Son Dakika
Çin’in baskı ve zulmünden dolayı Kazakistan’a göç ederek yerleşen Doğu Türkistanlı bir Uygur Türkü ailenin Kazakistan doğup büyüyen ve Resim Sanatçısı Gülnaz Tursun sanat çalışmaları ve Çin işgali altındaki ülkesi Doğu Türkistan ile ilgili düşüncelerini Özgür Asya radyosuna yaptığı açıklamaları ile bizlerle paylaşmaya devam ediyor.
Doğu Türkistan Seyahatım Sanatsal Düşüncemi Müthiş Etkiledi ve Değiştirdi
Kazakistanlı Uygur Türkü Resim Sanatçısı Gülnaz Tursun resim sanatına ait çalışmaları, Sanat dünyası ve Doğu Türkistan’da 2017’den sonrası olaylarla ilgili olarak görüşlerini şöyle anlattı : “Ben Kazakistan’da doğup büyüdüm ve resim sanatçısı olma imkanına ülkem Kazakistan’da sahip oldum. Ama, dedem ve anneannemden doğduğumdan beri onların dinmeyen ana vatanlarına olan özlem ve hasretini ve Doğu Türkistan’a ait hikayeleri dinleyerek büyüdüm. Doğu Türkistan’a olan özel ilgim ailemden ileri gelmektedir. Geçtiğimiz yıllarda Ailemin doğup büyüdüğü ana vatanımı, Doğu Türkistan’ı ziyaret ettim ve müthiş etkilendim. Kardeşlerimin baskı, zulüm ve istırap içindeki yaşantıları benim iç dünyamı ve sanatsal düşüncelerimi tamamen alt üst etti ve tümden etkiledi. Eserlerimde Doğu Türkistan’ı ve bu ülkede halkımın içinde yaşadığı karanlık dünyasını aydınlatmaya, onlara özgürlük ve bağımsızlığa olan inançlarını tekrar uyandırmaya ve onlara ümit veren eserler çizmeye karar verdim.
Uygur Gençler Geçmişini ve Tarihimizi İyi Öğrenmelidirler
her resim sanatçısının kendine özgü bir sanat anlayışı vardır. Babam bana hep şu sözü tekrarlardı : “Kızım insan neye inanırsa kendi hayatında onun sonuçlarını görür.”derdi. Eğer Uygurlar olarak zulmün var olacağına ve devam edeceğine inanırsak elbette onu kendimizle özdeşleştirir ve aynı şekilde bizi zalimin zulmü içinde bırakmaya devam edecektir.Eğer biz zulmün geçici bir süreç olduğunu ve çabalarsak bundan kurtulabileceğimize inanırsak ve ondan bir an önce kurtulmak için çaba gösterirsek elbette ki bunu eninde sonunda başarabilir ve esaret zincirlerini kırabiliriz. Cengever ve Kahraman ecdatlarımız bunu bize göstermiş ve miras olarak bırakmıştır.
Biz Doğu Türkistanlılar ve Uygur Türkleri olarak tarihte bir çok musibetlerle karşılaşmış bir milletiz. Düşmanlarımız geçmişte te günümüzde olduğu gibi bize tümden yok etmeye çalışmış ancak sonuçta kötü amaçlarını gerçekleştirememiş ve bizi asla yok edememişlerdir.
Uygur Türkleri Olarak, İnanç ve Ümit Ateşini Derhal Yakmalıyız.
Biz öncelikle kendimize kendimiz sahip çıkmalı ve öncelikle kendimize güvenmeliyiz.Bunu gerçekleştirebildiğimiz takdirde ancak, başarılı olabiliriz.
Bizler asla sonsuza dek esir veya sonuna kadar çaresiz kata değiliz. Kurtuluşa olan inancımız var oldukça bizi kimse yok edemeyecektir. Kahraman Atalarımızın tecrübeleri ve yaptıkları bizim için tek çıkış yolumuzdur. Buna göre özellikle genç nesil Kardeşlerimiz kadim tarihimizi iyi okumalı ve iyi öğrenmelidirler. Benim resim sanatını kullanarak yapmak istediğim de budur. Bunun başarılabilmesi için bir eğer katkı sağlayabilirsem kendimi çok mutlu hessedeceğim.
“Ruhi Düşkünlüğün, Sana Asıl Kimliğini Unutturdu ne yazık ki. Lütfen Ruhunu Asla Kaybetme! “
Amacım Esaretteki Halkıma Özgürlük Ruhu ve Bağımsızlık Umudu Aşılamaktır
Biz öncelikle halkımızın kalbinde özgürlük ruhunu ve beyinlerinde bağımsızlığa olan umudunu tekrar yeşertmemiz gerektiğini düşünüyor ve buna inanıyorum. Bunun içinde öncelikle yapacağımız çalışmalarda öncelikle insanlarımızın gönlünde güven inşa etmeliyiz. Kendi halkımıza öncelikle kendimiz sahip çıkmalıyız. Çocuklarımıza bizim asla çaresiz olmadığımıza inandırmalıyız. Tüm dünyanın bize yardım etmediğinden şikayet etmek ve zarlanmak çıkış yolumuz değildir. Uygurların da tarihte güçlü imparatorluklar kurmuş büyük bir Türk halkı olduğunu unutmamalıyız. Bugünkü çok zor ve sıkıntılı durumun üstesinden gelebileceğimize dair halkımıza güven vermek istiyorum. Bu zor zamanlarda dahi özgür bir geleceğimizin var olduğuna k başta kendimiz inanmalıyız.” dedi.
Uygur Sorununu Anlatmak İçin Sosyal Medyayı Sonuna Kadar Kullanmalıyız
Günümüzde sosyal medya çok büyük önem kazanmıştır.Bu hususta sosyal medyadan sonuna kadar yararlanmalıyız. Sosyal medya vatanımızdaki dramatik durum konusunda çok acı verici resimler videolar yer alıyor. Bu resim ve videolar canımızı çok yaksa da acımıza acı katsa da diğer yandan ülkemizdeki İşgalci Çin’in uyguladığı insanlık dışı gerçekleri uluslararası toplumun bu durumdan haberdar olmasını sağlamaktadır. Her şeye rağmen sosyal medyayı çok iyi şekilde ve sonuna kadar kullanmamalayız.
Uygur Türkü Resim Sanatçısı Gülnaz Tursun daha sonra resim sanatı ile ilgili düşüncelerini ve kullandığı renkler ve motiflerin anlamı konusunda bilgiler verdi.
BENZER HABERLER