluşan bir heyet Dünya Müslüman Konseyi tarafından düzenlenen Uygur bölgesini ziyaret etti. Konsey başkanı Eli Rashid al-Nuaimi, Çin’in sözde “terörle mücadele operasyonuna” övgüde bulundu.

Mustafa Akiyol, Çin’in kendi ihtiyacına uygun propaganda için demokratik ülkelerden çok Arap ülkelerinden heyetleri sık sık davet ettiğini söyledi. Bununla ilgili olarak şunları söyledi: “Amerika’da veya Avrupa’da Müslümanlara karşı bir şey olduysa, bu doğru bir şekilde Twitter’da yazılabilir ve yayınlanabilir ve insanlar bunu Twitter’da tartışır. TV ve internet kanalları bunu özgürce haber yapıyor, her şey ortada. Ama Çin gibi otoriter bir ülkede haberleri engelliyorsunuz, sonra dünyaya farklı gösteriyorsunuz, gerçekleri saklıyorsunuz, resmediyorsunuz. Çin tam da bunu yapıyor. Ne yazık ki birçok Müslüman ülke, liderleri ve siyasi temsilcileri bu yanlış bilgilerin tuzağına düşmüştür.”

en vazgeçmemelidirler, aksi takdirde tarihin laneti üzerlerine damgasını vuracaktır. Bu konudaki endişelerini dile getirerek şunları söyledi:

“Her ülke çıkarlarını korumak için acele ediyor. Şimdi Müslüman ülkeler Çin’in üzerini örtüyor ve bizim çıkarımıza olduğunu düşünüyor. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkeleri Çin’in Müslüman Türk halkına karşı soykırım yaptığını ilan etseler de Müslüman ülkeler Çin’i himaye etmeye devam ediyor. Davranışlarını yeniden gözden geçirmelerini ve bunun tarihe nasıl geçeceğini düşünmelerini istiyoruz.”