Son Dakika
Prof. Dr. Faruk Şen (sen@tavak.de)
Türkiye Cumhuriyeti son yıllarda Myanmar’da Müslümanlara yapılan eziyetten, Somali’deki belirli kitlelerin sorunlarına, Rusya’daki Türk azınlıkların sorunlarından, Balkanlardan Bosnalı’lara kadar sahip çıkan bir ülke konumuna geldi. Belirli bir yerlerde bu ülkelerin iç politikalarına karışmak gibi görünse de biz bunlara devam ettik.
Bunların içinde Sahip Çıkılmayan 3 Türk gurubu bulunmaktadır ;
Türkiye’nin bugüne kadar yurt dışında yaşayıp sorunlarına sahip çıkılmayan 3 Türk grubu var.
Çin’de Yaşayan Uygur Türklerinin Konumu
Müslüman dendiği zaman Çin’de Müslüman olarak öngörülenler 20 ila 25 milyon arasında. Bu da nüfusun takriben % 1’ini oluşturuyor. Resmi rakamlara göre Çin’de yaşayan Uygur sayısı 9,5 milyon. Buna karşılık Uygur Türklerinin Münih’teki Uygur Türklerini temsil eden kuruluşların tahminlerine göre bu sayı 25 milyon olarak açıklanıyor.
Dünya çapında Uygur sorununa en fazla sahip çıkanlar ise, ABD’nın finanse ettiği ve 1990 yılına kadar Münih’ten yayınlarını sürdüren Azatlık Radyosu (Radio Liberty= Free Europe) radyosunda çalışan Uygur Türkleri idi.Buna göre Uygur Türkleri yahut Çinlilerin tanımlamasına göre ” Şincang Uygur bölgesi ” bizim tarafımızdan Doğu Türkistan olarak adlandırılıyor. Doğu Türkistan Türkleri , 1933-34 yıllarında Çin’de Doğu Türkistan İslam Cumhuriyet’i adıyla bir devlet kurmuş iseler de bu devletin ömrü çok kısa sürmüştür. Daha sonra Sovyetler Birliği’nin desteğiyle, 1944-49 yılları arasında Gulca merkezli Doğu Türkistan Cumhuriyet’ni ilan etmiişlerdir. Ancak,bu devlet de Çinliler tarafından ortadan kaldırılmıştır.
Doğu Türkistan (Sincang) Bölgesi’nin Önemi
Doğu Türkistan bölgesi Çin için çok önemli. Çin’in en büyük Petrol ve doğalgaz rezervi bu bölgede bulunuyor ve Çin tarafından çıkarılıyor.Bölge tarihsel açıdan çok önemli ve jeostratejik açıdan ciddi bir geçiş noktası olarak görülüyor. İpek yolunu tekrar canlandırmak isteyen Çin, Çin’den başlayıp Anadolu ve Akdeniz’den geçerek Avrupa’ya ulaşan eski İpek yolunu ticaret yolu olarak görmek istiyorlar. Eğer bu proje Çinlilerin düşündüğü gibi gerçekleşirse 60 ülkeyi kapsayacak ve bir birine bağlayacak bir yol olacaktır.
Günümüzde Çinliler Uygur Türklerine kadar ciddi bir baskılar uyguluyorlar. Ben Uygur bölgesine iki kez gitme şansına sahip oldum. Buraya giden yabancılar özellikle diplomatlar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri sıkı bir kontrolle karşı karşıyalar. Çinlilerin Uygur bölgesine uyguladığı iki türlü ekonomik ve politik yaptırım var. Birincisi; 1991’de bu bölgenin Arap alfabesine geçmesi ve din adamlarının büyük bir çoğunlukla Suudi Arabistan’dan gelmesi. Bunlar katı bir din uygulaması yapıyorlar ve Uygur Türklerini bu uygulama ile dinden şekilci bir şekilde soğutmaya çalışıyorlar.
İkinci gelişme de Çinlilerin bu bölgedeki Uygurların ağırlığını azaltmak için Çinlileri bu bölgeye yollamak ve küçük ve orta işletme kriterleri çerçevesinde buraya gelen Çinlilere sıfır faiz ve uzun süreli geri ödemeli krediler vermesi. Böylece bölgede ticaret tamamıyla Çinlilerin eline geçiyor. Uygur Türklerine kalan da tarım oluyor. Doğu Türkistan’da 700’ün üzerinde ürün yetiştiriliyor. Tabii bunların da yıldan yıla piyasa değeri düştüğü için Uygur Türklerine fazla bir kazanç sağlayamıyorlar. Uygurların yetişkin insanları bu baskı yüzünden kaçarak şansını Doğu Çin’de veya başka ülkelerde arıyorlar. Bu da Uygurlar için ayrı bir sorun oluşturuyor. Hedef, Uygur Türkleri üzerine ciddi bir baskı uygulamak, İslama karşı olan eğilimlerini Suudi Arabistan’dan gelen din adamlarının sertlikleri ile azaltmak olmuştur.
Türkiye Neler Yapabilir ?
Ancak,Çin bu konularda oldukça duyarlı ve da sert. Bu açıdan, Türkiye’ nin uluslar arası platformlarda bu konularda daha çok sesini çıkarması lazım.
ABD’de yaşayan Dünya Uygur Kurultayı Başkanı Rabia Kadir’nın son 5 yılda ciddi bir şekilde uluslar arazı toplumda sesi yükselmişken, şimdi onunda sesinin büyük ölçüde kesildiğini görüyoruz.
Ben Urumçi ve Kaşgar’a gittiğim zaman hemen arkamıza Çinliler özel polislerini takmışlardı. Onlar da çok kaliteli olmadıkları için atlatmak fazla zor olmamıştı. Uygur Türkleri konusunda Türkiye’ nin daha akılcı bir politika sürdürmesi Çin’i bu konuda fazla sertliğe geçirmeyen bir politika ile Uygur Türklerinin haklarını koruması lazım. Uygur Türklerinin de hiçbir şekilde şiddet ve silahlı güç burada bir devlet kuramayacaklarını anlamaları gerekir. Çinliler kendi Han grubu dışındakilere çocuk konusunda daha toleranslı davranıyorlar. Uygurlar daha çok çocuk yapabiliyorlar. Çin 1,4 milyar nüfusuyla eskiden, ekonomik, politik ve askeri olarak bir devdi. Şimdi ise, ekonomisi günden güne kötüye giden ve sallanan Çin’in korkuları daha da artacaktır.
Kaynak : http://www.brandday.net/uygur-turklerinin-sorunlari-ve-chp-olarak-neler-yapilabilir-makale,246.html
Etiketler: Çin » Dünya » Ekonomi » Genel » Görüş Yorum » Gündem » kÖŞE YAZARLARI » Makale Analiz » SiyasetBENZER HABERLER