Son Dakika
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
Norveç’te yaşamakta olan Eğitimci, Uygur Türkçesi Uzmanı ve İnsan hakları aktivisti Abdulveli Eyup, Çin yönetiminin işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik baskı, zulüm ve fiziksel soykırım suçlarının yanında Uygur Türkçesi başta olmak üzere hayatın bütün sahalarında kültürel soykırım uyguladığını belirterek : ” ÇKP yönetimi Uygurları ve onların nesillerini bir etnik Han Çinlisinden daha fazla Çinli Yapmak istiyor.” açıklamasında bulundu.
Özgür Asya(rfa.org/Uyghur) radyosunun haberine göre Abdulveli Eyup bu sözleri ABD Parlamentosunun alt kanadı, Temsilciler Meclisi Çin İşleri Komitesinin düzenlediği ” Çin’in Günümüzde Çinli Olmayan diğer Etnik Ulusların Dil, kültür-Medeniyet ve milli kimlikleri karşı Engel ve Yasaklamalarının Günden Güne Arttırması” başlıklı toplantıda tanık olarak yaptığı konuşmasında sarf ettiği sildirildi.
ABD.Kongresi Çin İşleri Komitesinde tanık olarak konuşan Eğitimci-Yazar, Uygur Türkçesi Uzmanı ve İnsan hakları aktivisti Abdulveli Eyup şunları söyledi :
Çin’in Uygurların Dili Ve Kültürüne Yönelik Soykırım Politikaları Çok Önceden Başlamıştır
Uygur aydın ve anadil aktivisti Abdulveli Eyup Çin’in Uygur Türkçesi, Kültür ve medeniyetine yönelik soykırım politikalarının bugün değil, Çin işgali ile birlikte başladığını ve bu soykırım uygulamalarının çok eski tarihlere kadar dayandığını ifade ederek şöyle konuştu : ” ÇKP, 1949’da Çin’de iktidarı zorla ele geçirdikten hemen sonra Doğu Türkistan’ı de işgal etti ve ilk yaptığı ise Uygur Türkçesine yönelik soykırımı de işgal ile birlikte başlatmak olmuştur. Çin İşgal yönetimi şimdiye kadar geçen 73 yıl içinde Uygurların 4 kez alfabasını değiştirmiştir. Uygur yazısı,Krilce, Latince daha sonra Arap alfabasi olmak üzere 4 kez alfabe değişimi ve dönüşümü uygulamıştır. Çin,bu alfaba değişimi ile yaklaşık her 10 yılda bir Uygurları bir gecede okur yazar olmaktan uzaklaştırmış ve cahillik ve karanlığa mahkum etmişti
Çin’in Alfabe ve Yazım Kurullarını Değiştirmesi,Dilci ve Aydınları Cezalandırması
Çin işgal yönetimi en son 1982’de yaklaşık 20 yıldır, Uygurlara zorla kabul ettirdiği Latin alfabasından bir gecede eski Arap asıllı Uygur alfabesine tekrar dönmüştürmüştür. Her ne kadar 1982’den bu yana alfaba değişikliği yapılmamış olsa da bunun yerine tam 5 kez Uygur yazım kurallarının (Uygurca İmla Kaidelerini) değiştirmiştir. Bu değişikler de Uygurların yeniden çeşitli eserler üretmelerinin yanı sıra s bilgilerin saklanması ve aktarımı ve iletimi konusunda büyük sıkıntı ve zorluklara sebep olmuştur.
Çin yönetimi 1997’de Eğitim ve Öğretimde Uygurcayı kullanmayı ve eğitimini yasaklamış olmasına rağmen, bu yasaklamadan 5 yıl sonra yanı 2002’den beri Uygur ana dilinin yükseköğretimden tamamen kaldırmıştır. Uygur dilini korunması ve geliştirilmesine yönelik Uygur eğitimci dilci ve uzmanların çabalarını ve çalışmalarını aldığı bir kararla son verdiğini açıklamıştır.
2006 yılında Uygur dilini yeniden diriltme ve canlandırma hareketini başlatan Mehmet Emin İlyar başta olmak üzere onlarca Uygur dilci. edebiyatçı ve Aydınlarını 12 yıldan başlamak üzere uzun süreli hapis cezalarına çarptırarak hapsetmiştir.
Bir kaç eğitimci Uygur aydınları ile birlikte başlattığımız Uygur Ana Dil Hareketi bir süre sonra yasa dışı ilan edilerek yasaklanmış ve 2011’de ben başta olmak üzere bu hareketin içinde yer alan Eğitimci arkadaşların tamamı tutuklanarak çeşitli hapis cezalarına çarptırıldık.
2017’den Sonra Çin’in Uygurlara Yönelik Kültürel Soykırım Uygulamaları Zirve Yapmıştır
Çin’in Çin dili konuşanların dışındaki çeşitli ulusların dili ve edebiyatına yönelik soykırım uygulamaları 2017’den sonra tam bir karanlık safhaya girmiştir. 2017’de çıkarılan Radikal Akımlar ve Terörle Savaş” yasasından sonra başlatılan toplum tutuklamalar sonucunda dilci, edip ve dil uzmanları ile şair ve yazarlar ,Sanatçılar başta toplum ve kanaat önderlerinin içinde bulunduğu Uygur Aydınları “Eğitim Merkezleri” adı ile kurduğu Hitler’in nazı Toplama Kamplarının benzeri Çin tipi toplama kamplarına hapsedilmiştir.
