Son Dakika
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Kazakistan ile Çin arasında bir süredir gizli şekilde süren ve 23 Ağustos’ta Çin’in Alma-Ata Başkonsolosluğu’nun açıklamaları ile su yüzüne çıkan Kazakistan ve Çin arasındaki vize krizinin yarattığı gergin havanını bir süre daha gündemde olabileceği ve hatta uzun sürebileceği tahminleri ağırlık kazanmış bulunuyor.
Çin’in Astane Büyükeleçisi’nin geçtiğimiz Mart ayında sarfettiği haddini aşan ve Kazakistan’ı tehdit mahiyetteki mafyavarı açıklamalarından sonra, Alma- Ata Başkonsolosunun diplomatik teamüllere aykırı kaba ve sert sözlerinin Kazakistan yönetimince incelenmekte olduğu ve yakında bu açıklamalara en iyi şekilde karşılık verileceği ifade ediliyor.
Özgür Asya radyosuna iki ülke arasındaki ilişkilerinin krize dönüşmesinin perde arkası ve son geldiği nokta ile ilgili açıklamalarda bulunan Kazakistanlı Uygur Türkü Siyasetçi, siyaset bilimci, Emekli Kurmay Albay ve Kazakistan UYgurları İttifak Cemiyeti Sabık Başkanı Kahraman Hocamberdi, Çin’in sıra dışı ve küstah açıklamaları ile su yüzüne çıkan iki ülke arasındaki krizin Vize ile sınırlı kalmayacağı ve karşılıklı ilişkilerde kırılmalar yaşanabileceğini tahmin ettiğini belirterek şöyle konuştu : “ SİÖ.’nu kendi lehine ve çok iyi kullanan kullanan Çin,Türkistan Cumuhuriyetlerini adeta arka bahçesi ve bu ülke yönetimlerini de kendi uydusu haline getirdiğini varsayıyor. Ama,gelişmeler Çin’in basit ve düzeysel tahminlerinin çok çok ötesindedir. Türkistan Halkların tarihte kaderleri hep aynı olmuştur ve bundan sonra da aynı olacaktır. Özellikle Kazakistan kamu oyu ve Kazakistan yönetimi Doğu Türkistan’ın başına gelenlerden görerek, bu durumdan kendi güvenlikleri açısından son derece endişe içerisindedir.Uygur Türkü Kardeşlerinin durumunu yakından gözlemleyen Kazak Türkü Aydınlarda ve devlete adamlarında son dönemlerde Çin politikası konusunda bariz bir değişiklik olduğu gözleniyor. Çin,kendisinin tarihi Batı’ya açılma ve bu topraklara sahip olma emperyal emellerini bir an önce gerçekleştirmek için Kazakistan’a daha çok etnik Han Çinlisinin yerleşebilmesini temini için vizesiz seyahat meselesini sürekli Kazak yönetimine dayatıyor.Bu kriz bir başlangıçtır.Vize meselesinin kolay kolay bitmeyeceğini düşünüyorum.Bu sonun ardında yanı perede arkasında çok önemli ve hassas meseleler mevcut.
Uygur Aktivist ve siyaset bilimci Hocamberdi iki ülke arasındaki hassas ve önemli sorunları şöyle özetliyor :
Çinli Akma(göçer) Nüfusun Kontrolu çok zor ve hatta imkansız : Kazakistan çok geniş ve büyük bir ülke.Bu zengin ülkenin yüzölçümü 3 milyon Km2.olmasına karşılık 17 milyon nüfusu var. Çin’in Merkezi Asya bölgesi ve özellikle nüfus kesafeti çok seyrek olan Kazakistan’a yönelik büyük ve derin stratejik hedefleri var. Mevcut şartlarda Kazakistan yönetiminin ülke’ye kabus gibi çöken ve Kazakları derinden endişelendiren etnik Çinli göçmen akınını kontrol etmesi ve bu göçü önleyebilmesi çok zor ve hatta imkansız görünmeketedir. Ülke’ye giriş yapan 100 bin Çinli’den yaklaşık % 20’lık bölümü yanı 20 bir kişi bu ülke’de kalmakta ve bir şekilde yerleşmektedir. Bu benim Kişisel Gözlemlerim ve tahminim.Ama bütün bu söylediklerimin tamamı gerçektir.
