Son Dakika
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)
işgal altındaki ülkeleri Doğu Türkistan’da Çin’in baskı,zulüm ve etnik soykırım uygulamalarından kaçarak Türkiye’ye sığınan Doğu Türkistanlılar yetkililerden ilgi bekliyorlar ve yardım çağrısında bulunuyorlar. Türkiye’ye gelen ve burada hayata tutunmaya çalışan çok sayıda Uygur Türkü uzun dönem ikamet izni almadıkları için ciddi zorluklar çekiyor.
Bir süre önce gözaltına alınarak Binkılıç Geri Gönderme Merkezinde tutulan Uygur Türkü aktivist Abdülşükür Abdülbasit’in (İhsan) kayınbabası Doğu Türkistanlı Abdulkadir Osman o mağduriyeti yaşayan Doğu Türkistanlılardan sadece birisi. Uygur Türkü Osman, içinde bulunduğu zor durumun aşılması için QHA’ya açıklamalarda bulunarak yetkililere seslendi.
Türkiye’ye 11 Kasım 2015 yılında resmi yollarla gelen Uygur Türkü Abdulkadir Osman, ikamet süresi dolduktan sonra tekrar uzun dönem ikameti alamadığı için ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor. İkamet izni olmadığı için Sefaköy’den daha uzak bir yere gidemediğini belirten Doğu Türkistanlı Osman, kendisiyle aynı durumda çok sayıda mağduriyet yaşayan Uygur Türkünün olduğunu aktarıyor. İkamet izni olmadığı için sağlık kurumlarından tedavi hizmeti dahi alamadığını belirten Osman, sağlık durumunun kötüye gitmesinden dolayı yetkililere yardım çağrısında bulunuyor.
Uygur Türkü Abdulkadir Osman aynı zamanda, Çin’in insan hakları ihlallerini ve zulmünü çeşitli faaliyetlerle dünyaya duyurmaya çalışan ve hala gözaltında olan Uygur Türkü aktivist Abdülşükür Abdülbasit (İhsan) kayınbabası. Türkiye’deki Doğu Türkistanlıların ikamet izni sorununa ilişkin Kırım Haber Ajansının (QHA) Uygur Türkü Abdulkadir Osman ile gerçekleştirdiği röportaj şu şekilde:
Kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Abdulkadir Osman Doğu Türkistanlıyım, 47 yaşındayım. Dört çocuğum var. İstanbul Sefaköy’de çocuklarımla oturuyorum ancak şu an ikametim olmadığı için çalışamıyorum çocuklarım çalışıyor evin geçimini onlar sağlıyor.
İkamet aldığınız ve alamadığınız tarihleri belirtir misiniz?
2016 yılından 2017 yılına kadar, 2017’den de 2018’in Şubat ayının 15’ine kadar ikamet alabildim. 15 Şubat 2018 tarihinde uzun dönem ikametine başvurdum ama reddedildi. Sonra insani ikamete başvurmamı söylediler, ben de başvurdum ama hala çıkmadı birkaç kere gittim sordum ama bana beklememi söylediler, üç senedir bekliyorum ama hala ikametim çıkmadı.
İkameti daha önce iki kez almış olmanıza rağmen neden şu an alamıyorsunuz? Size bu durumun gerekçesi bildiriliyor mu?
Bu durumun asıl nedenini ben de bilmiyorum, birkaç kere Göç İdaresi’ne gittim ancak bana sadece beklememi söylediler. Ben de üç senedir bekliyorum hala bir cevap yok.
Damadınız İhsan ile ilgili bir gelişme var mı?
Şimdilik herhangi bir gelişme yok. Biz de avukatından haber bekliyoruz.
Yetkililere içinde bulunduğunuz durum için çağrınız nedir?
Avrupa’nın kapıları da açıktı ama biz Uygurlar olarak ana vatanımız Türkiye’ye geldik. Bu devlete karşı hiçbir suçumuz yok. Biz de insanız, bize yazıktır günahtır, çok zor durumdayız. Ben Türküm. Bu ülkede köpeklerin bile bir sahibi var. Ancak biz Uygurların Allah’tan başka kimsesi yok. Hastaneye gidemiyoruz, çalışamıyoruz, çok zor hayatta kalıyoruz…
Benim Türkiye’ye resmi yollarla geldiğime dair evraklarım var. Pasaportum, uçak biletim, eski ikametim, iş yerime dair vergi belgelerim hepsi mevcut. Ben 2018 yılına kadar ticaret yaptım. Bizim durumumuzda olan çok sayıda Uygur Türkü var. Sizin aracılığınızla Türkiye’nin milletvekillerine, yetkililerine buradan bu durumun giderilmesi için yardım çağrısında bulunuyorum.
İçişleri Bakanlığından ve Göç İdaresi Müdürlüğünden ricada ve çağrıda bulunuyorum. Ben, 2017’den sonra ikametim olmadığı için ticaret yapamadım, bir yerde de çalışamadım. Hastaneye de gidemediğim için sağlık durumum da pek iyi değil. O yüzden bana ikamet vermelerini rica ediyorum. Bu zamanda böyle yaşamak gerçekten çok zor.”
BENZER HABERLER