2017’den sonra Uygur dili tamamen yasaklanmış, Uygur aydınlarının tamamı tutuklanmıştır. Uygur Türkçesi ile önceden basılan dil,edebiyat ve tarihe ait tüm kitaplarına el konularak yok edilmiş ve Uygur çocukları sadece Çince öğrenmeye zorlanmıştır.
Çin işgal yönetimi şu an itibariyle Doğu Türkistan genelinde kurduğu yüzlerce Toplama kamplarında 1- 3 milyon Uygurlar başta diğer Türklerin tutulduğu tahmin edilmektedir. Uygur çocukları ise, çocuk kamplarında tutulmakta ve tamamen ve zorla Çin dili ve kültüründe eğitim görmekte ve kendi ana dillerini unutmaları ve birer Çinli olarak yetişmeleri amaçlamaktadır.
Toplama Kamplarında Türk Vatandaşı Uygurlar da Tutuluyor
Türkiye ile Çin arasında imzalanan karşılıklı serbest ticarete anlaşmasından yararlanarak ülkesinde dükkan açarak ticaret yapan Abdullatif Kuçar Türk vatandaşı olduğu için sınır dışı edilmiş Çin vatandaşı eşi Meryem Ahmet ve Türk Vatandaşı olan 2 küçük çocuğu toplama kamplarına hapsedilmiştir. Baba Kuçar’in Türk Makamları nezdinde yıllar süren çabaları sonucunda Çocuk Kampında tutulan 2 çocuğu Türkiye’ye getirmeyi başarmış ancak Çin Vatandaşı eşi ise 20 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.
2 yıl süre ile çocuk kampında asimilasyonla Çince öğrenmeye zorlanan bu çocuklar kendi ana dilini büyük oranda unutmuştur.
Uluslararası Toplum Çin’in bu Uygur Soykırımını sonlandırması için Harekete Geçmeli
Uygur Eğitimci ve aktivisit Abdulveli Eyup konuşmasını şu sözlerle tamamladı : ” Yukarıdaki örneklemelerden de anlaşılacağı gibi Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur çocuklarının Uygur Türkçesi ve kültürü başta tüm etnik kimliğinden soyutlanmış olarak bir etnik Han Çinlisi olarak büyümeye zorladıklarını açıkça görebiliyoruz. Uygur Çocuklarına yönelik bu asimilasyon ve etnik Çinliye dönüştürme uygulamasının ve bunun sonuçlarının ileride çok tehlikeli sonuçlar doğuracağı açıktır. Bu insanlık dışı acımasız soykırım uygulamasının sonlandırılması için ABD. başta olmak üzere demokrasi ve insani değerleri önceleyen ülkeler ve uluslararası toplumun bir an önce ciddi olarak bu konuda harekete geçmesi gerektiğini düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
ÇKP.UYGURLARI BİR ÇİNLİDEN DAHA FAZLA ETNİK HAN ÇİNLİSİNE DÖNÜŞTÜRMEK İSİYOR
ABD Kongresi üyesi Jeff Markel’in başkanlığında gerçekleştirilen bu toplantının sonunda Uygur Aktivist Eyüp ABD’li Senatör Michelle Steele ve diğer üyelerden gelen sorulara cevaplandırırken şu çarpıcı ifadeleri kullanarak konuşmasını sonlandırdı : ” Çin hükümeti Uygurların ana dilinin ve kültürünün gücünden ve Uygurların bu etnik değerlerini koruma iradesinden korkmakta ve bu yüzden bu etnik değerleri ortadan kaldırmaya ve tamamen yok etmeye çalışmaktadır.Bu nedenle Çin işgal yönetimi artık Uygur çocukları eski Çin öğretileri ile Konfüçyüs başta diğer Şövenist Çinli düşünürlerin eski Çin kültürüyle ilgili metinleri ezerlemeye zorlamakta ve onları Çinli gibi yaşamaya ve giyinimeye zorlamaktadır. Çin yönetimi Uygur çocuklarını Çin geleneklerine göre bir Çinli olarak yetiştirmek için eğitiyor. ” Çin İşgal Yönetiminin Uygur çocukları Çinlilerden çok çok etnik Han Çinlisine dönüştürmek istiyor.” dedi.
ABD.Temsilciler Meclisi(Kongre)de Toplantıya katılan ve konuşma yapan diğer Temsilciler
Tibet ve Güney Moğolistanlı 2 katılımcı da söz alarak kendi ülkelerindeki uygulamalar hakkındaki görüşlerini açıkladılar.
ABD’li Araştırmacı Rochi de Çin’in kültürel soykırım uygulamalarını bilimsel olarak açıkladı.
Toplantıda sonrası yapılan ortak açıklamada şu Kararların alındı
KAYNAK : https://www.rfa.org/uyghur/xewerler/xitaylashturush-04052022182154.html
BENZER HABERLER