Kazakistan Bölge’de Çok Taraflı Denge Politikası Uyguluyor : Kazakistan son yıllarda küresel çapta baş gösteren ekonomik krizden yararlanarak çok taraflı bir denge politikası uygulamaya çalışıyor. Ekonomik olarak Tamamen Çin’e bağlı kalmanın kendi güvenliği açısından ileride tehlikeler yaratabileceğinin farkındadır ve bunun için batılı ülkeler ile de çok daha yakın ve sıkı ilişkiler kurmaya çalışıyor.Batı sermayesinin ülkeye girebilmesini kolaştırmak için Devlet başkanı Nazanbayev’in özel fermanı(emri) ile vize ve yatırım kolaylığı sağlamaktadır. Kazakistan kendi ekonomik.siyasi ve güvenliği açısından son zamanlar ABD,AB.ülkeleri ve komşusu Rusya Federasyonu ve Hindistan ile yakın ve sıkı ilişikiler geliştirmiş durumda. Kazakistan’ın yürüttüğü bu denge politikasınin tamamen yerinde ve çok doğru uygulamalar olduğunu düşünüyorum. Bu politika ise,bölge’de kendisine rakip istemeyen Çin’i son derece rahatsız etmektedir.
Çin’e Tanınan Vize Kolaylığını Çin yönetimi İstismar Ediyor : Kazakistan, stratejik işbirliği ve ortaklık anlaşmaları çevresinde Çin Vatandaşlarına vize kolaylığı tanımıştır. Bununla yetinmeyen Çinliler bu kez Batılılara tanınan ısrarla Vizesiz seyahat uygulamasının kendilerine de tanınmasını istiyor. Hatta Kazakistan geçenlerde toplu seyahatlerde vize muafiyeti uygulamayı denedi ve bu uygulama bir süre devam ettirildi. Ancak,Çin bunu her iyi niyetli uygulamalarda olduğu gibi istismar etmekten çekinmedi.Kazakistan’da faaliyet gösteren Çinli Firmalar 50 dolar karşılığında Çinlilere vize alabilmeleri için davet mektubu vererek ve bu kolaylığı istisman ederek bunu bir kazanç kapısı haline getirdiler. Kazakistan Yönetimi ileride belki milyonlarca Çinli’nin bu ülkeye gelerek kalmaları ve ardından yerleşerek bu ülkeyi de ayni tarihi komşusu ve akrabaları Doğu Türkistan’da olduğu gibi demografik dönüşüm yaparak istila edeceğinden haklı olarak endişe etmektedir.
Çin, Batılılara Tanınan Özel Vize Muafiyetinin Kendilerine de tanınmasını istiyor : Kazakistan yönetiminini son yıllarda akıllıca ve aktif olarak bölge’de yürüttüğü denge ve çok taraflı ilişki politikası ile batılı şirketlere ve tüccar ve yatırımcılara Devlet başkanı Nazarbayev’in özel fermanı ile tanınan ayrıcalıklı vize uygulamasının kendilerine tanınmasını de istiyor ve her fırsatta de bunu ısrarla dile getirmekten geri durmuyor.Kazakistan.,zaten bağımsızlığından beri Çinililere her türlü kolaylığı sağlamıştır. Astane’deki Çin Büyükelçisinin küstah ve diplomatik nezaket kurallarına uymayan tehdit ve şantaj içerikli mafya ağzı beyanları bu denge politikasının ne kadar yerinde bir uygulama olduğunu açık ve net olarak kanıtlamaktadır.
Çin’in “Yeni Karasal İpek Yolu” Projesinin Gerçekleşmesi çok zor belki de imkansız görünüyor.
Çin’in yeni Lideri Xi Jing Ping’in tahta çıkması ile birlikte bir küresel proje olarak ortaya attığı “ Yeni Bir Yol – Yeni Bir Kuşak” olarak adlandırdığı Yeni Karasal İpek Yolu projesinin batı’ya doğru uzatılabilmesi için Doğu Türkistan ve Kazakistan çok önemli ve stratejik bir konumda ülkelerdir. Kazakistan bu Çin projesi için yegane düğüm ve halledici ülkedir.Çin yıllardan beri bu projesini bütün imkanlarını kullanarak lanse etmekte ve büyük kampanyalar yürüterek propagandasını yapmaktadır.Aslında bu proje,binlerce yıl öncesinden Çin imparatorlarının hedeflediği ve bir türlü gerçekleştiremediği batı’ya taşma,istila ve işgal etme projesinin 21b.yüzyılda onun varisleri olan kızıl önlüklü Çinli Kapitalist Diktatörlerin geliştirdiği bir hedefin devamından başka bir şey değildir. Türkistan Cumhuriyetleri halkı ve ülke yönetimleri Çin’in bu stratejik art niyet ve hedefinin farkındadır ve Çin’in bu taşma ve yayılma tehlikesini en azından dengelemek için Rusya ve batı ile çok yönlü ve denge politikaları yürütmektedirler. Çin’in saldırgan,hasetdolu ve içten pazarlık kokan bu tür yapay krizler çıkarması halinde bu Çin projesinin gerçekleşme şansı çok zor ve hatta imkansız hale gelecektir,diye düşünüyorum.”şeklinde değerlendirdi.
BENZER HABERLER